Simülasyon

178 152 7
                                    

Poyrazdan ;

Vardiya değişimi geldiğinde askerlerin topluca durduğu konteyner tuvaletindeydim . Vücudumun titremesine engel olamıyordum.  Burası,  bu kıyafetler,  yaptığım görev  ben neyin parçasıydım ve bunca insan neden sorgusuz sualsiz tüm bunları yapıyordu ?

Normal şartlarda para için her gün sorgusuz sualsiz sabahın 7  sin de işe gider akşamın 8 in de işten dönerdik ucunda para olduğu için bu tuhaf gelmezdi . Para çoğu insan için farklı farklı şeylerdi kimi için kıyafet kimi için yemek yada ihtiyaç kimi için ise tatil yada eğlence .

Peki bunun ucunda ne vardı ne için hiç düşünmeden hareket ediyorduk ?

İnsanlara ilk önce tüm duygularını körelttirdik buna dahil olmayan tek duygu korkuydu . Üstümüzün verdiği emirle yeni evreye geçtik  korkuyu körelttiremezsen onu güçlendir teorisi .

En başından beri her şeyin farkındayım.  Kalbimizin üzerinde olan sinyaller duygularımızı okuyamaz sadece duygularımızın verdiği ritmiyle kalbimizin atış hızını farkedebilir . Duygusal bir ritimde ise direkt üst rütbeye sinyal gönderir.

Bunu bizi götürdükleri otobüste farketmistim . Otobüste tanıdığım biri vardı o da beni tanımıştı kimse görmeden bana sus işareti yaptı ve sadece gözlerimizle anlaşmaya çalıştık.  Diğerlerinin aksine belliki onun bilinci yerindeydi ama sinyali ötmüyordu .

Bir başkası ise çok fazla heyecanlanıp korktuğu için sinyali öttü ve zorluk çıkarmaya başladı  bağırışı otobüstekilerin dikkatini dağıtmaya başlamıştı bu yüzden sinyalle değil şiddet uygulanarak bayıltıldı.  İşte orda anlamıştım  . Eğer duygularıma hakim olabilirsem farkedilmezdim .

Ama lara bunu zorlaştırıyordu.  Onu görmek beni heyecanlandırıyor ve ona yardım etmem için sürekli o güzel umut dolu gözlerini gözlerimden ayırmaması canımı acıtıyordu. 
Bukadar yakınımdayken ve varlığımı sonunda farkedebildiği  halde onunla ilgilenememek bana işkenceydi ama yapamazdım. 

Birkaç gün önce sistem arızaya girdiğinde başka biri ile konuştuğunu gördüm bir kızla ne olduğunu çözmeye çalışıyorlardı.  Gidip onlara katılmak konuşmak istedim ama o sırada lara bana neden yardım ediyorsun diye saçma bir soru sordu .

Ben onu kurtarmak için kendimi belli etmemeye çalışırken onun bu düşüncede olması bencilceydi. Durum  her ne olursa olsun tek başına kurtulmak yada yaşamak bir hiç değil midir ?
Zenginliğin bile hatta mutluluğun bile kıymetini fakir ve mutsuz insanlar sayesinde anlıyoruz .  Toplumda herkesin bir yeri konumu ve görevi vardır ekolojik sistem gibi içimizden biri yok olursa bizimde benligimizden bir şeyler yok olur .

- Çünkü eğer  biz olursak ben var olabilirim ve eğer ben var olursam  ancak ozaman biz olabiliriz anlıyor musunuz ?  Dedim . Dayanamayarak ve tam o sırada görevli asker geldi konuştuğumu duyup duymadığını bilmiyordum panik ve korku tüm bedenimi kaplamaya başlamadan sakinleşmem gerekiyordu . Yoksa sinyal ötecekti  bu yüzden orayı hızla görünmeden terkettim .

Şimdi ise onu bilekleri kanlı halde gördüm. Bulundugum tuvaletten cikip kendimi topladim ve gizlice peşinden gittim . Diğerlerine yaptıkları gibi bedenlerinin daha fazla deforme olmaması için bir hücreye kapatacaklardı.  Yemek molasından istifade gidip onunla konuşmaya karar verdim .  Herkesin belirli bir hücresi vardı.  Laraya verilen kodun yazılı olduğu hücreye girdim ve saklandım umarım beni görünce bağırmaz. 

Laradan ;

Demek beni bir simülasyonla delirtmeye çalışacaklar.  Aklımı yitirmem bilincimin kaybedebilmem için bir fırsat tabi . Delirmem onlar için  bir  kolaylık olacaktır bu kesin .

- Bana bak simülasyon musun nesin beni delirtmeye başaramıcaksın anladın ?
Beni bu kadar kolay etkisiz hale getiremezsiniz ! Ayrıca eminim ki beni izliyorsunuzdur duyun bunları ahmak sersemler ! Dedim.

Söylediklerime kıyasla sessiz konuşuyordum her nekadar cesur durmaya çalışsamda korkuyordum . Ama tabiki bunu belli etmeyecektim.

Simülasyonlarin zekası olduğunu sanmıyorum ama benimkinin var galiba zira benimle alay edercesine gülmeye başladı.  İşin tuhafı oda sessiz sessiz konuşuyordu . Yine ne tür bir iskencedeydim .

- Karşılama hostesimiz niye bukadar gergin acaba yada yedek muhasebecimiz mi desem . Diyerek alay etmeye devam etti .

- Nasıl yani ama sen gerçek değilsin bunları nerden biliyorsun ayrıca sensin yedek muhasebeci . Dedim

- Lara bak fazla zamanımız yok seninle konuşmaya geldim ve evet ben gerçeğim ayrıca ne simülasyonu  onu nerden çıkardın

- Birkaç gün önce bir söz söyleyip aniden kayboldun bu fizik kuralına bile aykırı
Dediğimde yine gülmeye başladı

- O gün başka asker geldiği için kaçmak zorunda kaldım beni görürse eğer başımdan beri etkisiz hale gelmediğimi anlayabilirdi

- Ne dur bir dakika sen en başından beri her şeyin farkında mısın ?
Ama bu nasil olur gözünün önünde işkenceye maruz kalırken hiç mi için acımadı bu nasıl vicdansızlık çık git burdan hemen !

- Lara tribin  sırası değil ba-

- Bana bak düzgün konuş sen kimisinde sana trip aticam senin bilincin yerinde olsa ne farkeder kalbin yerinde olmadıktan sonra . Bu söylediğim onu üzmüş olacak ki bir an sessiz kaldı belkide kafasını toplamaya çalışıyordur .

- Eğer sana yardım etseydim benide anlarlardı ve sana yardım edebilecek tek kisiyide kaybetmiş olurdun. Sabırlı davranmalıydım . Sen zorlandıkça emin ol ben de işkence çektim sevdiğim birini öyle görmek inan hiç kolay değil .  O gün kaçmadan önce söylediğim sözü unutma lütfen

- Sevdiğim mi

- Bunları konuşmanın sırası değil sürem bitmek üzere yarın vücut geliştirmek için bir yere gideceksin ardından tekrar buraya kapatılacaksın . Ozaman tekrar gelicem ve konuşucaz .

- Ne konuşacağız

- Bir planım var.

Kapıda ki delikten dışarıyı kontrol etti . Dikkatli ve hızlı adımlarla uzaklaştı.  Farkettimde tüm duygularımı elimden almaya çalışırken umudumu almayı unutmuş olabilirler .
Derin bir nefes alıp kafamı duvara yasladım. 

SON SAVAŞ +18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin