40 ÇYSM?

4.4K 389 263
                                    

Yorumlarınızı beklerim eheehe

Ve yeni kapak nasıl :'):'):')

******

"Imgh... " Kyungsoo boynunu emen hocasının yumuşak saçlarına ellerini daldırdı ve çekiştirdi.

"J-jong-ah!" İnce beyaz deriyi dişleri arasına alıp bir iz bıraktı.

"Niye..." Beyaz boyuna bir öpücük bıraktı. "...bu... " Kafasını boynuna gömdü. "...kadar..." Vanilya kokusunu içine çekti. "...güzelsin?"

Nefes nefese geri çekildi, Kyungsoo ise diğerine şaşkınlıkla bakıyordu. Tam ağzını açıp konuşacaktı ki, Jongin tekrardan bağımlısı olduğu dudaklara saldırdı.

Kyungsoo da diğerine ayak uydurdu ve ellerini onun üstünde ki tişörte götürdü, tam kafasından çıkaracaktı ki gelen yaprak sesi dondu.

Hızlıca Jongin'i ittirdi. Ve onlara doğru gelen beyaz ışığa baktı.

"Kyungsoo!"

Fenerin beyaz ışığı sayesinde parlayan kırmızı saçları gördü.

"Kyungsooağğ!" Baekhyun önünde duran kırmızı kafayı itekledi ve koşarak Soo'ya sarıldı.

"A-aptal ş-şey! B-bizi ç-çok k-korkuttun! "Demin hocasının dudaklarının olduğu boyunda Baekhyun'un gözyaşları ile karışmış sümüklerini hissedebiliyordu.

"Aigooo... Baekkie~Benim için endişelenmiş mi?" Burnuna değen saçları öptü. Cidden Baekhyun onun için çok değerliydi,  onunla ilkokulda tanışmışlardı. Luhan ile daha sıkı fıkı olabilirdi,  fakat kimse onun minik puppysinin yerini alamazdı.

Duyduğu öksürük sesi ile geri çekildi. Bakışları sesin geldiği yere kaydığında kaşları çatık ve dudaklarını büzen bir adet Jongin ile karşılaştı.

"Herkes merak etmiştir. Kamp alanına dönelim. "
Çatık kaşları ile yürümeye başladı.

"Hey! Ufaklık, cidden korktuk." Chanyeol sırıttı ve ellerini Kyungsoo'nun saçlarına doğru götürdü.

"Hayır yoda bu sefer izin vermiyorum saçlarımı karıştırma!" Chanyeol alt dudağını sarkıttı ve ellerini çekti.

Kyungsoo ise önden yürüyen hocasına yetişmiş Baekhyun ve Chanyeol'ü geride bırakmıştı.

"Eğer çok üzüldüysen , benim saçlarımı karıştırabilirsin." Baekhyun'un zayıf yönlerinden birisi de üzgün biri görünce melek olmasıydı.

Uzun olan ise diğerinin bu teklifinin ardından kalın sesi ile kahkaha attı ve ona küçük gözleriyle sevimlice bakanın saçlarını karıştırdı.

***

Kamp yerine gelince herkes merakla başına toplanmıştı. Hepsini geçiştirip,  öğretmenlerden biraz azar yedikten sonra yine kamp ateşinin etrafında toplanmış kalabalıkta sıkıntıyla etrafa bakınıyordu.

Sehun ve Jongin hariç tüm öğretmenler çadırına gitmişti. Yirmiye yakın çocuğun hepsini idare etmek zorundalardı ve geldiklerinden beri Jongin ona bir kez bile bakmamıştı. Sanırım bu sefer oldukça kırılmıştı veya olumlu düşünmeye çalışırsak, öğrencilerle çok ilgilendiğindendi?

Onu düşüncelerinden sıyıran sesle yerinde sıçradı .

"Hadi! 'Ben hiç...' oyununu oynayalım!" Saçlarını pembeye boyatmış bir kız bağırdı.

