..............

1 0 0
                                    

Kapım çaldı. İki hafta, dört saat on yedi dakika önce. Salondaki duvarın üzerindeki saat on sekiz dakika olduğunu gösteriyordu fakat zamanda sapma vardı. Zaman odanın bu kısmında bükülmüştü. Üst katta ise beş dakika geriydi. Güneşe yaklaştıkça zaman yavaşlıyordu. Kapıyı açtım. U' kapının önünde dikilmiş saatine bakıyordu. Gözlerini bana çevirdi. Bir kez daha saatine baktı. Sonra yeniden gözlerini bana çevirdi. "Zaman burada bükülüyor." dedim. Kapının önünde.

Gülümsedi. Sonra gözlerini bana çevirdi. Başı istemsiz bir şekilde sürekli hareket ediyor. Merdivenlere doğru bakıyordu.

" Ara sıra sesler duyduğumu düşünüyorum " dedi. Senden geldiğini sanıyordum.. Buralarda değildim. Dün gece geldim.

Heyecanlı bir şekilde, kelimeleri daha vurgulu söyleyebilmek için ağzını sonuna kadar açtı ve " Güneşi görebildin mi?" dedi. Neye benziyordu?

Dudaklarım kurumuştu. Dilimle dudaklarımı ıslattıktan sonra, "Hayır görmedim." dedim. Ben şelaleye varmadan önce batmıştı. Sustum. Sağ kısımda bir boşluk vardı. Sormam gereken bir soru, fakat hatırlamıyordum.

Bir daha konuşmadık. İçeriye girdim, dolabın kilidini açtım ve içindeki testereyi çıkartıp U'ya uzattım. Testereyi dolaba kilitlemeden önce evdeki tarihi geçmiş gazetelerle sarmıştım. U' elinde sarılı nesneye baktı. Nesneyi yere yoktu, dizlerinin üzerine çöktü ve bileklerine kadar inen kazağını sıyırdıktan sonra saatini çıkardı ve cebine koydu. Gülümsedikten sonra, gazeteleri yırtmaya başladı. Gazete parçaları apartmanın dört bir köşesine dağılırken apartmanın ışığı kağıtların içindeki metal kısımdan U'nun yüzüne yansıdı. Sağ eliyle testerenin kabzasını tuttu ve birlikte merdivenlerden yukarı çıktılar. Gözlerim gazete parçalarından birindeki habere sabitlendi. İlaç Şirketlerinin Büyük Ya... Haberin gerisi yoktu. Diğer parçalarla birlikte apartmanın köşelerine dağılmışlardı. Hatırlamam gereken bir kelime zihnimin içinde, dışarı çıkmak için bir yol arıyordu. Kapıyı kapattım. 

KWhere stories live. Discover now