19.Bölüm '' Saçlarına Yıldızları Taksam Ahu Gözlüm...''

8.9K 718 37
                                    

Merhaba ailem... İyi geceler... :)Hepinizi çok seviyorum, iyi ki varsınız... Yorumlarınızı benden eksik etmeyin lütfen...


19.Bölüm '' Saçlarına Yıldızları Taksam Ahu Gözlüm...''


''Aklıma Bile Gelmiyorsun Artık...

O Kadar Kalbimdesinde Ki...''

Cemal Süreya


Dizimi yere koyduğumda göz göze geldiğim o küçük kadın az sonra tamamen benim olacaktı. Allah biliyor ya hep benimdi,ben de onun. Ama şimdi tüm sevdiklerimizle bir arada dünyaya hatta belki kainata sahip olmak gibiydi Gülüm'e ait olmak,onun olmak.

Elimi uzattım tuttu.

Sıcacıktı... Yuva gibi... Anne gibi...

''Kaderim...''

Yüzünde utangaç ama benim olduğunu belli eden tebessümü yeşillerinde çalkalandı. Allah'ım her yaratılan güzeldi de bu kadar güzeli de olmazdı ki.Bu kadının her şeyi imtihanımdı. Gözleri,bakışları,dudakları ama en çok da ruhu.

''Sen benim sonsuzluğa atılmış imzamsın,yurdum,hürriyetim ama bir o kadar da esirliğim ...''

Dudaklarımda kocaman bir tebessüm belirdi.

''Her şeyim olacaksın... Hazır mısın yeşil gözlü ahu?''

Tebessümü yüzünde yayıldı.

O güldü güller açıldı kalbimin en çorak topraklarında...

O güldü ben yeniden doğdum annemden belki milyonuncu kez...

O güldü ben aşık oldum,adam oldum...

''Ben seni kalu beladan beri belki çok daha öncesinden beri bekliyorum Demir...''

Deselerdi ki bir yeşil gözlü ahu senin aklını alacak. Gülerdim. Hatta o lafı söyleyeni bir güzel tekmelerdim. Ama şimdi o ahunun tek bir anlık hüzünlü bakışıyla cehennem ateşlerinde yanıyor,tek bir tebessümüyle de cennetime kavuşuyordum. Selma sultanın yanına giden afet-i devrana bakakaldım.

''Pamuğum, başlayacak mıyız yoksa gözlerinle mi yiyeceksin kızı?''

Selma sultanımın çemkiriğinden sonra ahu gözlüme yandan bir bakış attım. Yanakları al al oldu ya içim titredi. Kıyamadıklarınız olurdu hayatta... Ne yaparsa yapsın sizde kredisi sonsuz olanlar. Hadi beni kır hep kır dedikleriniz. Sen kır ben yine toplanayım,çarpılayım ve yine sen olayım.

''Bakmasana oğluşum şu kıza ağzından salyalar akıta akıta...''

Hay bin kunduz. Etme be Selma sultanım. İnsan yaratılma sebebine nasıl öylesine bir şeye bakar gibi bakardı ki. Ben o var diye olanlardandım. Ben o yok olursa varlığı anlamını yitirecek garip bir Allah'ın kulu,bir kara oğlandım.

''Ama sultanlar sultanu baksana nasibime Allah'a şükürler olsun o kadar eşsiz ki bana,benim,onunum be sultanım. Şükürler o kadar az kalıyor ki...''

Selma sultanımın saçlarından düşen bir tutam beyazı alıp öptüm. Nasıl öpmezdim? O öpülmekten fazlasını hakediyordu. O anne olmuştu bana yıllarca ateşlenip annemi sayıkladığım tüm gecelerimde annem olmuştu. Önünde diz çöktüm.

Karaoğlu - Kabadayı Serisi (2)Where stories live. Discover now