8

2.1K 249 125
                                    

• NOTU ES GEÇMEDEN OKUYUN LÜTFEN •

Arkadaşlar rahatsızlık duyduğum bir husus hakkında sizlerle konuşmak istiyorum. Lafı dolandırmayacağım; çok küfür sarfediyorsunuz karakterler için, özellikle Sehun için, bundan hiç hoşnut değilim. Tamam oluşturulan karakterler çok laf atılası olabilir ama adabına göre yapın siz de lütfen, öyle ana avrat dümdüz gitmeyle olmaz bu işler. Ha olursa da burada değil lütfen. Eleştirmeyin, kötü söz söylemeyin demiyorum, yapacaksınız tabi, (kötü sözden kastım aptal vs. gibi şeyler) ama laflarınıza biraz dikkat edin lütfen. Yorumlarınızı okurken cidden rahatsız oluyorum. Küfür etmeyin. Bakın birgün içerisinde iki bölüm yolladım. Hadi benim hatırımı kırmayın ve karakterler için küfürlü yorumlarda bulunmayı bırakın. Anlaştık ? *-*

••


"Sohi odasında," dedi Jase, güven vermeye çalışıyor gibiydi. "Güvende. Ama... Liderleri burada, Alfa. Onunla sen görüşmelisin."

Luhan sonrasında aptal bir planın aptalca detaylarını dinlemek zorunda kaldı ama aslında hiçbir şey duymadı çünkü aptal kalbinin aptal sesinden başka hiçbir şeyi zaten duymuyordu.

***

Odasına çıkıp da bastırıcılara ulaşmadan önce sıyırmış olduğu ceketin cebinden düşen bir kağıt parçası için bu kadar minnettar hissedebileceğini, Luhan asla düşünmezdi. Ama bir an sonra telefona sarılmıştı işte, her çalışta aramayı sonlandırmak isteyip kendine engel oluyordu.

Bu kesinlikle kötü bir fikirdi ama her an kaybedecek gibi hissettiği bilinci de öyleydi, yani bunu yapmak zorundaydı.

Telefon açıldığında beklemedi bile. "Aiden?" diye atladı ve zihnini ona daha önce adıyla mı, yoksa Alfa olarak mı seslendiğini hatırlamak için yordu ama kafasında hiçbir şey çağrışmadı. "Benim, Luhan," dudağını kemirdi. "Sana ihtiyacım var."

Ve evet, biraz önce kızgınlığı tetiklenmiş bir omega, bunu lider bir Alfa'ya söylediğinde kulağa tam olarak böyle geliyordu.

"Luhan?" diye tekrarladı Aiden. "Neler oluyor?"

"Alfa sesi..." dedi bu açıklamaya yetermiş gibi. "Beni... Tetikledi ve... Kendimi iyi hissetmiyorum."

"Kızgınlığa gireceğini söyleme bana," dedi Aiden. "Lanet olsun, Luhan, şehriniz alfa kaynıyor."

Ve asıl buna lanet olsun, çünkü Aiden gerçekten şu haldeki bir omegaya çevresinde kaç tane alfa olduğunu hatırlatmak zorunda mıydı? "N-nasıl yani?"

"Senin Alfa'nın düşmanı çok," diye açıkladı. "Bunu duyduktan sonra, onu rahat bırakmayacaklardır."

Luhan göz kapakları üstünde ağırlık ve şakaklarında pis bir acı hissetti. "Sohi güvende," dedi istemsizce. "Her şey yolunda. Bana neler oluyor?"

"Vücudun daha fazla saklayamıyor, Luhan. Etrafında bu kadar Alfa olmasa yapabilirdin ama şimdi..."

"Ne yapacağım peki?"

"Bir Alfa bulup mühürlenmek dışında mı?"
Luhan fikirle yüzünü ekşitti.

Aiden iç çekti. "Bastırıcıları kullan... Ve... Kokunu kuzenine yaymaya çalış."

"Sohi'ye mi? Neden?"

"Çünkü kokun her zamankinden daha yoğun olacak ve hedefi şaşırtman gerek. Sohi kendini koruyabilir ama sen..."

"Ne diyorsun sen ya?" diye çıkıştı Luhan. "Kuzenimi onların önüne mi atayım yani? Hasta herif!"

"Luhan, beni dinle-"

Far as fate, close as galaxyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin