Bugünün şarkısı bölümle alakası yok bu arada
Yüzüme vuran soğuk havayla iyice montoma sarıldım. Cenan, 'Bana çok tatlısın' dediği anda, içimdeki her şey adeta kopmuştu; direkt teklifini kabul etmiştim. Beni dışarıya, güzel bir yere götüreceğini düşündüm, ama nerden bilebilirdim ki beni okulun çalışanına getireceğini.
Cenan, çatının kenarına adım attı ve etrafa dikkatlice baktı. Yüksekten aşağıya, şehrin sokaklarına ve uzak dağ siluetine odaklandı. Rüzgarın hafif dokunuşları saçlarını dağınık hale getirirken, gözleri manzaranın derinliklerine doğru kaydı.
Ayakları çatıya nazikçe basarken, etrafındaki sessizlik sadece rüzgarın hafif uğultusuyla kesiliyordu. Cenan'ın bakışları, bulunduğu yerin ötesine, belki de düşüncelerinin derinliklerine kaymış gibiydi ani bir heyecanla, "Çok güzel burada manzara, gel bak," dedi. Ancak ben, sinirle ona bağırarak
"Amk dondum, ne manzarası? Beni buraya getireceğini bilseydim, hocadan azar yiyerek derse girerdim daha iyiydi" dedim. Ona benim manzara sensin demedim dayak yemek istemiyorum şu anda,Cenan, söylediklerime gülerek karşılık verdi, "Gelmeseydin aq, zorla getirdim sanki seni" dedi, beni tahrik etmek için adeta çaba sarf ediyordu bu mal "Kes lan, yoksa atarım seni aşağıya " diye sert bir tonla tehdit ettim ,yavaş adımlarla yanıma yaklaşarak. "Bana kıyamazsın ki" dedi sırıtarak bu adam niye çok haklı konuşuyor lan
Tam Cenan'a cevap verecekken arkamda yükselen adım sesleri dikkatimi çekti. İkimiz de merakla arkamıza döndük. Gelenin Emre olduğunu fark eder etmez, bize karşı "Demek buradasın, yerde ararken seni gökte buldum" dedi . Emre Cenan'ın üzerine doğru yürümeye başladı. Ancak ben, Emre'yi durdurmak için araya girdim, ani bir jestle ellerini havada dondurarak "Hey, hey, dur bir dakika !" dedim, gerginliği azaltmak için elimden geleni yapmaya çalışıyordum
Ben Emre'yi durdurmak isterken, Cenan arkamdan, "Bırak da görelim ne yapacakmış" dedi. Bu sözleri duyan Emre, beni kenara fırlattı ve ben yere çarpıp başım zeminle buluşturarak acı dolu bir inleme çıkardım "Ahhh." Elimle başıma gittim ve ıslak bir hisle karşılaştım. Gözlerimi açıp elime baktığımda, elimde kan olduğunu fark ettim. "Allah belanızı versin ikinizin de, ben hangi kafayla araya girdim" diye mırıldandım, içimdeki öfkeyle.
İkisi de yanıma gelip beni yerden kaldırdılar "Arif, iyi misin?" dedi Emre. Cenan ise sert bir sesle, "Sence iyi mi? Görmüyor musun halini?" diye çıkıştı. Emre, bir eliyle kolumu tuttuğu için tek eliyle Cenan'ın yakasını kavradı, "Kes sesini amk, senin yüzünden oldu zaten," dedi. Cenan da aynı şekilde Emre'nin yakasını tuttu, "Benim yüzümden mi? Senin yüzünden, niye çocuğu fırlatıyorsun?" dedi. Gözlerim, Emre ve Cenan'ın arasında gidip gelen bakışlar arasında sıkışıp kalmıştı.
"Yeter lan!" Ben bağırınca, ikisi de bana döndü. "Sen sus," dedi ikisi birden, ben öylece baka kaldım. Göz göze geldikleri an, bir anlık sessizlik yaşandı.
"Yiyin birbirinizi amk, ben gidiyorum," dedim. Tam giderken ikisi de önüme geçmişti. "Arif, özür dilerim gerçekten," dedi Emre. Cenan da Cebinden bir mendil çıkararak başımdaki kanı temizlemeye başladı. Emre ise bir adım geri çekilmiş, utangaç bir ifadeyle bakıyordu. İkisinin bu ani değişimine şaşkın bir şekilde bakıyordum ,amk ben buraya Cenan'la belki öpüşüruz umuduyla geldim olanlara bak
Duvarın dibinde oturmuş, sağ tarafımda Cenan, sol tarafımda Emre ile birlikte öylece susuyorduk. Aramızda gerilim dolu bir sessizlik hakimdi. Birinin ağzını açmasıyla bir çatışma başlayacak gibi hissediliyordum
Ama ben , kendimi tutabilir miyim?tabii ki de, Hayır.
Sol tarafıma dönüp, "Emre, sence de abartmıyor musun? Yani dayak yiyen Ömer, ama o bile bu kadar üstünde durmadı. Yanlış anlaşılma olmuş işte, seni sevmeyen biri için bu yaptığın fazla," dedim. Ancak bu sözlerin ardından hemen pişman oldum, çünkü duvarın dibindeki sessizlik aniden daha ağırlaştı. Cenan'ın ve Emre'nin bakışları, sanki bir patlamayı bekliyormuş gibi, odaklanmış bir şekilde üzerimdeydi
Emre ani bir hareketle, Cenan'a ulaşmak için üzerimden diğer tarafa uzandı. "Ben bu okuzu gebertmeyim de ne yapayım aq?" dedi, bu sefer ben Emre'yi üzerimden ittirerek uzaklaştırdım. "Onun bir suçu yok, ben onu zorladım," dedim. Emre, inanmayarak bana bakıyordu, gözlerinde hala bir şüphe vardı
Cenan beni doğrulayarak "Doğru diyor vall, beni tuvalete kapattı. Söylemesen çıkarmayacağıma seni buradan," dedi. Bu sözlerle birlikte, şaşkın bir şekilde Cenan'a döndüm.
"Yalan atma lan, sen beni tuvalete çektin ya, yok Emre sana bakmaz, o Ömer'e aşık diye ağzından kaçırmadın mı piç!" diye çıkıştım. Cenan, elini ağzıma koyarak kapattı beni susturmaya çalıştı, "Yeter aq, sıçtın sıvadın artık, konuşma!" Cenan'ın ağzımı kapatmasıyla beni kendine çekmişti, başımı göğsüne yaslanmıştı. Bu durmadan bile zevk almam hiç normal değil. Cenan, ne yaptığını yeni farkında varmış olacak ki beni bırakmıştı. İsteksizce ondan uzaklaştım, ancak bu anın bende bıraktığı tuhaf hissi tarif etmek zordu. Gözlerimiz kısa bir süre buluştu.
Cenan, anladığı hatanın etkisiyle bir süre şaşkınca bana baktı, sonra gözlerini başka bir tarafa çevirdi, Emre'nin şaşkın bakışları bizi izliyordu ve sessizliği bozarak
"Ben anlamadım şimdi, Emre sana bakmaz ne demek?" dedi Emre Birden ,ikimiz de ona baktık, gözlerimiz kısacık bir an için buluştu. Offff, gel de şimdi Emre'ye anlat her şeyi
"Yok öyle bir şey Cenan bey, beni kıskandı ya öyle bir şey kafasında kurdu," dedim ben
Bunu söylememle birlikte, Gözlerim beton yüzeyler arasında gidip geliyordu. İki arkadaşın şaşkın ifadeleri, üzerimdeki ağırlığı daha da artırıyordu. Sesli düşündüğümü yeni fark etmiştim,
Gel de çık, çıkabilirsen Arif. Ama yalan yoktu doğruyu söylemiştim Salak değilim beni kıskandığını anlayacak kadar aklım vardı ,Zil çalana kadar Emre'ye her şeyi anlatmıştım, en başından beri ne olup bittiğini .Cenan'la aramıza olan her şeyi , Emre de bana "Demek o gün Atakan o yüzden seni sıkıştırıyordu," dedi. Bunu demesiyle birlikte Cenan araya girip, "Ne? Ne yaptı Atakan Arif'e?" diye sordu. Ben tam bir şey yapmadı diyecektim ki Emre benden önce davrandı "Ben yetişmeseydim yarrağı yerdi bu" dedi beni göstererek ,Ben sinirle Emre'nin bacağına bir yumruk attım, "Kes lan saçmalamayı, yok öyle bir şey," dedim ve ayağa kalktım, "Kalkın lan, bu dersi de kaçırmadan gidelim," dedim. İkisi de arkamdan kalmışlardı.
Merdivenlerden inerken, Cenan kolumu tutup kulağıma eğildi ve fısıldadı, "Bu Atakan konusunu konuşacağız"dedi
Umarım beğenmişsinizdir
Yorumlarınızı okuyorum burada hepinize teşekkür etmek istiyorum iyi ki varsınız 💋💋
