15

1K 76 50
                                    

Helloooooooooo  ben geldim  uzun bir bölümle hemde umarım beğenirsiniz

Önümde duran Eve bakmaya başladım Emre'nin evi gerçekten güzel bir görünüme sahipti. Dış cephesi sade ve şık, büyük değildi ama güzeldi. Bahçesi de düzenli ve bakımlıydi,  çiçekler, rengarenk görüntüsüyle hemen dikkat çekiyordu. Kapının yanındaki güzel saksılar, evin girişini hoş bir şekilde süslüyordu

"Gelsene Arif ne dikiliyorsun orada?" Emre'nin sesiyle evi incelemeyi bırakıp çantamı omuzuma atıp Emre'yi takıp ettim, kapıya vardığımızda Emre kapıyı açmaya hazırlandığı sırada, kapı kendiliğinden açıldı ve bir kız çıktı, Emre sinirle"Hala evden çıkmadın mi sen?" Diye sordu kız da "Tamam, gidiyorum ben de, Ama bizi  tanıştırmayacak mısın?" Bana bakarak sordu Emre'ye

Emre şaşkın bir ifadeyle "Bu yüzden gitmedin değil mi?"dedi. Kapıdaki kız, "Nasıl da tanıyor beni" diyerek gülümsedi

Emre offlayarak bana baktı "Arif, bu ablam Ebru. Ebru, bu da Arif " diyerek bizi tanıştırdı. Ebru, "Merhaba Arif, tanıştığımıza memnun oldum," dedi gülerek.

Ben de "Merhaba, ben de memnun oldum" dedim, gülümseyerek "Tamam tanışma  faslı bittiyse gidebilirsin tutmayalım seni hadi görüşürüz " Emre kapıda duran ablasını dışarıya çekip iterken söyledi sonra içeri girdi ve beni içeriye davet etti. Birlikte salona geçip oturduk , Evin içi de oldukça hoştu, ancak sanki Emre'nin değil, daha çok ablasının zevkini yansıtıyordu "İçecek bir şey ister misin?" diye sordu Emre, etrafı gözlemeyi bırakıp ona baktım "Hayır, teşekkürler" dedim.

Emre "Ben mutfakta bakayım ,bakalım  Ebru bize yemek yapmış mi , yapmadıysa sipariş vereceğim" diyerek salondan çıktı. Ben de çantamdan kitapları çıkartmaya başladım. Emre'nin evi çok  sessiz  ve sakindi

Emre salona elinde iki fincan kahveyle dönmüştü "Ebru bize lezzetli yemekler yapmış, şanslıyız " dedi sağ tarafımda otururken "Harika, bu arada Gerçekten güzel bir eviniz var yalnız mi yaşıyorsunuz yani .... anne ve babanız burada kalmıyor mu?"

"Hayır, onlar boşandı ikisi çocuklar yok bende kalacak yok bende kalacaklar diye kavga etmey başlamıştı ben ve ablam da ayrı evde kalacağız dedik kolayca ikisinin arasındaki tartışmayı sonlandırdık böylece " dedi elindeki kahveleri masaya koyarken

"Iyi yapmışsınız ikisini de kırmadan halletmişsiniz "dedim

"Haydi, rahatla kendi evinmiş gibi ,biraz çalışalım sonra yemek yeriz"dedi

Bir yandan anlamadığım konuları ona gösterirken diğer yandan sohbet etmeye başladık ,Ders çalışmaya öyle bir dalmıştık ki, konulara gömülmüşken zamanın nasıl geçtiğini farkında bile değildik ,ama birden  kapının zil sesiyle irkildik . Odaklandığımız konuların arasından sıyrılıp, Gözlerimizi kitaplardan kaldırıp birbirimize bakarak, olaya şaşkınlıkla gözlerimizi kırpıştırdık.

Emre'ye "Ben bakarım " diyerek kapıyı açmak üzere kalktım ve salondan çıktım
Kapıyı açtığımda, iki tanıdık yüzle karşılaştım , Şaşkınlıkla "Sizin ne işiniz var burada?" diye sordum. Ömer bana "Emre not defterimi yanlışlıkla almış galiba onu almaya geldim" dedi. Gözlerimi diğer salağa çevirip "Peki ya sen?" diye sordum. Cenan ne yapacağını şaşırmış gibi, sanki ona değil de başka birine soru soruyormuş gibi "Ha ben mi? .....Şey Ömer'i getirdim ben, arabasını evde bırakmıştı da " dedi

"Geçin hadi "

İkisi de içeriye girip bende arkadan kapıyı kapatıp peşlerinden gittim. Salonun içerisi sessizleşti bi an,Emre, Cenan ve Ömer'i karşısında görünce şaşırmıştı o "Siz ne yapıyorsunuz burada? Bir şey mi oldu?" diye sordu, ayağa kalkıp yanımıza gelirken. Ömer "Ya notları yazdığım defterimi sen almış olabilir misin? Bulamadım da bir baksana" dedi. Emre "Bakayım bi" diyerek odasına gitti.

 Saklı Hisler /ArCen Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin