'Seni Kaybetmekten Korkuyorum Kristen '

11.7K 643 37
                                    

Gittikçe bana yaklaşıyordu. Derin nefesim boğazımda birikmişti. Gözler oldukça tanıdık geliyordu.Ama bundan emin olamazdım.Belkide yaşadığım son anı olacaktı bu. Elimden destek alarak ayağa kalkmaya çalıştım.Ama malesef,tekrar yerdeydim. Kafamı yerden kaldırdığımda üzerime yaklaşan bir siyah kurt değil insandı. Kafamı cesaret edipte kim olduğuna bakmak için kaldıramadım. Ama duyduğum ses tonuyla birlikte sakat ayağımın ağrısı uçmuştu;

'Kristen?'

O lanet olsun! Bu? Bu? Olamaz değil mi? Tanrım ! Bu Brian'dı. Ve tuzağına çok kötü düşmüştüm. Kafamı kaldırdığımda,çıplak bedeni karşısında kaskatı kesilmiştim.Derin yara izleri beni etkilemişti. Ayağa kalkmaya çalışmıştım ama tekrar yere yapışmıştım. Gülerek bana yaklaştı ve elini kolumda bütünleştirdi. Etrafa sıralanan kurtlara gözlerimi dikmiş izliyordum.Bu muhteşemdi !

'Yardım edeyim Kristen,iyi görünmüyorsun?' dedi gülerek.

Ben ise yalancı bir gülümsemeyle gözlerimi üzerine diktim.O gözlerine kaçırmak yerine,gözlerime meydan okurcasına bakıyordu.Derin ve bir o kadarda keskin olan gözlerine karşı koyamıyordum.Ve savaşı kaybettim.

'Sadece' dedim ve derin nefes alarak devam ettim.

'Sadece tüm herşeyi gözlerimle görmek istedim.' dedim.

Brian ise gözlerine bana dikerek sessizce bir lanet okudu.

'Peki' dedi.

'Ben değilde' kurtları göstererek devam etti.

'Ben değilde onlardan biri seni karşılasaydı,ne yapacaktın?' dedi.

Ben ise suçlu iç güdüsüyle,alt dudağımı ısırmıştım. Gözlerimde mahçupluğumu gizleyerek tekrar ona baktığımda ise derin nefes alarak;

'Bunu birdaha yapma Kristen' dedi.

'Neyi yapmıyım Brian?' dedim sessiz bir şekilde.

O ise gülerek;

'Dudağını birdaha ısırma Kristen.' dedi.

O Tanrım! Buda nedir böyle? O sinirle ayağa kalkmak istemiştim ki 'Sakat ayak' diye bir gerçekle baş başaydım.

Hiç anlamadan bulunduğum yerden yükselmeye başlamıştım.Evet ! Brian şefkatli kollarındaydım. Nede şefkatli kollar öyle? Brian olduğu yerden durarak sürüsüne baktı ve;

'Bu Kristen,sizin bir diğer göreviniz bu kaçkın bayanıda korumak.' dedi.

Kurtta olsalar kahkahalarını duyabilmiştim sanki.Bu oldukça rencide edici bir davranıştı.

Brian tekrar derin nefes aldı ve;

'Kokusunu iyi tanıyın.' dedi.

Ben ise derin mavi gözlerimi büyükçe açmıştım.Nede olsa nasıl koktuğumu bilmiyordum.Akıllarında kötü kalmak istemezdim. Brian düşüncelerimi okurcasına gözlerime bakarak;

'Oldukça güzel kokuyorsun Kristen,sana yakın olmamın bir nedenide bu.' dedi.

Bu bir itiraftı ama diğer nedenleride öğrenmek istiyordum.Bu kadar çekici olduğumu bilmiyordum.Kafam iki yana sallayarak bu aptal düşünceden uyandım.Brian'a egoist derken,kendimide bulaştımıştım bu kavramı.

Havada yolculuk etmek çok iyiydi.Ama bir kurtun kucağındaydınız ve güzel olduğu kadar tehlikeliydide. Neyseki büyükbabamın evi görünmüştü. Ama bir terslik vardı. Brian'ın ayakları bizim eve değilde,kendi evine doğru yönelmişti. Ayaklarımı hızlıca sallayarak;

'Nereye gidiyorsun Brian?' dedim.

O ise özenle dizilmiş dişlerini gösterek;

'Seni kaçırıyorum,sadece bu gecelik bendesin yoksa çekilmez olurdun.'dedi.

MühürWhere stories live. Discover now