Bölüm 35

5.3K 281 40
                                    

Burada ne sik yapıyordum ki ben? Niye asistanımı gözetliyordum? Kiminle ne yaptığından bana neydi? 'İşini aksattığı için gözetliyorum' dedi içimden bir ses. 'Aynen öyle' diye onayladım.

Leon ifadesiz yüzüyle ona bakıyordu. Rayan elini yeniden tuttu ve dudaklarına götürdü.

-"Lütfen beni kabul et, habibi"

-"Bay Rosswald?" Arkamdan gelen bir sesle yerime çivilendim. Yavaşça döndüm. Yönetmenlerden biriydi. "Bir şey mi istemiştiniz efendim?"

-"Hayır. Ben şey... Şeyi şey ediyordum. Şey olmuşta. Şeye bakarken..." Yönetmen tuhaf tuhaf yüzüme baktı. "Neyse boş verin" diyerek odama döndüm.

Masamda,ellerimi çenemin altında birleştirmiş otururken, ayağımı kontrolsüzce sallıyordum. Konuşmanın devamını merak ediyordum. Ama yönetmen beni ensesinden tutulan kedi gibi yakalamıştı. Niye bu kadar merak ediyordum ki? Bana neydi ki bundan? O kiminle istiyorsa olurdu. 'Hem belki o da Rayan' dan hoşlanıyordur' dedim kendi kendime. Sonra bu bende tuhaf bir his uyandırdı. Önemsemeyerek önümdeki dosyalara döndüm. İncelemelerimi yaptım. İmzalamam gerekenleri imzaladım. Leon yanıma dönmedi. İşlerimi hızlıca bitirip kendimi şirketin dışına attım.

Arabaya binip uzaklaştım. Boş boş sokaklarda dolandım. En son kendimi Elbe Nehri' nin kenarında buldum. Ellerim ceplerimde, arabanın kaputuna yaslanmış, suların üzerine düşen ışıkların kıpırtısını izliyordum.

-"Leon bile biriyle birlikte. Ya sen Gervase?" dedim kendi kendime. Tek başıma değildim, evet. Çevremde bir sürü insan vardı. Hemen hemen hepsiyle canım istedikçe de düşüp kalkıyordum. Ama kalbim yapayalnızdı. Öyle kalabalıktı ki yalnızlığım... Ben o kalabalığın içinde kendimi kaybediyordum. Sürüklendiğim bu girdabın içinde çırpınamadan ölüyordum.

Kime güvenip kime güvenemeyeceğimi bilmiyordum. Ama bu şekilde daha fazla devam edemezdim. Birilerine ihtiyacım vardı. Gerçekten beni ben olduğum için sevecek birilerine. Paramın ve sağladıklarımın peşinde koşmayacak birilerine. O anda aklıma tek bir isim geldi. Arabaya bindim. Bir buket orkide ve kocaman bir kutu çikolata aldım. Herkes çikolata severdi sonuçta, değil mi?

Kapısına dayandım. Kapıyı açtığında yüzü değişti. Beni beklemediğine emindim. Mahcup bir şekilde gülümsedim.

-"Merhaba"

-"M-Merhaba" Gözlerini kırpıştırdı.

-"Girebilir miyim?"

-"Ah tabi. Bir dakika" Kapıyı kapattı. Biraz sonra gelip geri açtı. "Af edersin. Geç lütfen"

-"Uygun değilsen geçmeyeyim"

-"Hayır. Geç"

İçeri girdim. Bana eliyle 'buyur' yaptı. Elimdekileri ona uzatıp salona geçtim. Ortalık biraz dağınıktı. Üzerinde bir Robdöşambr vardı. Saat henüz erkendi. Neden böyle giyindiğine mana verememiştim.

-"Neden geldin?" diyerek elindekileri sehpaya bıraktı.

-"Konuşmak için"

-"Benim gibi biriyle ne konuşacaksın ki?" dedi imalı bir şekilde.

-"En son söylediklerim için özür dilerim."

Yüzünü çevirip sonunda bana baktı.

-"Sen... Ciddi misin?"

-"Evet ciddiyim. Sana haksızlık ettim. Aşağıladım. Hepsini bir anlık öfkeyle yaptım. Beni affedebilecek misin?"

Şaşırmıştı. Gözlerini kırpıştırdı. Gülümsedi.

-"Açıkçası günler sonra çıkıp gelmeni hiç beklemiyordum. Beni çok şaşırttın." Sonra gelip yanıma oturdu. "Seni affedebilir miyim bilmiyorum. Çok kırgınım" Yere baktı. Elini tutup ellerim arasına aldım. Ilık tenini gerçekten seviyordum. Ona dokununca iyi hissettim.

-"Lütfen" Sesimi en nazik tonda tutmaya çalıştım.

-"Gervase, seninle sadece sekse dayalı bir ilişki peşinde olan çıkarcı insanlardan değilim ben"

-"Biliyorum. Farkındayım" Hayır bilmiyordum. Ama inanmak istiyordum.

-"O zaman ne istediğimi biliyorsun."

-"Biliyorum. Bende sevgilim olmanı istiyorum zaten."

-"Ne?" Gözlerini iri iri açtı. "Sevgilin olmamı mı istiyorsun?"

-"Evet" diyerek elini öptüm. Gülümsedi.

-"Bu bana değer verdiğini mi gösteriyor?"

-"Evet"

Kollarını hızla boynuma doladı.

-"Gervase!"


          Başını göğsüme yaslamıştı. Sarmaş dolaş oturuyorduk. Kısa saçlarıyla oynuyordum.

-"O kadar mutlu oldum ki" diye mırıldandı. "Hala inanamıyorum."

-"İnan sevgilim" Hızla başını kaldırdı.

-"Sen bana ne dedin?"

-"Ne dedim?" diyerek gülümsedim.

-"Sevgilim dedin"

-"Evet?"

Dudaklarıma kapandı. Onu kucağıma çektim. Hararetli bir şekilde öpüşmeye başladık. Onu soydurmaya giriştiğimde ellerimi tuttu.

-"Dur"

-"Neden?"

-"Bu gece olmaz"

-"Neden olmaz?"

-"Bugün çekimim vardı. Çok zorladılar beni"

-"Bundan sonra buna izin vermeyeceğim"

-"Ne? Nasıl yani?"

-"Oyunculuğu bırakmanı istiyorum"


Candy ManWhere stories live. Discover now