0.4

8.6K 1K 1.1K
                                    

"Burası mıymış bizim odamız?"

Chan'ın bavulunu önümden çekerek odaya adımlarken kurduğu cümlelere odaklanamıyordum çünkü girdiğimiz odada sadece tek bir yatak vardı.

Bayılacak kadar çok uykum vardı ama onunla aynı odada ve görünüşe göre aynı yatakta kalacak olmak tüm uykumu kaçırmaya yetmişti. Ne yapacağımı bilemiyordum gerçekten.

Onaylar bir iki mırıltı çıkartmaktan ileri gidemedim, bizim odamız demişti tıpkı benim bazen hayalini kurduğum gibi. Bavulunu kenara bırakmasıyla esnedi. Ben de onun esnemesiyle esnerken kendi bavulumu ve sırtımdaki çantayı bir köşeye bıraktım.

"Uykun mu var hyung?"

Mırıldanmamla bana dönerken başını olumlu anlamda salladı. Bilerek hyung diyordum çünkü hareketlerimden o kadar belli oluyordu ki ona duygularım, gizleyecek bir yol gerekiyordu kendimi.

"Uyu istersen sen, ben salonda yatarım."

Kurduğum cümleyle kaşları çatılırken çok da büyük olmayan odada çift kişilik yatağın cam tarafına yakın olan kısmına oturdu.

"Bir hafta boyunca birimiz uyurken diğeri salonda mı yatacak? Saçmalama Seungmin."

Haklıydı ama onunla uyuyamazdım ben, ölürdüm. Kesinlikle ölürdüm.

"Benden çekinmene gerek yok, Felix'in abisiysem sizin de abinizim bir yerde."

Ona bakmamak için direnen bakışlarım kısa bir anlığına kurduğu cümleyle ona döndü. Ardından hızla tekrar kaçırdım bakışlarımı ve yatağın diğer tarafına otururken onaylar anlamda kafamı salladım. O ise devam etmişti.

"Şu Hyunjin midir nedir o hariç. Isınamıyorum çocuğa."

Gülmemek için yanaklarımın içini ısırdığım sırada Chan yataktan kalktı ve bavulunun fermuarını açtı. Öylece oturarak onu izliyordum, bavulunu araladığında en üstte gördüğüm iç çamaşırlarıyla gözlerim kocaman olurken hızla bakışlarımı kaçırdım ve odaya odaklanmaya çalıştım.

Küçük bir oda değildi, sağ tarafta kocaman bir pencere vardı ve oldukça iyi ışık alıyordu. Çift kişilik yatak ve kocaman gardırop arasında büyük bir boşluk vardı. Yatağın her iki yanında da birer komidin vardı aynı zamanda, sol taraftaysa odaya ait olan banyoya açılan bir kapı vardı. Oldukça sade ve şık bir odaydı açıkçası. Büyük olasılıkla biz geleceğimiz için Changbin her yeri temizletmişti ve mis gibiydi oda. Yatağın üzerindeki beyaz çarşaflar bile yeni yıkandım diye bağırıyordu.

Chan sonunda bavuldan alacağını almış olacak ki ayaklandı. Gözlerim tekrar ona döndüğünde üzerindeki tişörtü anında çıkartmasıyla gözlerim kocaman oldu.

Bana doğru döndüğünde hızla ellerimi gözlerime kapatırken söylendim. "Hyung ne yapıyorsun?"

Umursamaz bir şekilde altındaki eşofmanı da çıkarttığında gözlerimdeki ellerimi sıkılaştırdım.

"Erkek erkeğeyiz, utanacak ne var?"

Kurduğu cümleyle gözlerime kapattığım parmaklarımın arasından çaktırmadan onu izlemeye başladım. Fiziği o kadar mükemmeldi ki delirecek gibi hissediyordum şu an. Onu uzun zamandır tanımama rağmen şu an baş başaydık ve onun mükemmel fiziği tamamen gözlerimin önündeydi. Yutkunmamı engelleyemediğim sırada bakışları bende olmadığı için şükrediyordum, Chan altına bir şort geçiriyordu bu süre zarfında.

Şortu geçirmesinin ardından yatağa doğru ilerledi. Şaşkınlıkla onu izliyordum.

"Daha ne kadar kapatacaksın gözlerini? Giyindim tamam."

sleep with me | chanmin ✓Onde histórias criam vida. Descubra agora