Bir varmış bir yokmuş diye başlardı masallar.
Bir masal gerçek olabilir miydi?
Güzel kız çirkin adama gerçekten aşık olabilir miydi ?
Böyle bir aşkı hayal edebilir misin ?
Giray ve Zühre...
****
"Ben artık gideyim diyorum " Zühre'nin sözleri Giray'ı...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Giray ne oldu oğlum? Kim bu kadın tanıyor musun? "
Giray yavaşça olumsuz anlamda başını salladı ama gözleri yatakta yatan esmer bedenden ayıramıyordu. Gülru hanımın korkuyla gözlerini büyüttüğünü görmemişti.
"Yani tam tanıyorum denemez. Lavabonun orada ağlıyordu çok yorgun ve soluk duruyordu. Yardım etmeye çalıştım. İsmi Zühre..."
İsim ağzından çıkarken yatakta hala solgun yatan kadına bir kez daha baktı . Bordo elbisesi tenine ikinci bir seri gibi işlemişti. Uzun yırtmacından ortaya çıkan o uzun esmer bacaklar ile adamın teni de yanmaya başladı. Hayatın da ilk kez ilk görüşte bir kadın onu sarsmıştı.
Kadında farklı bir ışık vardı. Ona öyle bir dalmıştı ki Annesinin sorusunu son anda anladı.
"Sana bir şey söyledi mi? " Giray başını sağa sola salladı.
"Kim bu kadın Anne. Türkmüş. Türkiyeden pek misafirin gelmez. Ki kaldı ki bu özel bir davet. Yakınen tanıyor olmalısın ki içeri girebilmiş. "
Gülru hanım ne diyeceğini bilemedi. İçi sıkıldı. Tam ağzını açmışken Zühre ayılmaya dair ibareleri gösteriyordu.
Giray dikkatini hızla Annesinden çekti. Yatakta yatan ateş parçasına daha dikkatli baktı.
Zühre yavaşça acı kahve gözlerini araladığı zaman ona bakan çimen yeşilleri içine nefes gibi çekmek istedi. Yine göz yaşları göz pınarlarına dolmuştu. Çok özlemişti. Acımasızca özlemişti. Özlemin acımasızı olur muydu? Oluyordu işte. Böyle yüreğine bir sürü iğne batıran cinsten hemde. Karşısında ki gözler hem çok tanıdık hem de eskisinden de yabancı bakıyordu kendisine.
Giray için de durum aynıydı. Oda da ağır bir hava vardı buram buram acı kokuyordu belki adı konmuyordu ama acı çok tanıdık kokusu ile zihinlere işlemişti.
"Zühre hanım iyi misiniz? "
Ah! Adının dudaklarından çıkması bir ilahi gibi huşu içinde hissettiriyordu. Gözleri doldu ama taşmadı. En son kendini karanlığa bırakmıştı ama sıcak kollar üşümüş bedenini sarışını da hissetmişti.
Yavaşça başını salladı. "Evet iyiyim. Bir an başım dönünce kendimi kaybettim. Özür dilerim size dert oldum. "
Giray hızla reddetti. Çünkü kollarının arasına aldığı zaman kadını tamamlanmış hissetmişti. Sanki uzun zamandır nefes almıyor su içmiyor gibi yüreği hızlanmış tatmin içinde hissetmişti.
"Lütfen bilinçsiz olan bir durum. Dert olmadınız. Sadece sağlığınız için endişeliyim. "
Ah! Kalbi güzel adam ben nasıl sana yabancı gibi bakayım şimdi. Ah! Yürek yangınım nasıl sıcağına sığınmamak için durayım şimdi. Zühre aklından geçirdiklerini elbette dile getirmedi.
