12.BÖLÜM~YÜZLEŞME

142 53 74
                                    


Helloğğ

Nasılsınız

Yeni bölüme uçuyoruzz

Oy sınırı:10
Okunma sınırı:20

Hepinize iyi okumalar ⭐

🎵 Aynur Aydın- Günah sevap (dinleyinnn)

"Kullanmadıktan sonra
Göğsümüzü dolduran hisler ve
Kafamızda kımıldayan
Düşünceler neye yarardı?"

~Sabahattin Ali

🪄⭐🪄⭐🪄⭐🪄⭐🪄⭐

6 yaşındayken kardeşim doğmuştu ve bütün ilgi onun üzerindeydi. İlgi bana dönsün çok istiyordum fakat elimden bir şey gelmiyordu. Bende çocuktum sonuçta.

Bir gün gelen tüm misafirler kardeşime hediye alınca çok sinirlenmiştim. Bende abla olmuştum ,niye bana kimse hediye almıyordu? Ailemi korkutmak için karşı komşumuzun bahçesindeki uzun portakal ağacına tırmanmaya karar vermiştim. Oradan beni bulamazlardı. Belki biraz olsun korkarlardı. Ağaca minik adımlarımla çıktım ve uzaktaki bir dala oturdum. Ağacın dalları pek sağlam değildi ama annem ve babam beni hemen bulur diye ümit ediyordum.

"Ne yapıyorsun sen burada? Kimsin sen?"

Duyduğum sesle ağacın etrafına baktım. Benden sadece bir üstteki dalda duran hafif dalgalı kumral saçlı, ela gözlü, bir erkek çocuğu gördüm. Benden biraz iriydi ama yaşıt gibi gözüküyorduk. Kahvelerimle onu inceledikten sonra cevap verdim.

"Ailem beni bulsun diye oyun oynuyordum, asıl sen ne yapıyorsun?" Diye sordum tiz bir sesle.

"Portakallar çok güzel görünüyordu almak istedim ama daha çiçek açmamışlar" dedi ve bir tane portakal çiçeğini kopardı. Yapraklarını sayacak zannediyordum. Ama o portakal çiçeğini aldı ve aşağı dala -benim olduğum dala- atladı. Dal sallanmıştı ve az kalsın düşecektim. Sinirlenmiştim.

"Ne yapıyorsun sen ya!" Diye bağırdım. Çocuk olduğum için bağırmam bile kısık sesle çıkmıştı. Elindeki portakal çiçeğini döndürdü bir süre, yapraklarını inceledi. Kokladı. Sonra elini uzun açık kahve saçlarıma götürdü ve saçlarımı kulağımın arkasına attı. Çiçeği aldı ve kulağımla saçım arasına sıkıştırdı.

Saçıma portakal çiçeği takmıştı...

Uzun süre ne yaptığını sorgular bir şekilde ona baktım

Ups! Tento obrázek porušuje naše pokyny k obsahu. Před publikováním ho, prosím, buď odstraň, nebo nahraď jiným.

Uzun süre ne yaptığını sorgular bir şekilde ona baktım. Uzun süre bakamadım aslında. Taktıktan sonra dal çıtırdadı ve kısa bir süre sonra kırıldı. İkimiz de kırılan dalla birlikte yere düştük. Onun sırtı yere değiyordu. Benim başım ise tam kalbine denk geliyordu. Kalp atışlarını duyabiliyordum. Hızlanmıştı. Ellerimi yere koydum ve üstünden kalkmaya çalıştım. Ama boyum kısaydı ve kalkamıyordum. Benim kalkamadığımı gördüğünde doğruldu. Beni kol altımdan tuttu ve kaldırdı. Sonunda ayaklarımın üzerinde durabilmiştim. Dizlerim, kollarım hep yara bere olmuştu. Canım acıyordu ama aldırmamaya çalışıyordum.

Ağlayan ParkKde žijí příběhy. Začni objevovat