Kyungsoo ise ilk defa adını duyduğu oyun ile merakla kaşlarını kaldırmıştı.

"O ne?"

"Evet. O ne? Açıkla bize. "

Kız herkesin ilgisini çekmeyi başarmıştı. Kıkırdadı ve oyunu anlatmaya başladı.

"Aslında bu oyun içki ile oynanıyor ama biricik öğretmenlerimiz izin vermediği için acı su içeceğiz." Yine aynı 'o ne? ' bakışlarını görmesiyle gözlerini devirdi.

"Zayıflatıyor diye anneme 3 litre aldırdım bende var. Çok ama çok acı bir yudum bile zor alıyorum. Neyse işte acı su o. Şimdi oyunu anlatıyorum. " Çok konuştuğu için kuruyan dudaklarını yaladı. (Böyle bir şey yok arkadaşlar acı su ne onu bile bilmiyorum.)

"Şimdi birisi bir şey diyor mesela 'Ben hiç öpüşmedim.' eğer sende öpüşmediysen bir şey içmiyorsun, eğer öpüştüysen içeceksin."

"Olur! "

"Wow! Sevdim bunu! "

Diğerlerinin onaylan mırıltıları ile kız koşarak çadırından bir şişe acı su getirdi.  Yemek stadının olduğu yerden plastik bardakları aldı herkese verdi.

"Şimdi ilk ben başlıyorum." Havaya baktı ve biraz düşündü. "Ben hiç sevişmedim. "

Jongin kızgınlıkla kaşlarını çattı ve kızı uyardı.

Kyungsoo ise kafasını önüne eğmiş bardağın içinde ki acı suya bakıyordu.  Sevişmişti ama şimdi eğer içerse Baekhyun ve Luhan'ın çenesinden ömrünün sonuna kadar kurtulamazdı. İçmemeye karar verdi.

Bakışlarını bardaktan çekip etrafa baktığında Jongin ve iki-üç öğrencinin bir yudum içtiğini gördü.

Jongin ona kırıldığını belli eden bakışlar attarken,  acı suyun tadıyla yüzünü buruşturdu.

"Sıra sende. " Kız , yanında duran oğlana söylendi.

Beş turun ardından Kyungsoo bir yudum bile almamış bir halde sıkıntıdan patlarken sıra Jongin'e geldi.

"Ben hiç aşık olmadım." Kyungsoo gözlerini büyüterek ona baktı. Eğer o acı suyu içerse aşık olmuştu.

Merakla diğerinin ne yapacağına bakarken, Jongin bakışlarını küçüğünün büyük gözlerine yöneltti ve onun gözlerine bakmaya devam ederken büsbüyük bir yudum aldı.

Nefesinin daraldığını hissetti sanki ağaçlar kökünden kopmuş üstüne geliyor gibi... Kalbi hiç olmadığı gibi atıyordu... Tanrım... Bu histe ne sikimdi?

"Hey! Kyung iyi misin? " Luhan endişe ile arkadaşının kolunu dürtükledi.

Küçük olan irkildi ve dünyaya geri dönüş yaptı.

"Ne? Ha? Uh.. evet."

Bakışlarını çekingen bir halde diğerine çevirdiğinde,  onun buruşmuş yüzünü gördü. Kulakları acıdan kızarmıştı. Sırf tadını merak ettiği için sıra ona gelince gerçekten yaptığı bir şeyi söylemeyi aklında tuttu.

"Kyungsoo , sıra sende. "

Ona seslenen kızla hızlıca başını salladı ve ne söyleceğini düşündü. Aklına ÇıkışYapsamSilinirMi?  kişisi gelince kıkırdadı.

"Ben hiç instagram da ÇıkışYapsamSilinirMi? adlı birini keklemedim." Ve bardaktan bir yudum aldı.

*****

Şu oyun şeyini umarım anlamışsınızdır eğer anlamadıysanız hemen sorabilirsiniz özelden veya yorum olarak ehe.

Çıkış Yapsam Silinir Mi? (KaiSoo)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin