《25》

8.8K 490 43
                                    

Mevsim: Neden benden nefret ediyorsun ki?

Aras: Ne saçmalıyorsun gecenin bu saatinde?

Mevsim: Ben hiç kimseyi kırmak istemedim.

Mevsim: Mecbur kaldım ama.

Aras: Sen saçmalamaya devam et,

Aras: Ben uyumaya gidiyorum.

Mevsim: Gitme.

Mevsim: Güneş bile çekip gitti ama sen gitme.

Mevsim: İçimdeki zehri akıtabileceğim birine ihtiyacım var.

Aras: O zehri istiyor musun diye soruyor musun hiç?

Mevsim: İstemediğini biliyorum.

Mevsim: Kimse istemiyor.

Mevsim: Babam bile benden nefret ederken sen neden dinlemek isteyesin ki dertlerimi?

Aras: Seni kutluyorum,

Aras: Çok doğru bir noktaya parmak bastın.

Mevsim: Birçok konuda olduğu gibi bu konuda da sana hak veriyorum.

Mevsim: Çok doğru bir parmağa nokta bastım.

Mevsim: Bir dakika,

Mevsim: Bir şey yanlış oldu.

Mevsim: Neyi yanlış yaptığımı görebiliyor musun?

Mevsim: Ben göremiyorum.

Aras: Bu kadar masumane bir konuşman yapman çok tuhaf.

Aras: Seni tanımasam masum biri olduğunu bile düşünebilirdim.

Aras: İyi misin sen?

Mevsim: Neden sordun?

Aras: Gündemi çok geriden takip ediyorsun, Mevsim.

Aras: Neden iyi olup olmadığı sorduğum, üstteki mesajlarda yazıyor.

Mevsim: Tekrar söyler misin?

Mevsim: Ben,

Mevsim: Bir daha üstteki mesajlara bakmak istemiyorum.

Mevsim: Ben sadece şu anı yaşamak istiyorum.

Aras: Gerçekten çok tuhafsın bugün.

Aras: Kız kardeşim kadar masum konuşuyorsun,

Aras: Hatta ondan daha da masum...

Aras: Her neyse,

Aras: Tekrar soruyorum.

Aras: İyi misin?

Mevsim: Kavga ettim ama olsun.

Mevsim: İyiyim.

Aras: Ne?

Aras: Nerdesin sen?

Aras: Mevsim,

Aras: Nerdesin?

Aras: Ben çıldırmadan söyle,

Aras: Nerdesin?

Mevsim: Merak etme,

Mevsim: Rahatça ağlayabileceğim bir yerdeyim.

Aras: Evde değilsin.

Aras: Değil mi?

Mevsim: Tabii ki evde değilim.

Mevsim: Evde olsaydım babam ağlamama asla izin vermezdi.

Mevsim: Sakinleştirici içmeme de izin vermezdi.

Aras: Bir dakika

Aras: Ne?

Aras: Nerdesin sen, Mevsim?

Aras: Geleyim yanına.

Mevsim: Gelme.

Mevsim: Görme bu halimi.

Mevsim: Hem dışarısı çok soğuk.

Mevsim: Bak, ben bile titriyorum.

Mevsim: Sen de üşürsün.

Mevsim: Benim yüzümden üşüme.

Mevsim: Ben bunu hak edebilecek biri değilim.

Mevsim: Hiçbir zaman olmadım.

Aras: Mevsim, lütfen.

Aras: Nerede olduğunu söyle.

Aras: Yanına gelmemem için sunduğun sebepler umrumda değil.

Aras: Lütfen,

Aras: Nerde olduğunu söyle.

Mevsim: Yapma, Aras.

Mevsim: Ben bana iyilik yapacak insanları hak eden belki de en son kişiyim.

Mevsim: Sadece tek bir kişiden bana iyilik yapmasını istedim hayatımda.

Mevsim: O da hayatımı mahvetti bir kez bile arkasına bakmadan.

Mevsim: Sen de bana iyilik yapma.

Aras: Mevsim, lütfen.

Aras: Bana ihtiyacın olduğunu hissediyorum.

Mevsim: Var zaten.

Aras: Tamam işte,

Aras: Söyle yerini,

Aras: Geleyim yanına.

Aras: Lütfen,

Aras: Çıldıracağım!

Aras: Lütfen...

Mevsim: Senin her zaman gittiğin kayalıktayım.

Aras: Orada ne işin var?

Aras: Cevap vermeyeceksin, değil mi?

Mevsim: Evet.

Aras: Tamam o zaman.

Aras: Bu konuyu başka bir zaman konuşuruz.

Aras: Geliyorum.

Aras: Bak, sakın bir yere kaybolma.

Aras: Tamam mı?

Aras: Orası hiç tekin değil.

Aras: Mümkünse bir kayanın arkasına saklan.

Mevsim: Bir kayanın arkasındayım zaten.

Mevsim: Sırtımı yaslayacak bir yere ihtiyacım vardı.

Mevsim: Ayrıca buranın manzarası çok güzel.

Aras: Tamam, evden çıktım.

Aras: Sen o güzel manzarayı izle.

Aras: Geliyorum ben.

Mevsim: Tamam, izliyorum.

Mevsim: Söz, kıpırdamayacağım bir yere.

İyi Kötü | TextingWhere stories live. Discover now