Gizemli Yabancı 19

16.3K 761 72
                                    


Hoca kalemlerinizi bırakın dediğin de birinci dönemin vize sınavları bitmiş bulunuyordu. Resmen bir hafta da sınav ve ders çalışarak geçmişti ve benim biraz rahatlamam gerekiyordu. Ayrıca bu hafta Savaş sadece benimle ilgilendiği için işleri yarım kalmıştı ve önümüzde ki birkaç gün buluşamayacaktık. Bende bu arada kitapevine gideceğim. Hem teyzemle amcamı özledim hem de onlara biraz yardım ederim. Ayrıca üst katın çalışmalarını da takip etmiş olurum. Bilgisayarımı açıp yatağıma kurulduğum da son çıkan filmlerden birisini açıp izlemeye başladım. Ama film pek sarmayınca herkesin dilinde olan yeni başlamış Fi dizisine başladım. Gerçekten iyi diziydi. Açıkçası bu kadar güzel olmasını beklememiştim. Birkaç bölüm izledikten sonra odaya kızların gelmesiyle bilgisayarı bırakıp onlarla muhabbet ettim.

Saat henüz erkendi ama sabah sınav için erken kalkmıştım ve vücudum artık yorgunluğu kaldıramıyordu. Kızlar da benimle aynı olunca odamızın ışığı erkenden kapandı.

Gözlerimi açtığım da ezan okunuyordu ve hiç uykum yoktu. Yataktan kalkmak zor olsa da bir hafta boyunca sınav var diyerek kalktığım için namaz kılmak için de aynı özeni gösterdim. Aslında en zoru olanı abdest almak benim için ama o hallolduktan sonra gerisi çok kolay geliyor.

Ellerimi açtığım da ilk defa sevdiğim bir erkek için dua ettim. Namaz bittiğinde odaya çıkarak hazırlandım bugün erkenden kitapevine gitsem iyi olacak. Hem yarım kalan işleri bitiririm hem de evimin son durumunu görmüş olurum.

Dışarı çıktığım da dedektif ve arabanın olduğu yere doğru yürümeye başladım. Henüz etraf aydınlanmadığı için ve geçen sefer kaçırıldığım için kendimi riske atmak istemiyordum. Arabanın yanına gittiğimde dedektif yarı uyur yarı uyanık halde başı ileri geri sallanarak bir şeyler mırıldanıyordu. Sarhoşmuş gibi görünüyordu. Ya da kendini uyumamak için zorluyormuş gibi. Tabi Cama hafifçe vurduğumda duymadı ama biraz sert vurunca yerinden sıçrayarak başını arabanın tavanına çarptı. Kendine geldiğinde şaşkınca baktı ama o kadar dağılmış görünüyordu ki kendimi gülmekten alıkoyamadım.

Nihayet dedektif kendine gelince beni kitapevine bıraktı uzun zaman olmuştu buraya gelmeyeli. Tabi bu saatte kimse olmadığı için ben açmıştım yine dükkanı. İçeri girdiğimde huzurun yüzüme çarptığını hissettim. Burası benim ömrüm boyunca mutluluğu sakladığım yer olacaktı herhalde. İlk ev sıcaklığını bile burada tatmıştım. Işıkları açıp üst kata çıktığımda etrafta bulunan bir sürü inşaat malzemesine dikkat ederek ortaya kadar geldim. İçerde ki her şey boşaltılmış ve en arka tarafa duvar örülmüştü. Orası benim odam olacaktı çizimlere göre. Yavaşça oraya ilerlediğim de geniş bir alan olduğunu fark ettim. Amcam gerçekten benim çizimimde ki gibi yaptırıyordu her şeyi.

Bu dünyada bir onların hakkını ödeyemezdim galiba. Belki gerçek annem babam olsa bana bunları yapmazdı. Ama her şey doğurmakla olmuyor işte. Alt kata inip eşyalarımı odama bıraktıktan sonra mutfağa geçtim. Küçük buzdolabını açıp içinde yiyebileceğim bir şeyler ararken teyzemin saklama kaplarını gördüğüm de beni daha neyin mutlu edeceğini bilemedim.

Kendime güzel bir sofra hazırlayıp kahvaltımı yaptıktan sonra depoya geçerek üst kattan indirdiğimiz kitapları düzenlemeye başladım. Ayrıca bugün Sinan bey gelecekti okullara kitap almak için onları düzenlemeliydim. Baya işim vardı anlaşılan. Tam işe girişmişken geçen sefer onları korkuttuğum aklıma gelince telefonumu çıkarıp amcama mesaj attım Kitapevinde olduğuma dair. Bir sorun daha çözüldüğüne göre şimdi kesintisizce çalışmaya başlayabilirim.

İlk önce yarısı kolilenmemiş kitapları bulduğum boş kolilere yerleştirdim. Sonra depoyu düzenleyebildiğim kadar düzenleyip Sinan bey için kendi zevkime göre kitap seçerek üst kata taşıdım. Ben Sinan bey için seçtiğim kitapları düzenlerken arkamdan seslenilince ürkerek geriye baktım. Amcamla teyzem geçen seferin intikamını almışlardı anlaşılan. Teyzeme doğru gidip sıkıca sarıldım ona. Özlemiştim her ikisini de sınavlardan dolayı son iki hafta hiç görüşememiştik zaten. Teyzemden sonra amcama da sarılınca hep beraber koltuklara geçtik. Önce ben yokken ne yaptıklarından bahsettiler ve bende onlara derslerimi anlattım. Sonra da depo da yaptıklarımı anlatıp Sinan bey için seçtiğim kitaplardan söz ettim. Amcamın her zaman bana karşı olan güveni beni gururlandırırdı ama artık büyümenin verdiği hisle üstüme düşen vazifeyi doğru yaptığımı hissediyordum.

GİZEMLİ YABANCIKde žijí příběhy. Začni objevovat