Burada Neler Oluyor?

7.3K 448 3
                                    

Gözlerinde ki isteği görebiliyordum. Her dokunuşun da bedenimde ki hazı hissediyordum.
...
Brian'ın kulübesinin kapısının açılmasıyla irkilmiştik. Brian benden uzaklaşmak yerine bedenimi koluyla esir almıştı. Korkuyordu. Ama neyden?

Gözlerim kulübesinin kapısıyla birleştiğinde Brian'ın abisi Tom karşımdaydı. Derin bir nefes almıştım istemsizce. Peki beni rahatsız eden şey neydi? Derin nefes almama neden olan şey?

Brian yüzünü bana dönerek, omzumdaki elini elimle bütünleştirdi ve;
'Hadi sıcak bir kahve içelim. ' dedi.

Ben ise gülümseyerek 'Peki' dercesine kafa salladım. Brian elinde olan elini daha da sıkarak bana gülümsedi. Bu beni güldürmüştü.

Kulübenin kapısına gelmiştik. Tom'un yüzündenki gerginlik beni şüphelendirmişti. Neler oluyordu böyle?

Brian yüzüne bana doğru dönerek yüzüne i tebessüm yerleştirdi ama sahte oldukları benim odamdan belli olurdu.
Tom'un sesiyle irkildim;
'Kristen bizi biraz yalnız bırakır mısın? ' dedi.

Brian' a tekrar döndüğümde, yüzünde ki çaresizlik büyümüştü. Fazla üstelemeyecektim. Brian bunu istiyordu. Tek kelime etmeden, ıslak tahta kokusu ile karşı karşıya kaldım. Şöminenin karşısına doğru ilerledim.

Etrafa yaydığı kuru odun kokusu azda olsa huzur vermişti. Ama kısa sürdü. Brian odadan içeriye girdiğinde keskin çene kasları seyiriyordu. Onu bu kadar kızdıran şey neydi?

Kısa bir süre sonra aynı yüz ifadesiyle Tom içeriye girdi. Evet birbirlerine benzemiyordular ama hareketleri aralarında bir bağ olduğunu belli ediyordu. Bu istemsizce tebessüm etmeme neden olmuştu. Ama Brian'ın gözüm gidince kısa sürmüştü.

Yüzünde ki gerginlik beni de germişti. Yerimden biraz oynarak 'Ben burdayım' oturuşu yaptım. Brian fark ederek kahveleri aldı ve yanıma geldi.

Bir yudum aldıktan sonra önünde ki nostalji izi taşıyan masaya fincanını koydu. Tom'a baktığımda ise fincanı öyle sıkıyordu ki biran fincanın kırılacağını sandım. Lanet olsun! Burada neler oluyor?

Elimde ki fincanı masaya hızlı bir şekilde çarparak bıraktım. Biran gözler üzerimde buluştu. Biraz elim ayağıma dolaşsada kendime gelmiştim. Ayağa kalkarak karşılarına geçtim. Gözlerimi kocaman açarak;
'Burada neler oluyor? ' dedim.

Ciddiyetimi anlamış şekilde birbirleriyle göz teması kuruyordular. Brian ellerini hafif belirmiş sakallarının arasında gezdirdi. Tom ise ellerini önünde birleştirdi.

Brian kekeleyerek;
' Sakin olmanı istiyorum. ' dedi.

O kadar sinirli olduğumu sanmıyordum. Bu söyleyeceği şey hakkındaydı. Peki ne söyleyecekti?
Sakin olmamı gerektiren şey neydi?

MühürOù les histoires vivent. Découvrez maintenant