Kayıt Dışı / Çapulcular

70. Bölüm / Kehanet

Sırlarla dolu geçen gecenin ardından ertesi gün Gryffindor ve Slytherin binaları için günün ilk dersi Biçim Değiştirme'ydi.

Profesör McGonagall derse başlamadan önce keskin bakışlarla sınıfı süzüp eksik olan öğrencileri anında fark etmişti.

"Janson ve Ridley nerde?" diye sordu merakla.

Soru üzerine sınıf içerisinde bir kaç saniyelik tedirgin bakışmalar dolaştı. Dördünün de yokluğu elbette fark edilecekti. Buna mantıklı bir çözüm bulmaları gerekiyordu.

Barty Çapulculara dönüp kaçamak bir şekilde bakmıştı. Remus Lupin ona güven verici bir bakış gönderip meseleyi kendisinin izah edeceğini işaret ettikten sonra Profesör McGonagall'a dönüp açıklamaya başladı.

"Profesör! Şeyy... Luciana biraz rahatsızlanmış da... Soğuk algınlığı sanırım. Diğerleri de onu yalnız bırakmak istemediler. Çünkü dördünün de birbirine aile gibi bağlı olduklarını biliyorsunuz" dedi imrenmiş gibi görünerek.

Ancak McGonagall ciddi duruşundan hiç bir şekilde taviz vermedi.

"Basit bir soğuk algınlığı dersleri ekmek için bahane olmamalı. Üstelik hasta olan kendileri bile değilken. Her iki binadan da 10 puan kırıyorum. Ayrıca ikisi de yarın akşam için cezalılar" dedi ciddiyetle.

James Potter verilen cezalardan hoşnut olmamış olacak ki anında itiraz etti.

"Arkadaşları için endiselenmiş olmalarının neden cezalandırıldığını anlamadım Profesör! Onlar sadece Luciana'yı yalnız bırakmak istemediler. Böyle bir cezayı hak etmiyorlar" diyerek karşı çıktı.

Meselenin iç yüzü farklı da olsa bu sebepten dolayı ceza almaları garip gelmişti James'e. Çünkü onun kitabında arkadaşlar için yapılabilecek her türlü fedakarlık kutsaldı.

McGonagall bu defa bakışlarını James'e çevirip aynı ciddiyetle cevap verdi.

"Arkadaşları için endişelenmeleri oldukça asil bir davranış Mr Potter! Ancak cezalandırıldıkları nokta bunu dersi aksatacak bir bahane olarak kullanmış olmaları. Çünkü Mrs Clark'ın hastane kanadında olmadığına eminim. Bu da demek oluyor ki ciddi bir şeyi yok. Uzun lafın kısası bu durum dersi ekmek için yetersiz bir bahane, sizce de öyle değil mi?" diyerek tek kaşını kaldırdı.

James'in söylemek istediği pek çok şey vardı ancak Remus onu sıranın altından dürtünce tüm laflarını içinde tuttu. İtiraz edip daha çok göze batmaya gerek yoktu.

"Haklısınız Profesör" diyerek mırıldandı sadece.

McGonagall onu kısaca onaylayıp derse başlayınca Lily Evans kendine hakim olamayarak başını çevirip James'in ifadesini izledi bir süre. Oldukça yorgun ve uykusuz görünüyordu. Bunun yanı sıra her şeyden daha önemli bir ayrıntı daha vardı ki James'in morali fazlasıyla bozuk gibiydi.

Her zamanki neşeli kahkahası ve şakacı tavırları yoktu. Luciana için gerçekten endiselenmiş olmalı diye düşündü Lily. Bu düşünce kalbinde ince bir sızı bırakmış olsa da James'in tavırlarına başka bir ihtimal vermemişti.

Aslında birazcık etrafına baksa bütün çapulcuların aynı durumda olduğunu fark edecekti ancak o, gözlerini dalgın bir şekilde defterini karalayan ela gözlü çocuktan ayıramıyordu.

Kuzguni saçları her zamanki gibi darmadağınıktı. Ancak bu asi saçlar ona bambaşka bir hava katıyordu. James'in ukala bir şekilde sırıtıp saçlarını savurduğu zamanları hatırlayınca yüzüne yayılan gülümsemeye engel olamadı Lily. O saçlara dokunabilmeyi öyle çok istiyordu ki...