🔷25🔷

1.2K 65 0
                                    

Bundan sonraki bölüm final. Süprizli bölümü ona sakladım. Şu an onu yazabilecek zamanım yoktu. Yarın sınavım var. Bizim okulda sınıf belirleme sınavları oluyor. Yarın büyük ihtimalle olucaz. Kısa bir bölüm olucak.

Ha bu arada oy verenlere gerçekten çok teşekkür ederim. Oy verenleri ve vermeyenleri de seviyorum.

Neyse ' Not Sorryyayınladım. Bakabilirsiniz. Bence bakın.

İyi okumalar~~😍😘

🔷🔷🔷

Jungkook

Yemek masasından kalkmıştım. Hyungtan izin isteyip gitmiştim. O ise hala onunla öpüşüyordu herhalde. Ağlamamak için kendimi sıkıyordum.

Kameranın dışının kadarda böyle sürecekti. Kameraların önünde ağlarsam bilmiyorum. Yanlış geliyordu. Yapmam gereken bir şeymiş gibi geliyordu. Güçsüz değildim. Kolay kolay ağlamazdım. Ağlayamazdım.

Hobi hyung gibi çok gülerdim. Hiç ağlamazdım. Ağladığım nerdeyse hiç görülmemişti. Sadece mutluluktan ağlamıştım.

O da ödül aldığımız zamanlarda ağlıyordum. İlk doğum günümü kutladıkları zaman da ağlamıştım. Bunlar mutluluktandı. Onlarda mutluluktan ağlamıştım.

Şimdi ise mutlu değildim. Üzüldüğüm için ağlıyordum. Göz yaşlarım sel gibiydi.

Arkamda biri geliyordu. Huzursuzlaşmıştım. Rahatsız hissediyordum. Hemen adımlarımı hızlandırmıştım. O da benle beraber hızlandırmıştı.

Amacıma ulaştım. Sesli bir şekilde ağlamıyordum. Sesiz ağlıyordum. Yolumu kaybetirmek için ondan önce davranıp ara sokaklara girmiştim.

Fazla ağladığım ve fazla efor sarf ettiğim için yorulmuştum. Bir anda duraklamıştım.

Yan etki olarak gözlerim kararıyordu. Elim başıma gitmişti. Dizlerim boşalıyordu. Bu sürede aklımdan  Yugyeom'unun kötü bir şey olursa bana şöyle demişti. Aklımdan onu çağrıyordum. Yere düşerken beynimde Yugyeom'un sesi yankılanıyordum.

" Merak etme sana bir şey olmayacak. Seni korumak için burdayım. Seninle bir yere gideceğiz. Anılarını hatırlama vakti artık."

Say You Love Me~Jikook~✓Where stories live. Discover now