EPISODE 2

13.3K 919 274
                                    

Zühre, Türkiye'ye döndüğünden beri kendisini oldukça kötü hissediyordu.Babasının varlığına evde o kadar çok alışmıştı ki yalnızlık Zühre'yi boğuyordu.Allah'dan bu gün okula gidecekti de biraz olsun sıkıntısı geçecekti.Kafası biraz olsun dağılacaktı.

Yılgın adımlarla odasına ilerleyip banyo yapmak için gereken eşyalarını alıp tekrar odasından çıkıp banyoya geçti.Üzerini çıkartıp duşa kabine girdiğin de sıcak suyu açıp altında bir müddet bekledi.Sıcak su gerilen kaslarını rahatlatırken yavaş yavaş banyosunu yaptı.

Tekrar odasına geçtiğin de giyisi dolabının kapağını açtı.Her kız gibi bu gün ne giysem havasına bürünmesi çok uzun sürmedi.Askılıkta ki elbiselerine bakınıp onları es geçti.Bu gün hiç elbise havasında değildi.Kazaklarının arasından beyaz boğazlı kazağını alıp,pantolonlarından da koyu renk kot pantolonunu aldı.

Üzerinden çıkardığı bornozu ile bir an üşüse de hızla üzerini giyindi.
Uzun kahve tonlarında ki saçlarını güzelce tarayıp kuruttuğun da yüzüne de biraz makyaj yaptı.

Saatine baktığın da vaktinin az kaldığını görünce hızla siyah deri montunu ve siyah deri sırt çantasını alıp evden ayrıldı.Kahve içmeye vakti kalmamıştı ama okulda içerim diye düşünüp evin önünde ki arabasına bindi.

Kırk dakikalık yolculuğun ardından nihayet okulun kapısından giriş yapabilmişti.Otoparka geldiğin de park edecek boş yer aradı ve bingo bir tane bulmuştu Bu saatlerde okulun otoparkında boş yer bulmak neredeyse imkansızdı.Sevinçle arabasını park etmeye çalışırken bir anda önünde hızla geçen mavi, eski model araba kendisinin park edeceği yere hızla giriş yapıp tek hamlede park etmişti.

El frenini çekip hızla aşağıya indiğin de mavi arabanın sürücüsü de arabadan inmiş elinde ki anahtarla aracını kilitliyordu.

Zühre'nin siniri esmer yüzünü bile kızartacak haddeye gelmişken sürücü sanki hiçbir şey olmamış gibi yanından ıslık çalarak geçmesi Zühre'yi bir kat daha delirme noktasına getirmişti.Yanından çekip giden adama bağırdı.

"Hey sen !"

Seslenmesine rağmen adam dönmemişti bile bir kez daha seslendi.

"Hey kapüşonlu adam sana diyorum."dediğin de adam durmuştu. iyice öne çektiği kapüşonundan görünmeyen yüzünü Zühre'ye dönmüştü.Arkasından ona bu denli saygısızca bağıran kadını merak etmiş,gördüğü kişi ile hayatın getirdiği tesadüflere hayret edip, dudağı hafif yukarı kıvrılmıştı.Alıcı gözle süzdüğü kadının sinirden kızarmış yanaklarına dokunma isteği ile parmak uçları karıncalandı.

"Bana mı seslendiniz ?"

Zühre sinirle gözlerini mavi arabada gezindirip işaret parmağı ile arabayı gösterdi.Elini kolunu sinirle sallıyordu.

"Bu araba seninse şayet,evet sana seslendim. "

Giray bir süre sessizce kadına bakıp daha sonra hafifçe başını sağa yatırdı.

"Evet benim arabam da , arabamla ne gibi sorununuz var onu anlayamadım ? "

Zühre, hâla daha arsızca cevap veren adama bir kaç adım daha yaklaştı. Kapişonun altında ki yüzü oldukça merak etmişti.

Ç İ R K İ NOnde as histórias ganham vida. Descobre agora