2.Bedel

379 22 80
                                    

Gece neyi gizler, neyi örtbas eder, neyi açığa çıkartır bilinmezdi. Acıları gizler bazen, bazen gözyaşlarını. Bazen birliktelikleri simgeler, bazen acıların kol gezdiği evreni.

Sevdiğim adam bir anda gözlerimin önünden kaybolmuş, geceye karışmıştı. Koşarak aşağı kata inip evden dışarı atmıştım kendimi. Kapıdaki korumalar panikle bana dönerken hiçbirini umursamadan bahçeden çıkarak koşmaya devam etmiştim. İleride, gecenin gizleyemediği kalabalık göründüğünde durakladım. Ne olduğuna dair hiçbir fikrim yoktu ki duraksayan adımlarımın ne zaman harekete geçtiğini bile fark etmemiştim.

Alex'i sapa sağlam gördüğümde tuttuğum nefesimi bırakıp rahatladım. Gözlerim sakinleştirmek için omuzlarından tuttuğu adama döndüğünde olduğum yerde kalakalmıştım. Tüm gözler bana dönerken ben Evan'ın sarıya dönerek parlayan gözlerine, öne çıkarak uzayan dişlerine bakıyordum.

"Bu olamaz." Alex'in koyulaşan gözlerinin bana döndüğünü hissetsem de ben ona dönmemiştim. "Sen bir kurt olamazsın." Evan normal bir boyuta dönüşebilen bir kurt olamazdı çünkü o sürü yok olmuştu. Bu mümkün değildi.

"Şimdi sırası değil Nora." Elliot elini omzuma koyarak beni kenara çekmeye çalıştığında ona izin vermedim. Şaşkınlıktan büyüyen gözlerim kulaklarımda çınlayan acılı hıçkırıkların sahibine döndüğünde sertçe yutkundum. Beyna onu tutan Esmira'ya yaslanmış hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Karnını saran ellerine ilişti gözlerim. Merakla diğerlerine döndüğümde onu tutan Alex'e aldırmayan Evan tekrar kükremişti.

"Evan!" Alex aşağı kalmaz bir şekilde bağırdığında olacakları izledim. "Neler oluyor? Ne bu haliniz?" Evan öfkesine ket vurmuş muydu bilmem ama bir anda kendini dizlerinin önüne bırakmış, elleriyle yüzünü kapatmıştı.

"Hamileymiş!" Bir bomba düşmüş aramıza, hepimizi dört bir yana savurmuştu. Evan yenilmişliğin hakim olduğu gözlerini tekrar karısına çevirmişti. "Bizim ölüm fermanımızı imzalamış sevdiğim kadın!" Hırsla ayağa kalktığında herkes bir adım ona yaklaşmıştı. "Uğruna savaştığım, hayatta kalması için canımı hiçe saydığım kadın göz göre göre ölümü seçmiş!" Beyna'ya öfkeyle atıldığında Alex önüne geçerek durdurmuştu onu. Olayları anlamıyordum. Bu öfke sadece Evan'ın çocuk istememesinden mi kaynaklanıyordu. Alex Esmira'ya dönerek konuşmuştu.

"Esmi! Beyna'yı da al içeri geçin." Esmira sıkıca tuttuğu Beyna'yı zorla diğer tarafa çevirmiş, eve doğru ilerletmişti. Diğer kızlarda onları takip ettiğinde bende küçük adımlarla peşlerine takılmıştım.

Beyna salonundaki koltuklarda hala ağlamaya devam ettiğinde ayak ucuna oturup titreyen ellerini tuttum. Yaşla parlayan mavi gözleri bana döndüğünde kızaran gözlerinden uzun süredir ağladığını anlamıştım. Daha içli hıçkırdı. "Ben anne olmak istiyorum." Bir kadının belkide en güzel dileğiydi bu ve gerçekleşmeliydi. Sorun neydi, neden Evan böyle bir tepki vermişti anlamıyordum.

"Sen bizi korumak için canlarını hiçe sayan insanları yok saydın." Evan ve Alex önde, diğer erkekler arkada salona girdiklerinde Beyna'nın hıçkırıkları kesilmişti. Beyna'nın önünden kalkıp karşıya geçtim. Evan benim olduğum yere geçip Beyna'nın ellerini sarmıştı sıkıca. "Olmaz güzelim. Bizim yaşadığımız bu hayatta bir canı daha hapsedemeyiz. Ne sen bir anne olabilirsin, ne de ben bir baba."

Beyna sanki bebeğini alacaklarmış gibi ellerini sıkıca karnına sarmıştı. "Onu öldüremem." İki kelimenin arasına ne kadar acı sığardı? Bu cümleyi bir anneye kendi çocuğu için kurmasına nasıl izin verilirdi?

"Onu koruyamayız. Biz yaşamak için bu kadar savaş verirken onu nasıl hayatta tutalım. Onu öğrendiklerinde neler olabileceğinin farkında mısın?" Beyna hıçkırarak sevdiği adama sarılırken gözlerim Alex'e takıldı. Kaşları derince çatılmış gözlerindeki boşlukla olanları izliyordu. Evan ile Beyna kimden kaçıyorlardı?

Ben Sende Kaldım-2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin