Yorumlarınızı bekliyorumm❤️(Medya Fırat)
"Lina sakin ol." Dedi Lavin telefonunun ışığını açarak.
"Sen manyak mısın?" Dediğimde ne oldu dercesine baktı.
"Bu kağıt ne?" Dedim sinirlenerek. Yanıma yaklaşarak kağıda baktı.
"Boş bir kağıt işte." Dedi omuz silkerek onun bu tavrına kahkaha attım.
"Boş mu? Kımıldama yazıyor üzerinde!" Dedim sinirle ve o an ışıklar açıldı.
"Üzerinde bir şey yazmıyor Lina iyi misin sen? Yorgunluktan hayal görmeye başladın herhalde. Elektrikler de tam zamanında gitmiş, üzgünüm korkutmak istemedim." Dediğinde başımı salladım.
"Tamam sorun yok." Kağıda tekrar baktığımda hala daha kımıldama yazdığını görüyordum. Allah'ım deliriyor muydum acaba? Başımı sallayarak kağıdı buruşturdum ve odanın bir köşesine fırlattım, onu oradan sonra alırım.
"Ben çıkayım da sen rahat rahat giyin." Dedikten sonra odadan çıktı ve bende kapıyı kilitleyerek üzerime gri kısa şortumu ve beyaz tişörtümü geçirdim. Sanırım gerçekten kendimi yorgun hissediyordum, odamdan çıkarak oturma odasına geçtim. Beni gören kedim anında kucağıma atladı.
"Ah benim küçük minnakım seninle bu aralar hiç ilgilenemiyorum değil mi?" Dedim Gece'yi sevip mırıldamasını dinlerken.
"Cips kola ikilisine ne dersin?" dedi Lavin elindeki tabağı ve bardakları getirip masaya koyarken.
"Olabilir." Dedim gülümseyerek.
"Sen koy bende Gece'ye mamasını vereyim." Dediğimde sanki Gece anlamış gibi bana bakıp miyavladı. Bende ona miyavlayarak yere koydum ve tabağının yanına gittim.
"Kediye miyavlamak mı?" Dedi Lavin ve kahkaha attı.
"Nolmuş?" Dedim gülümseyip yandan ona bir bakış atarak.
"Bir şey olduğu yok canım, sadece kafayı yemiş misin diye bakıyorum."
"Yedirtenler sağolsun ne diyeyim." Dedim bende kıkırdayarak. O an kapının çalmasıyla kaşlarımı çattım. Mirza sabah geleceğim dememiş miydi? Belki Korhan gelmiştir, ya da Melih. Kedime mamasını koyduktan sonra kapıya gidip delikten baktım. Bir elle kapatılmıştı, "Kim o?" Dediğimde öksürme sesi geldi. Kaşlarımı çattım ve "Kimsiniz?" Dedim tekrardan.
"Lina açabilir misin?"
Kapıyı aralayarak Fırat'a baktım. "Ne oldu?" Dediğimde beni baştan aşağıya süzdü, kendimi rahatsız hissetmiştim. Keşke biraz uzun giyinseydim.
"İçeri gelebilir miyim?" Dedi nihayet gözleri gözlerimi bulduğunda.
"Neden? Ev konusunu hallettiğimizi düşünüyordum."
"Ailenle ilgili." Dediğinde kaşlarımı kaldırdım.
"Ailemle senin ne gibi bağlantın olabilir ki?"
"İçeri gelebilir miyim?"
"Hayır dışarıda kal."
"Peki sen bilirsin." Deyip konuşmaya devam edecekti ki Lavin geldi.
"Aa hoşgeldin." Dedi Lavin elini uzatıp Fırat'a gülümseyerek. Anlamayarak Lavin'e baktım.
"Siz tanışıyor musunuz?"
"Ah evet Fırat beyefendi neredeyse her gün kafemize gelir." Dediğinde onun bu tavrına çatık kaşlarla baktım. Fırat'a döndüğümde samimiyetsiz olduğu her halinden belli olan gülüşüyle Lavin'e baktığını farkettim. Ne işler çeviriyordu bu çocuk? Kısık gözlerle ikisine bakmayı sürdürürken Lavin, Fırat'ı içeri davet etti. Yok artık Lavin, bu kızın kafası yerinde miydi acaba. Fırat bir saniyelik sinsi bir gülüşü dudaklarına kondurdu fakat sonra hemen sildi. İçeri geçerken etrafa bakınıyordu bende homurdanarak kapıyı kapadım.
YOU ARE READING
MEYUS(Ara Verildi)
Teen Fiction~ "Ben katilim." Diye tekrar etti bir kız, o bir katildi ve öyle de kalacaktı. Olmayan fakat sadece kendisinin gördüğü kanlı ellerini silmeye çalıştı. Ne kadar silerse silsin gitmiyordu kan ve onu delirtecek bir güçte beynini esir altına alan düşünc...
