24 Aralık 1976
Sabah uyandım, sadece iksire inanmanın saçma bir yanılması olarak düşündüğüm bir şekilde kendimi şanslı hissediyordum.
Kahvaltıya herkesden sonra indim, masada bizimkiler bana doğru bakıyordu ve hepsinin yüzü gülüyordu. Sirius'un elinde ise Black logosu ile mühürlenmiş ve çoktan okunmuş bir mektup vardı.
Mektubu elinden çekiştirip aldım.
"Sevgili Polaris;
Bu noel kardeşlerin ve sen ne yazık ki evde olamayacaksınız. Babanın bazı önemli işleri dolayısıyla Fransa'da olacağız. Louis Malfoy ise geçen hafta yaşadığı bir kaza sonucu yaralanmış. Nişanı ertelememizi istedi. Bu durumda da yazın istediğin şekilde yapabiliriz.
Mutlu bir noel geçirmen dileği ile....Walburga Black."
Mektubu okuduktan sonra gözlerimde oluşmuş mutluluk gözyaşlarını hissedebiliyordum. Kafamı kaldırdım ve Sirius sevinçli bir şekilde bağırmaya başladı "MALFOY'DAN KURTULDUN POLE" dedi ve üzerime atlayarak bana sarıldı. Bende ona sıkıca sarıldım, herkes gülüşüyordu.
James bir ıslık çaldı ve kadeh kaldırdı "Malfoy'dan kurtulduğumuza göre....... Bayan Lupin'e." dedi. Remus pembe yanakları ve gülümseyen gözleri ile bana bakıyordu James de Remus'a sırıtıyordu. Sirius bile bir bardak aldı ve kadeh kaldırdı hepsi aynı anda aynı şeyi söyledi.
Gözlerimden yaşların aktığını hissedebiliyordum, koşarak Remus'a sarıldım.
"İhtiyacın olan şansın içinde olduğunu biliyordum, Bayan Lupin." dedi kulağıma fısıldayarak.
"Benim şansım sendin Bay Lupin." dedim ona.
"Bu noel hiçbirimiz eve gitmiyoruz, Sirius mektubu okuduğu an patronuslar ile haber yolladık." dedi Mary.
"Bütün Gryffindor kulesi bize kalacak." dedi Peter.
Karşı masada oturan Regulus'a baktım. White sanırım eve dönecekti, bu yüzden yalnız oturuyordu. O da haberi almış olacaktı ki, kahvaltısını bitirip çıktı.
25 Aralık 1976
Uyandığımda yatakhane boştu, kızlar uyanmıştı. Yerimde doğrulup etrafa bakındıktan sonra tekrar başımı yastığa koydum. Bugün tüm ailem ve Malfoylar ile uyanmamış olmanın verdiği his ile kendi kendime güldüm.
Hazırlandım ve ortak salona indim. Herkes oturmuş hediye açıyordu. "Günaydın! Neden beni de uyandırmadınız?" dedim.
"Yorgundun, dinlenmenin iyi geleceğini düşündüm." dedi Lily.
Herkes bana bakıyordu ve onlara ne oldu anlamında kafa salladım, Sirius konuşmaya başladı.
"Şey, Malfoy'dan gelmiş." dedi ve elindeki kutuyu uzattı.
Herkes açmamı bekliyordu, açtığımda içinden bir not ve büyük gösterişli bir yüzük vardı.
"Bu yüzüğü benim için saklamanı istiyorum, seni bu noel hayal kırıklığına uğrattığım için özür dilerim. En içten dileklerimle, mutlu noeller."
Louis Malfoy
Okumayı bitirdiğimde not ve yüzüğü çöpe attım. "Onu takmayacağıma göre, zevki de berbatmış." dedim ve güldüm. Sirius gülümseyerek kafasını salladı.
Hepimiz ateşin başında sohbet ettik. Herkesin keyfi yerindeydi. Tabikide bir sorundan kurtulmuş olmam hala özgür olduğum anlamına gelmiyordu.
2 Ocak 1977
VOUS LISEZ
The Noble and Most Ancient
FanfictionSirius Black'in ikiz kız kardeşi Polaris Walburga Black, ailelerinin varisleri sanılan oysa ki gerçek kan haini olan üç kardeş.