KAÇIŞ

94 8 3
                                    

1 ay geçmişti ve babam gelmemişti.Annem sürekli ağlıyor hatta babamın fotoğrafına bakıyordu.Fakat ben ona kızgındım.Hem doğum günümde gelmemiş hem de bizi terk etmişti.

Babam bizi terk etmişti...

Annem sürekli ağlıyordu,ben ise babama küsmüştüm.Kaç gün satmıştım.Hatta bana verdiği çikolatayı bile bitirmiştim ama o gelmemişti.

Birgün annemin yanına gittim.Son zamanlarda odasının içinden hiç çıkmıyordu.Hem annemi hem babamı özlemiştim.Odanın önünde durup kapıyı açtığım sırada annem şaşkınlıkla yüzüme bakakaldı.

Hızlı bir şekilde yanaklarından süzülen yaşı silerken ben onun tam karşısında durdum.Bu kadar ağlaması hiç hoşuma gitmemişti.

"Anne..."dedim kaşlarımı çatarak.O ise hala akan gözyaşları ile avucunu yanağıma yerleştirip ovuşturuyordu."Ağlama artık babam gelmeyecek mi?"dediğim sırada beni kendine doğru çekti ve sımsıkı sarıldı.

Gözyaşlarını omzumda hissediyordum.Ağlaması daha da kuvvetlenmişti.Babam artık gelmeliydi.Annem artık ağlamamalıydı.

"Anne"dedim itiraz eder gibi.Ondan uzaklaştıktan sonra gözlerine baktım.Kıpkırmızı olmuştu.Babamı çok özlemiştim ama o gelmiyordu."Babam gelsin artık söz yaramazlık yapmayacağım..."

Annem önceden sürekli yaramazlık yaptığımda babamın gideceğini söylerdi.Gerçekten yaramazlık yapmamıştım ve babam gelmemişti.Belki de hiç gitmemişti...

Annem bu sefer iki elini yanağıma yerleştirdi.Gözlerinden yaşlar şelale gibi akarken bir ay sonra ilk defa konuşmuştu.

"Gelmeyecek kuzum"dedi kabullenmez bir şekilde başını sallarken.Bu sefer onun gibi bende gözyaşlarına boğuldum.

Anlamıştım babam bir daha gelmeyecekti...

16 YIL SONRA

Gözlerimden akan yaşlarla istemesem de ondan ayrıldım.Komutan ile göz göze geldiğimiz avucunu yanağıma yerleştirdi.

Gözlerini gözlerimden ayırmadan baş parmağı ile gözyaşlarımı sildi.Başımı avucuna yaslandığım sırada kafasını salladı.

"Böyle yapma kıvırcık nolur"dedi acıklı bir ses ile.Yapamazdım ki zaten,komutansız yapamazdım.

Binbaşının emir sesi ile kendime gelerek elini yanağımdan çektim.Doğrulduğum sırada gözlerimdeki yaşları hızla silmeye çalıştım.Komutan ise sakin bir şekilde elini çeneme koyup başımı onla göz göze geleceğimiz şekilde kaldırdı.

Aklıma gelen bir fikir ile kaşlarımı anında çattım.Komutan ise ne yaptığımı şaşkınlıkla izliyordu.Boynumdaki babamın doğum günüme yetişemediği için önceden verdiği hediyeme baktım.

Bu kolye ondan bana kalan tek şeydi.Hızlıca koparıp komutana çevirdim.Komutan hala anlam veremeyerek bana bakıyordu.

"Al"dedim zar zor.Ardından hala gözlerime baktığında derin bir nefes alıp devam ettim."Bu kolye bana babamdan kalan tek şey"dediğimde kabullenmez bir şekilde başını iki yana salladı.

"Kıvırcık"dediğinde elini açıp kolyemi avucuna tutsturdum.Bir bana bir de avucundaki kolyeye baktı.

"Komutan"dedim sert bir ifadeyle."Bu kolyeyi bana geri getireceksin"dediğimde ses tonum emir verir gibi çıkmıştı.

"O görevden dönüceksin ve bana bu kolyeyi kendi ellerinle vericeksin"İfadem gayet netti.Komutan ise bir bana bir de elinde tuttuğu kolyeme bakıyordu.

"Yapma kıvırcık ya getiremezsem"dediğinde işaret parmağımı havaya kaldırdım.

"Sus komutan"diyerek son bir kez gözlerine baktım ve yanından uzaklaştım.Belki de benim için en zor vedalardan biriydi.Komutanı ne kadar tanıyorum bilmem ama emin olduğum tek şey o kolyeyi getireceğidir.

Gönlüm Sana YakınWhere stories live. Discover now