ff-three

2.6K 205 138
                                    

sahte hikayenin sahte hazin sonu

---------------------------------------------

venüs: bugün yanında olabileceğimi sanmıyorum.

venüs: babamlar geliyormuş yurt dışından

venüs: kız arkadaşım olduğunu öğrenince gelmek istediler

aleph: ben anlamam ki hisse satmaktan falan amk

venüs: merak etme ben birini yolluyorum senin yanına.

venüs: o sana yardımcı olur.

venüs: umarım kötü bir şey olmaz.

aleph: neden olsun ki?

venüs: ailen değişik bir aile Aleph

venüs: her şeyden haberleri olacakmış gibi hissediyorum.

venüs: ve bu beni bir miktar üzüyor.

aleph: hiçbir şey olmaz.

aleph: ben geldim bu toplantı odasına bu arada. bana yardımcı olacak adam nerede?

venüs: ismi Beyaz. o senin yanına gelecektir. sen endişelenme.

aleph: relax oluyom şuan susar mısın?

aleph: babanlar gerçekten bizim mal Arnisa için mi geldi?

aleph: 1pskdjeowokskfoew00q0qosjdjddkeodiuce882iwdjjf*×(djdjkskw1peofjwkwkakkaqlzkdiwoo1oskjdjfjdjdjeieidiieo2o2o201010qp1p1pqpaoal(!*×£×¥11¥

venüs: komik mi?

aleph: gül gibi beni kaçırdın, ağla 1pdnejifek2o2o1pwoalla

venüs: Asrın' a da başka birini bulurdun artık kkkkkkkkk

aleph: tövbe de öç

aleph: desn3

venüs: tövbeeeeğ

aleph: siktir git ya

venüs: ağla aq veledi kkkkkkk

aleph: neyse adam geldi, sonra kavga ederiz. 💜

venüs: 🖕

görüldü

🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🎶🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺🕺

Kapıdan kırklı yaşlarda, uzun boylu esmer bir adam girdiğinde yerimden kalkarak adama elimi uzattım. Gelen büyük bir ihtimal Beyaz Bey'di çünkü bugün için bu toplantı salonunu kiralamıştık.

"Geciktiğim için özür dilerim Aleph Bey. Malûm trafik çok fazla." dediğinde ufak bir tebessüm bahşedip  kafamı salladım sorun yok dercesine.

"Normal şartlarda Venüs Bey gelecekti toplantıya fakat ailesi ile ilgilenmek zorunda kaldı. Bu sebeple size ben yardımcı olacağım. Aslında  her şey tamamlanmış olarak gelecek önünüze. Sizin tek yapmanız gereken imza atmak. Biz, daha önce satmak istediğiniz hisseleri ayırarak 10 kişinin üzerinde hissedarlar ayarladık. Bu, eğer aileniz hisseleri tekrar toplamak isterlerse diye aldığımızbir önlem. Ayrıca daha büyük para miktarlarına ulaşabileceksiniz."

"Venüs ile konuşmayı unuttuğum bir hususta bu. Hisselerden gelen paralar sokak hayvanları, lösev ve benzeri kuruluşlar, şehit aileleri... kısaca paranın dağıtılmasını istiyorum. Bende kalmamalı." dediğimde anlayışla kafasını sallamıştı.

"Eğer, hissedarlar size soru sorarlarsa cevaplamak zorunda değilsiniz. Sadece imza atmanız yeterli."

"Ne zaman burada olurlar?" dediğimde kolunu ileri doğru uzatıp kendine çekerek saatine baktı.

"Biraz sonra burada olurlar efendim."

"Adımla hitap et bana abi. Sokaktaki çalışandan bir farkım yok benim. Hatta Venüs'ün çalışanıyım. Şu önünde duran şirketin bir miktarına sahibim diye bana saygı göstermek zorunda değilsin. Algılarını siktiklerim paraları var diye herkesi eziyorlar." Adamın suratında ufak bir tebessüm olduğunda kapıdaki hareketlilik ile gözlerimi ondan çekip kapıya çevirdim.

"Geldiler. Bu gelenler hissedarların avukatları. Vekalet vermiş olmalılar."

"Bilseydim bende verirdim. Ne kadar boş işler bunlar ya." dediğim sırada Beyaz Bey önümde duran avukatlar ile selamlaşıyordu. Hiçbiri ile yakın bir temasta bulunmak istemediğim için yerimden dahi kalkmamıştım. Bitse de gitsek modumu seviyordum.

Anlayamadığım bir dilde konuşmaya başladıklarında içim gerçekten çok sıkılmıştı.

Asrın'ı özlemiştim. Şimdi burada, bu sikik insanlar ile birlikte boş yapacağıma evde, evimizde birlikte vakit geçiriyor olabilirdik.

Sesli bir şekilde nefesimi dışarı verdiğimde etraftaki avukatlar bana bakmaya başlamıştı. Hepsi bana bakarken kendimi garip hissederek gözlerimi, birbiri ile oynayan ellerime çektim.

"Prosedür'ü boş verelim arkadaşlar. Her şey hazır. Sadece imzaların atılması kaldı." Beyaz Bey beni bu garip ortamdan kurtardığında minnet  ederek baktım suratına.

Beyaz Bey yanında getirdiği çantadan mavi kapaklı bir dosya çıkartıp hemen sağında oturan avukata uzattı.

"Birer kopyasını sizlere göndermiştim ama yinede tekrar göz atabilirsiniz." dediğinde diğer avukatlardan itiraz mırıltılarını işittik. Daha az zaman, her zaman güzeldi.

Her avukat sırayla mavi dosyayı imzaladığında, imza sırası bana gelmişti.

Elime kalemi alıp ismimin altındaki boşluğu imzaladığımda toplantı odasının kapısı sertçe açılıp kapının geriye çarpmasına sebep olmuştu.

Siyah kapıdan 55-60 yaşlarında, bir o kadar dinç bir adam girdiğinde gözlerimi adamın üzerinden alamıyordum. Burak ve benim çırpılmış halimdi bu adam ve birbirimize o kadar çok benziyorduk ki...

Kal gelmiş gibi adama bakmaya devam ediyorken öfkeden kızarmış olduğunu anladığım gözlerini, gözlerime çıkartmıştı.

Gözlerimiz, onlar çok benziyordu...

"Ben Alphan Mena. Hisselerini satmaya çalıştığınız şirketin en büyük hissedarı." dediğinde boğazımın yanmaya başladığını fark etmiştim.

"Ve sende torunumun ikizi olan ibne Aleph olmalısın."

😡😠😡😠😡😠😡😠😠😠😠😠😠😠😡😡

kendi yazdığım karaktere sövüyom
oy verin lütfen☺🤦‍♀️🙋‍♀️💕

aleph |bxb|Where stories live. Discover now