Okuldaki Uyuz

Kavga

"Yalanların mı beni yıpratan, yoksa sana olan aşkım mı?"

~~
Saat sabağın altısıydı ve ben bir gündür sürekli olarak Rüzgar'a ulaşmaya çalışıyordum.Ne telefonlarıma bakıyordu.Ne de eve geliyordu.Artık çok merak etmeye başlamıştım.Birde bu yetmez miş gibi hastalığım beni günden güne maffediyordu.Anıl ve Buket ise benim için cok endişelleniyor bana yardım etmeye çalışıyorlardı.Telefonu alıp yeniden Rüzgar'ı aradım.Yine açmayınca beklemekten baska bir çarem olmadığını anladım.Tam mutfağa gidip su içecekken kapı çaldı.Rüzgar olduğunu umut edip koşarak kapıyı açtım.Ama naffile gelen Anıl'dı.

"Sen miydin"dedim bitkin bir sekilde koltuğa oturarak.

"Nedemek sen miydin ayıp oluyo ama"

"Kusura bakma Anıl gerçekten kafam yerinde değil ve Rüzgar'ı çok merak ediyorum."derken başımı omuzuna koydum.Anıl da heycanlı bir şekilde

"Tamam ozaman seni bir mutlu edelim.Gelirken bizim şu yan komşumuz sana yazan şerefsiz çağrı varya..."

"Anıl bana şunun adını söyleme zaten hepsi onun yüzünden oldu"

"Her neyse işte o şerefsiz dün Rüzgar'ı sahilin ordaki Tarçın kafenin oralarda görmüş yanında biri daha varmış ama tam olarak görememiş"

"Tarçın kafe mi? Tamam ayy Anıl valla cok sagoll. Hemen üstümü değiştirip kendimi affeddirmeye gidiyim ben"

3 Gün Önce

Günün en güzel güneşiyle uyandım sabaha.O kadar büyülü bir güneşti ki o uyanır uyanmaz dün akşamı gözümde canlandırabiliyordum.

"Günaydın prenses" dedi Rüzgar ellerini saçlarımda gezdirirken.

"Günaydın aşkım"diyip yüzüme kocaman bir gülümseme yerleştirdim.Ardından "saat kaç oldu niye uyandırmadın "diyip yatakta doğruldum ve Rüzgar'ın giyinmiş olduğunu farkettim.

"Cok güzel uyuyordun uyandırmak istemedim"dedi.Ya yerim ben bu çocuğu.Ne kadarda tatlı beni düşünmüş canım ya.O konustukça içimde böyle sevgi pıtırtılları yaşıyordum.

"Yaa canım yaa"sarıldım."Ama olsun uyandırsaydın keşke.Neyse artık ben duşa giriyim sonra gideriz olur mu?"

"Olur.Beraber gireriz dicem de..."

"Rüzgarrr"dedim bacağını hafif vurup gülerek."Hem sen duş almıssın zaten baksana giyiniksin"

"He yani giyinik olmassam yaparız diyosun"sinsii gülüsler atıyordu.

"Yuh valla yuhh.Hadi ben giriyorum duşa."diyip duşa girdim ve banyodan cıkıp direk üstümü değiştirip Rüzgar'ın yanına gittim.

"Hazırsan gidelim prenses.Hem giderken sahilden gideriz iyi gelir"

"Olur valla açılırız"dedim ve beraber sahile doğru yol aldık.Sahilde giderken bu akşam ki olucak sahil partisinin afişlerini görduk.

"Yaa bu akşam parti varmış gidelim mi"dedim şirince hareketler yapıp ellerinden tuttarak.

"Yaa Arya valla hiç çekemem siz Buketlerle gidersiniz "

"Yaa"dedim alt dudağımı aşağıya gelicek şekilde bükerek.Valla nasıl şebeklikler yapmaya başladıysam artık kendim bile kendime inanamıyordum.Eskiden olsa kendimi böyle görsem döverdim heralde bune ya.

"Yok valla siz gidersiniz"

"Of çok kötüsün"diyip mızmızlandım.

"Hadi hadi yürü çok mızmızlanma"diyip elimi tuttu ve kolunu omuzuma attı.Yaklaşık 15-20 dakika kadar sahilde yürüdükten sonra eve varabildik.Bizim uykucullar tabiki her zaman ki gibi uyuyorlardı.Onları uyandırıp güzel bir kahvaltı yaptık ve kahve içmek için bahçeye çıktık. Tabiki kahve işi biz kızlara düşmüştü.Buketle birlikte kahve yapmak için mutfağa gittik.