17| ''I want you to love me harder every time than before.''

936 100 38
                                    


17| "I want you to love me harder every time than before."

Taehyung uyandığında yatakta çırılçıplaktı. Üşümüştü. Saten, siyah çarşafı üzerine çekiştirdi. Bu sırada bakışları sağ tarafında uyuyan sevgilisini buldu. Jungkook yüz üstü uzanıyor ve yorulduğu zamanlarda nadiren yaptığı şekilde horluyordu. Taehyung kıkırdadı ve sevgilisinin dağınık saçlarını yumuşak şekilde okşadı. Hava henüz yeni aydınlanıyordu. Aralık perdeden süzülen günün ilk ışıkları yardımıyla Jungkook'un sırtındaki tırnak izlerine baktı. Gözleri irileşmişti. Jungkook'a bu kadar acımasız davrandığını hatırlamıyordu.

Sırtını yatak başlığına yasladı ve oturur pozisyona geçti. Kalçasındaki keskin sızı dün gecenin sert ve yoğun geçtiğinin habercisiydi. Taehyung yüzünü buruşturdu. Kasılan bacaklarını hafif hafif okşarken komodinin üzerinde duran içki şişelerine baktı. Tahmin ediyordu ki dün gece sarhoş olmuş ve kendisini fazlasıyla kaybetmişti; etrafta boşalmış içki şişeleri, Taehyung'un çeşitli renklerdeki gecelikleri ve Jungkook'un kıyafetleri vardı. Taehyung odadaki dağınıklığa baktığında, bunun yalnızca tek bir geceden oluşmadığını düşünüyordu. Sanki sevgilisiyle birlikte günlerdir odaya kapanmış ve yalnızca seks yapmışlardı...

Taehyung yataktan kalkacağı sırada, hareketliliği fark eden Jungkook sıçrayarak uyandı. Taehyung, Jungkook'un tepkisinden korkmuştu. İkisi de eş zamanlarda irkildi. Jungkook, "Taehyung!" diye bağırdığında sevgilisinin yüreğini hoplatmıştı.

"Jungkook, neden bağırıyorsun? Beni korkuttun..."

Jungkook "Neden yataktan kalktın?!" diye sordu. Kalbi heyecanla atıyordu. Taehyung'un dört gündür olduğu gibi kendisini uyutmayı başarıp, yataktan kaçacağını sanmıştı.

Taehyung, sevgilisinin neden kendisine bağırdığını anlayamıyordu. Dudaklarını büzdü, "Yataktan kalkmam senin için bir sorun mu? Üzgünüm. Seni uyandırmış olmalıyım... Bunun için mi bana kızıyorsun?"

Jungkook yeni aydınlanmakta olan havaya baktı. "Evet, biraz daha uyumalıydın." Dedi. Birkaç saat öncesine kadar birlikte olduklarını hatırladı. Yorgunluktan uyuyakalmış olmalıydı. Hala çok uykusu vardı. Gözlerini zorlukla açık tutarken, "Geri gel." Dedi ve yatağı pat patladı. O anlarda Taehyung'un eskiye döndüğünü ve hiçbir sıkıntısı olmadığını anlayamıyordu. Uyku halindeyken bile Taehyung'u koruma iç güdüsü devredeydi, "Uyumaya devam etmelisin. Bu saate uyanırsan akşam üzerine doğru başın ağrıyacak. Bunu biliyorsun. Hadi gel."

"Pekâlâ. Banyoya gideceğim, döndüğümde uyumaya devam edebilirim sevgilim."

"Sen... İyi misin?"

"Kalçam çok ağrıyor... Bunun dışında iyiyim. Neden soruyorsun ki?"

Jungkook uyku halinden saniyeler içerisinde sıyrıldı. "Bebeğim... Sen... Çok iyi gözüküyorsun!" Kendisini yataktan attı ve sevgilisinin yanına yaklaştı. Ayağına takılan saten çarşaf yüzünden sendelemiş ve kısa süreliğine dizleri üzerine düşmüştü. Hızla ayaklandı. Taehyung'u omuzlarından tuttu ve gözlerinin içine baktı. Taehyung sahiden iyileşmişti. Hemen sevgilisini kucakladı ve sıkıca sarıldı.

Tatlı görüntüsü karşısında Taehyung kıkırdadı. "Teşekkür ederim hayatım. Sabah sabah bana iltifat etmenin sebebi nedir? Bugün özel bir gün mü?"

Jungkook çıkık ön dişlerini göstere göstere gülüyordu. "Çok özel bir gün." Taehyung'un kızıl saçlarına öpücükler bıraktı. "Benim güzel bebeğim," diye mırıldandığında Taehyung'un kalbi heyecandan duracaktı. Jungkook'un iltifatları kalbini okşuyordu. "Senin yanımda uyandığın her sabah benim için çok özel bir gün."

Love Me Harder | TaekookWhere stories live. Discover now