12 • 'Benim Suçum Değildi'

136K 10.3K 3.5K
                                    

Multimedya: Starley | Call On Me

Keyifli Okumalar...


Akın Korutürk

"Ne yani?" dedim hayretle. "Tüm o koşturmaca, beni delecekler muhabbeti hastane kontrolü için miydi?"

Asi elindeki telefondan başını bana çevirip gözlerini kıstı. "Bu sana göre normal bir şey olabilir ama bana göre orası Testere filmindeki depodan farksız." Arkadaşlarının ve annesinin numarasını engellemeye çalışma işine geri döndü.

"Bu kadar korkak olduğunu düşünmemiştim."

Telefonla işini bitirip başını cama doğru çevirdi. Omuz silkip "Latrofobim* var," dedi.

Merdivenlerdeki hali gözümün önüne gelince doktor korkusunun ne denli büyük olduğunu anladım. Muhtemelen astım hastası olduğundan hastanelerde çok günü geçmişti. İnsanların korkularıyla alay etmek bana göre olmadığından uzatmamaya karar verdim.

Rock bir müzik arabaya dolunca Asi dikkatini tekrar elindeki telefona verip kimin aradığına baktı. Kaşları hafif çatılırken kim olduğunu bilememiş olmalı ki dudaklarını büzüp telefonu açtı. "Efendim." dedi ve bir kaç saniye karşıdaki sesi dinledi. "Evet benim... Neden?..." Bana göz ucuyla bakıp "Bunu zaten bir kaç ay önce yapmıştım. Hatta ondan bir kaç ay önce de," dedi öfkeli bir sesle. "Tekrar mı?" Derin bir nefes aldı. "Tamam, önümüzdeki hafta gelip veririm ifadeyi... Teşekkürler, kolay gelsin."

Kulağından çektiği telefonun ekranına bir kaç saniye boş boş baktı. Rengi de birden solmuş gibiydi. Kötü bir şey mi olmuştu acaba?

"Ne oldu?" diye sordum meraklanarak.

Bana bakmadan "Hiç," dedi. "Hiçbir şey."

"İfade falan dedin."

"Önemli bir şey değil," deyip kestirip attı. Belli ki konu her neyse soru sorulmasını istemiyordu. Polislik bir durum mu vardı? Yoksa sadece mecazi bir ifadeden mi bahsediyordu? Konu her neyse onu huzursuz ettiği belliydi, o yüzden üstelemedim. Bir şekilde başka bir gün öğrenirdim.

Asi telefonu tekrar elleriyle kavrarken yüzündeki huzursuz ifade silindi ve sessiz bir şekilde esnedi, belli ki yine uykusu vardı. Anlaşılan gece iyi uyuyamamıştı. Yatağı kırıldığına göre muhtemelen salondaki eski kanepede falan uyumuş olmalıydı. Bugün hem mutfaktaki sandalye hem de yatak işini halletsem iyi olacaktı.

Telefonu tekrar çalınca bir an irkildi. Göz ucuyla ekrana baktığımda Burak ismini gördüm. O da bir kaç saniye ekrana baktı ve telefonun yanındaki ses tuşuyla sesi susturdu ama aramayı reddetmedi. Acaba benim yanımda olduğu için mi açmıyor diye düşünmeden edemedim ama yine de telefonu açmaması hoşuma gitmişti. Arama sonlandırılmış olmalı ki bir kaç saniye sonra tekrar çaldı. Asi sıkıntılı bir nefes verdi ama yine telefonu açmayı reddetti. Yüzüne dalgın bir ifade yerleşirken ben göz ucuyla onu izliyordum. Sanki Burak'ın aramasından rahatsız olmuştu. İşte kesinlikle bunun nedenini bugün öğrenmeliydim.

Yine esneyince aklıma gelen fikirle dudaklarım yana kıvrıldı. Uzanıp radyoyu açtım ve slow müzik çalan bir kanalda durdum. Bunun üzerine kısılan yeşim gözleri bir an bana döndü ve elini uzatıp yavaş tonlarda çalan bir rock müzik kanalını açtı. Anlaşılan rock müzik seviyordu. Ben de severdim ama şu an amacım müzik dinlemek değildi. Gideceğimiz yere varana kadar uyumasının iyi olduğuna karar vermiştim. Onun yorgun hali hoşuma gitmiyordu. Enerjisi düşünce onunla atışmak da pek zevk vermiyordu.

Tekrar radyoyu slow kanala çevirdim. O da yine kanalı değiştirmek için uzanmıştı ki bileğinden yakaladım. "Benim arabam ve benim müziğim."

KÜFÜR YOK! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin