5.BÖLÜM: "YENİ ARKADAŞLAR"

1.2K 273 57
                                    

Arkadaşlar çok ekşınlı bir bölüm oldu bu arada bir önceki bölümü yayımladığımda 1K idik şu an 1.4 K olmuşuz şoktayım resemn bu kadar tutacağı aklımın ucundan geçmemişti sizi çooook seviyorum. Bazılarınız yavaş ilerliyor diyebilir ama kafamdaki kurgu için bunları yazmam gerekli emin olun neler olacağına inanamayacaksınız. Eğer tutarsa 2. kitap çıkabilir. Bu arada PettySweetElisa' nın Kurtarıcı adlı hikayesine bakmanızı tavsiye ederim. İthaf isteyenler yazabilir. Her neyse ben yine çok konuştum. Şarkıyı mutlaka dinleyin. Multimedia ' da Çağakan var :)

Geri çekildiğimde Batuhan sırıtmış tepkilerimi inceliyordu.

''Sana süprizim var demiştim.''

''Senin burada ne işin var. Gerçeksin değil mi? Rüya görmüyorum. '' diyerek gözlerimi gözlerine sabitledim.

''İstersen çimdikliyim rüya mı değil mi anlarsın.''

''Yok, yok hiç gerek yokda sen neden buradasın? Yoksa buraya mı taşındınız?"

Gözlerimi büyütüo heyecanla vereceği cevabı bekledim.

"Evet."

"Oha,Oha! Şimdi siz burada mı yaşayacaksınız? Oha yoksa aynı okula mı gideceğiz? Batu sen bitanesin biliyorsun değil mi?" diyerek tekrar kollarımı boynuna sardım. O kadar mutluyum ki kimse neşemi bozamaz. Kapının önünde dikiliyor olmasak sevinç dansımı bile yapabilirim şu an.

"Peki ya diğerleri, onlar da mı gelecekler yoksa?"

"Hayır, yani bilmiyorum. Deniz hiçbir türlü gelemeyeceğini söyledi. Ada ailesiyle konuşacakmış. Selina'nın annesi izin vermiş geriye babasını ikna etmek kalmış." Kafamı kaldırıp gözlerimi gözlerine diktim.

"Hala benim için buraya geldiğine inanamıyorum. "diyerek parmaklarımı yüzünde gezdirmeye başladım.

"Sen gerçekten buradasın." Batuhan ne yapıyorum diye bakarken sözlerimin bitmesi üzerine küçük bir kahkaha patlattı.

"Buradayım miniğim. Hem sen bensiz nereye gittiğini zannediyorsun. Ben sana söz vermedim mi kızım seni asla bırakmam diye?" Evet bir de söz olayı verdi. Ben ikinci sınıftayken, kaç yaşında olduğumu bilmiyorum yaş olayını pek çözmüş değilim, babam İstanbula'a taşınacağımızı söylemişti. Bir kaç gün okulda kimseyle konuşmadım, kimseyle oynamadım. Sonra Batu' ya taşınacağımızı söyledim. Onu çok özleyeceğimle ilgili destanlar yazıp ağladım. O ise uzun konuşmalarımın sonunda "İzmir maceramız bitti, İstanbul maceramız başlasın kardeşim." demişti. O zamanlar da böyle saf olduğumdan ne dediğini anlamamıştım. O da bunu farketmiş olacak ki

"Biz de sizinle İstanbula'a taşınıyoruz. Seni hiç bırakır mıyım ben?"diyerek sarılmıştı.

"Bırakmaz mısın?"

"Bırakmam tabi."

"Söz mü?" diye sorduğumda

"Oyuncak arabalarım üzerine söz veriyorum." demişti. Bu aramızdaki söz şekliydi. O oyuncak arabaları üzerine ben de safinazımın üzerine söz verirdim. Tabi her zaman bu sözü vermezdik çok çnemli olan konularda kullanırdık. Daha küçücükken verdiği sözü tutup beni bırakmayan bir dostum var daha ne isteyeyim ki. Hiç olmamış ağabeyim gibi

"Evet hatırlıyorum. Seni çok seviyorum biliyosun değil mi Batu? Hiç olmamış ağabeyim gibisin.

"Biliyorum miniğim. Sen de benim küçük kız kardeşim gibisin."

"Ada ne olacak hem o nasıl izin verdi? Ben olsam Deniz'i hayatta göndermezdim."

"Sence bana karışabilir mi? Hem sen herkesten değerlisin. Ben ona teklifimi sundum. İsterse gelip benimle kalabilir.

MUTLU KALWhere stories live. Discover now