13

21 3 18
                                    

20 Aralık 1976

  Balo günü! Lupin ile klasik müzik eşliğinde dans ederken White'ın kafasından aşağı boyanın döküldüğünü hayal edebiliyordum.

Sirius ile teslim etmemiz gereken ve hiç başlamadığımız uzunca bir sihir tarihi ödevimiz olduğu için sabah erkenden olan dersleri ekip kütüphaneye gittik.

  1 saat kadar sonra artık sıkılmış ve sinirli bir şekilde patladı Sirius.

  "Offff! Keşke hep köpek olarak kalsam! Hiçbir derdin yok! Bütün gün kuyruk salla!" dedi.

  "Mısırlılar kedilere taparmış Pati." dedim egolu sesimle.

  "Bok böceklerine de tapıyorlardı." dedi Sirius ve ofladı.

  "Evet, animagusun bok böceği olmadığında şaşırmıştım doğrusu." dedim ve güldüm.

"Belki White'ın ki öyledir." ded Sirius ve beraber sesli bir şekilde gülmeye başladık. Az kalsın kütüphaneden atılacaktık. Hogwarts'a 2 Gryffindorlu Black fazlaydı. Fazla mükemmellik oluyordu.

  Kalanını hızlı hızlı yazmaya devam ettik, ve ödevi gün içinde zamanında teslim edebildik.

Derslerden sonra Marlene ve Mary. Lily ile baloya hazırlanmamıza yardım ettiler. Lily parti görevlisi olduğu için James ile erkenden gitti. Elbisemi giymiş saçımı da hafif dalgalarla açık bırakmıştım.

  Merdivenlerden iniyordum, Remus şöminenin başında beni bekliyordu, çok şık olmuştu.

  "Hey Lupin" diye seslendim arkasını dönüp bana uzunca baktı. "Bu kadar uzun bakma Lupin, dengeni kaybedeceksin." dedim ve koluna girdim. İkimizde güldük. Yürümeye başladık.

  "Çok güzel görünüyorsun.. yani her zaman öyle görünüyorsun.... bugün elbisen hoş... ve" heyecanlı ve hızlı bir şekilde konuşuyordu Remus.

  "Anladım Aylak, çabaya gerek yok. Sende çok iyi görünüyorsun." dedim ve ona sırıttım. Remus kızarmıştı.

  İçeri girdik, herkes oradaydı. Sirius'da çoktan gitmişti. Peter Ravenclaw'dan Desdemona Lewis'i çağırmıştı sohbet ediyorlardı. Lily ise James ile dans ediyordu. Sirius yalnızdı.

  Yanına gittik ve Sirius bana bakıp ıslık çaldı. "Eşin yok mu Orion." dedim ve ona güldüm. Bana dirsek attı, "Bu gece White'ın ağlayan yüzünü kendime eş edineceğim." dedi.

  "Görelim seni Pati." dedi Remus.

  "Kardeşime sahip çık Aylak! Bugün biraz güzel görünüyor." dedi Sirius.

  "Biraz mı!" dedim ve saçlarımı ona doğru savurdum. Sirus ofladı.

  "Emrin olur Pati." dedi Remus ve bana göz kırptı.

  "Ben gidip şuradaki çıtırlarla sohbeyt edeceğim, nasıl oluyor da Kılkuyruk bile birilerini getiriyor anlamıyorum." dedi Sirius ve homurdanarak gitti. Remus ile arkasından kıkırdamaya başladık.

  "Bu gece düşündüğümden daha eğlenceli geçecek." dedi Remus.

  "Kesinlikle." dedim ve kenardan ona bir içecek uzatıp kendime de aldım.

  Beraber salonun her yerini gören girişe yakın bir yere sandalye çekip oturduk. Birkaç dakika sonra White içeri girdi. "Regulus yanında yok." dedi Remus.

  "Yalnız gelmesi daha da iyi." dedim.

  "Anlaşılan bu partide yalnız olan tek kişi Sirius değil." dedi Remus ve gülmeye başladık.

The Noble and Most AncientHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin