2. EVRE

187 160 5
                                    

Güzel soruydu evet kendi hayatımıza olan tepkimiz etkisiz hale geldiyse insanlığımızdan geriye ne kalabilirdi ?

Yine kulağım sinyal sesi ile dolmaya başlamıştı ama bu sefer bir tuhaflık vardı  ses daha farklıydı ekranda ki renk koyulasmaya başlamıştı. 

Merak  ve korku tüm bedenimi kapladığında uzun süredir duygu hissetmeyen kalbim hızla çarpmaya başladı.  Kalbimin üzerine koydukları cihaz yine yanıp sönmeye başlamıştı.
Yine de kendimi cehennem döngüme hazırladım.  Ama bu sefer gördüklerim çok daha farklıydı  farklı durumlar , mekanlar , insanlar .
Her şey tamamen farklıydı bu da yeniden duygu hissetmeme yol açmıştı.  Ama sıra değişmemişti ; pişmanlık, utanç , korku , mutluluk , üzüntü.
Bu duyguları içeren olaylar görmeye başlamıştım . Anlaşılan kendi hayatımız dışında ki hayatlara da tepkimizi köreltiyorlardi amaç neydi peki merhamet , vicdan,  empati bunlari yok etmek mi ?
Ben bu olaylara ağlayarak yada gülerek veya şaşırarak tepki vermeye devam ediyordum ancak odadan benden başka ses gelmiyordu onlara da aynı şey yapmıyorlar miydi yani neden herkes susmuştu ?

Ben düşüncelerimle boğuşurken parlak siyah mor karışımı üniforma giyen bir asker geldi  diğer askerlerden  daha koyu renkli üniforması vardı  üst rütbeydi anlaşılan . Başımızda ki askere emir vermeye gelmişti kesin zira konuşması mümkün değildi malum biriyle konuşman için o kişide beyin olması gerekiyor ve benim başımda dikilen tanıdık olduğunu sandığım ama yabancı gibi davranan Garson gıcığının beyni olsaydı yaptığım onca kaş göz işaretlerine karşılık verirdi . Belkide beyni değil de merhameti yoktur diye düşünmeden edemedim .

Üst rütbe olan asker alt rütbesine 2 . Evrenin başladığını  evre sonuç verdikten sonra 3. Evrenin ara verilmeden hemen başlatılması emretti . Artık zaman yok başlamamız gerek dedi  ve gitti .

Neye başlanması gerekiyordu anlamıyordum.
Askerin verdiği emirden anlamıştım ki benimle birlikte herkese 2. Evre denilen şeyi uyguluyorlardı ve anlaşılan tek tepki veren bendim .
Bu durumdan kurtulmam için dikkat çekmemem gerekirdi . Eğer dikkat çekersem bana yoğunlaşırlar ve diğerlerine benzeyebilirdim bu yüzden hiç bir şey hissetmeme numarası yapmaya duyguları içimden yaşamaya karar verdim. 

Planım işe yarıyordu tek tek  hepsinden geçiyordum tâki bir çocuğun annesini dövüp işkence edip sokağa atmasını görene kadar . Bu insanlık dışıydı vahşete düşmeden edemdim  . Aklıma anneme olan davranışlarım  yaptığım saçmalık yüzünden eksik büyümem gelmişti.  Bu duyguyu bastırmanın hiç bir imkanı yoktu .

İşin tuhaf yanı yanımda ki asker de benimle birlikte aynı ekrana odaklanmıştı  ama sinyal duymadan ne gördüğümü nerden bilebilirdi ki  ?
Kesinlikle bir şeyler gördüğünden eminim  zira gözleri dolmaya başlamıştı. 

İçim titreyerek  nefes alıp verdim.  Duygularımı kontrol etmeliydim. Gerçi etsem ne olacaktı tek kişiydim orduyla  nasıl baş edebilirim ki . Sonunda ben bu düşüncelerle kafamı doldurduğum için dikkat dağınıklığı nedeniyle tepki vermemiştim.  Ama başka durumlar görmeyi beklerken sinyal kesildi ve ekran karardı .

Ortam okadar sessizdi ki kalp atışlarını duyabiliyordum. Askerin telsizinden ses geldi ;
- kontrol merkezi durum bildir
-   ...
- tekrar ediyorum kontrol merkezi durmunuzu bildirin

-   ....

- f5 takımı kontrol merkezine gidip durum rapor edin derhal . Dedi

Bu emir üzerine başımızda ki asker beyaz demir kapıyı açarak dışarıya çıktı.

Bastırdığım duygular sebebiyle mi nedeni bilinmez ama gözlerimden yaşlar akmaya başladı.

Etrafıma bakındığımda toplamda odada 24 kişi olduğumuzu gördüm.   Bunca kişi arasından sadece 7 kişi etrafına bakınıyordu ama bilinçlerinin yerinde olduğunun işareti değildi çünkü gözlerinde duygusuz boş bakışlar görüyordum sanki robot gibiydiler .
Umutsuzca arkamı dönüp ofladığım da arkamdan gelen sesle irkildim

- biliyorum
...

SON SAVAŞ +18 Where stories live. Discover now