16

20 2 15
                                    

4 Ocak 1977

  2 gündür Elenor hakkında düşünüyordum. Çünkü onu gerçekten yanlış anlamıştık, daha büyük bir sorunu vardı. O gün yaptığımızdan dolayı da suçlu hissediyorduk. Ortak salonda koltuğa oturmuş tavana bakarken bunu düşünüyordum Sirius yanıma geldi o da bu halimi görmüştü ve benden farksızdı.

  "Elenor, değil mi?"

  "Evet."  diye yanıtladım Sirius kalktı ve birkaç dakika sonra harita ile geldi. "Onunla konuşmalıyız." dedi. "Şuan bizi görmek yerine ölmeyi tercih ettiğine eminim." dedim ve devam ettim.

  "Kızı zorla ölüm yiyen yapmaya çalışıyorlar demekki, anlaşılan Whiteların da Blacklerden bir farkı yokmuş."

  "Eğer evde olsak kütüphanede ailesiyle alakalı bir şeyler bulabilirdik." dedi Sirius.

  "O eve bir daha asla aynı şekilde gideceğimizi sanmıyorum Pati." dedim

  "Ne demek oluyor bu?" diye sordu Sirius, haritayı bırakıp bana odaklandı.

  "Kaçalım demek oluyor aptal, zaten düşünüyorduk. Eğer yaz tatilinde orada olursak zaten nişanlanacağım. Doğum günümüzde oraya son gidişimizdi muhtemelen."

  "Bunu ne kadar çok istediğimi sende biliyorsun, ama nereye gideceğiz ki? Bizi her yerde bulurlar." dedi Sirius, haklıydı. Gidecek bir yerimiz yoktu. Sustum ve haritayı tekrar elime aldım.

  "White ile konuşmayı deneyeceğim, bilirsin. Kız kıza. Belki bu bir başlangıç olur." dedim ve yerimden kalktım.

  Öğle vaktiydi, herkes büyük salondaydı ama o bahçedeydi. Etrafta kimsenin olmaması daha da iyiydi.

  Bahçede 2 gün önce kavga ettiğimiz koridora açılan kısımda gitar çalıyordu. Arkasından gidip bir süre dinlemeye başladım. Gerçekten de güzel çalıyordu. Sonra bıraktı bir sihirle elindeki siyah gitarı küçültüp boynundaki zincire astı.

  "Yeteneklisin White." dedim ve yanına oturdum.

  "Git başımdan Black." dedi ve yerinden kalkacak gibi olurken sitemli bir şekilde söyledim.

  "Buraya seninle konuşmaya geldim."

  Biraz düşünceli görünüyordu, derince iç çektikten sonra yanıma geri oturdu ve dinlemeye başladı.

  "2 gün önce olanlar.... yani. Senin de onlar gibi olduğunu düşündük. Başından beri, sanırım sadece bu." dedim.

"Sadece bu olduğunu düşünmüyorum." dedi Elenor, ona meraklı gözlerle baktım ve devam etti.

"Regulus? Onunla yakın olmam da sizin için baya bir sorun." dedi.

"Onunla yakın olman değil, onun senle yakın olabileceği bir sorundu." dedim, kız anlamamış gibi görünüyordu devam ettim.

"Seninde onlar gibi olduğunu düşündüğümüz için Reg'i de öyle birine dönüştürebileceğini düşündük.... yani belki bilirsin, safkan takıntılı falan. Tanımıyoruz seni."

"Ama Regulus'u tanıyorsun. Neden onun böyle birine dönüşebileceğini düşündün?" dedi Elenor.

"Bana karşı hiç bağırdığını görmemiştim. Tartıştığımızda onda bir şeylerin değiştiğini sandım, belki de değişti. O gün..... evet sizi dinledim. Hakkımda anlattıkları iğrençti, benim ufak Reg'im böyle düşünmez." dedim.

Gözlerim dolmuştu kafamı çevirdim, Elenor'da farketmiş olacaktı ki bir şey demedi birkaç dakika sonra sessizliği bozdu.

"Beni tanımadığını söyledin. Fakat önyargılı davrandın, bilmeden. Bende sizin nasıl insanlar olduğunuzu bilmiyordum, hala da bilmiyorum."

The Noble and Most AncientWhere stories live. Discover now