Sekiz

78 17 5
                                    

Selamm cinimlarrr hoş geldiniz sefa getirdinizz. Artık olaylar başlıyor yavaştan. Sanırım karakter özelliklerine alıştık, senaryo başlasın o zamannn♡

Çok şaşırmayın he:) iyi okumalar. Bol bol oy ve yorum atalım lütfen

|8.Bölüm|•İyiyim•

Arabası gri boyalı müstakil ve muhtemelen iki katlı bir evin önünde durduğunda inceledim binayı uzunca. Buradaki evlere kıyasla bir tık daha modern ve yeni yapılmış gibiydi.

Onlar arabadan inince düşüncelerimden çıkıp ben de indim ve kapıyı yavaşça kapattım. Taehyung onun önüne geçmemi bekleyip ardımdan yürütmüştü diğerleriyle birlikte.

Kapının önüne geldiğimizde anahtarı ile kırmızı kapıyı açtı ve içeri itti, eve ilk ben girdim böylece. Burada edindiğim alışkanlığı uygulayıp ayakkabılarımı çıkardım. Eski evimde bunu yapmasam da burada durumlar farklıydı.

Bizim evden daha uzun koridordan yürüyüp Taehyung'un omzumdan tutup yönlendirmesi ile sağa döndüm ve geniş salona vardım. Ferahtı, az ve güzel eşyalardan oluşuyordu.

"Evin çok güzelmiş."

Bana bakıp güldü hafifçe. Sadeliğinden bahsettiğimi anlamış gibiydi.
Üçlü koltuğa oturup diğerlerinin yerleşmesini bekledim. Taehyung amerikan tipi ada mutfağa ilerlerken arkasından baktım.

Dolaptan birkaç tabak çıkardı. Ardından çatalları.
Diğerlerine göz ucuyla bakındım ve rahatça oturduklarını gördüm. Yardım etmem gerektiğini düşünerek ayaklandım.

Küçük adımlar ile ona yaklaştığımda Taehyung'un bakışları bana döndü ve hafifçe kaşlarını çattı.

"Ne oldu neden kalktın?"

"Yardım edeceğim." Dediğimde sert çehresi yumuşadı sanki. Yüzünde küçük tebessüm belirdi. Saniyelikti. Uzun bir nefes verdi.

"Gel bakalım."

Utangaç bir şekilde yanına yaklaşıp tabakları aldım ve masaya koydum. O ise dolaptan birkaç çeşit atıştırmalık çıkardı. Büyük kaselere cipsleri döküp paketleri çöpe salladım. Sanki ev benimmiş gibi rahatça tatlıları da tabaklara paylaştırdım.

Bu sırada diğerleri tarafından izlenmekten bir haberdim. Taehyung'a tepsi sormak için döndüğümde ada mutfağa kalçasını yaslamış kollarını göğsünde kavuşturarak beni izlediğini fark ettim.

Bir anda kan hücum etti yanaklarıma.
O ise hafifçe tebessüm ediyordu.

"Şey.. neden öyle bakıyorsun bana?"

"Nasıl bakıyorum?"

Yanıma ilişti usulca. Yavaş adımlarla üstüme üstüme gelirken ses soluk kesildi sanki evde. O ise iyice yaklaştı bedenime. Bir adım geriye geldim. Burunlarımız arasında kısa bir mesafe vardı, eğilmişti hafifçe.

"Böyle.." Diye fısıldadım.

Benim geriye gitmemle bir adım üstüme gelirken gözlerimi sıkıca kapattım, beni öpecek kadar yaklaştığı için.
Fakat geri çekildiğini hissedince gözlerimi gerisin geri açmıştım.

"Tepsi burada."

"Ah.. doğru tepsi!"

Deyip hemen elinden aldım siyah tepsiyi. Gözümün önündeki şeyi göremeyecek kadar kör olmuştum. Kalbim deli gibi atıyordu. Çıkacaktı sanki. Amacı neydi bunun?

Protector▪︎taekookTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang