Mevsim: Neden benden nefret ediyorsun ki?
Aras: Ne saçmalıyorsun gecenin bu saatinde?
Mevsim: Ben hiç kimseyi kırmak istemedim.
Mevsim: Mecbur kaldım ama.
Aras: Sen saçmalamaya devam et,
Aras: Ben uyumaya gidiyorum.
Mevsim: Gitme.
Mevsim: Güneş bile çekip gitti ama sen gitme.
Mevsim: İçimdeki zehri akıtabileceğim birine ihtiyacım var.
Aras: O zehri istiyor musun diye soruyor musun hiç?
Mevsim: İstemediğini biliyorum.
Mevsim: Kimse istemiyor.
Mevsim: Babam bile benden nefret ederken sen neden dinlemek isteyesin ki dertlerimi?
Aras: Seni kutluyorum,
Aras: Çok doğru bir noktaya parmak bastın.
Mevsim: Birçok konuda olduğu gibi bu konuda da sana hak veriyorum.
Mevsim: Çok doğru bir parmağa nokta bastım.
Mevsim: Bir dakika,
Mevsim: Bir şey yanlış oldu.
Mevsim: Neyi yanlış yaptığımı görebiliyor musun?
Mevsim: Ben göremiyorum.
Aras: Bu kadar masumane bir konuşman yapman çok tuhaf.
Aras: Seni tanımasam masum biri olduğunu bile düşünebilirdim.
Aras: İyi misin sen?
Mevsim: Neden sordun?
Aras: Gündemi çok geriden takip ediyorsun, Mevsim.
Aras: Neden iyi olup olmadığı sorduğum, üstteki mesajlarda yazıyor.
Mevsim: Tekrar söyler misin?
Mevsim: Ben,
Mevsim: Bir daha üstteki mesajlara bakmak istemiyorum.
Mevsim: Ben sadece şu anı yaşamak istiyorum.
Aras: Gerçekten çok tuhafsın bugün.
Aras: Kız kardeşim kadar masum konuşuyorsun,
Aras: Hatta ondan daha da masum...
Aras: Her neyse,
Aras: Tekrar soruyorum.
Aras: İyi misin?
Mevsim: Kavga ettim ama olsun.
Mevsim: İyiyim.
Aras: Ne?
Aras: Nerdesin sen?
Aras: Mevsim,
Aras: Nerdesin?
Aras: Ben çıldırmadan söyle,
Aras: Nerdesin?
Mevsim: Merak etme,
Mevsim: Rahatça ağlayabileceğim bir yerdeyim.
Aras: Evde değilsin.
Aras: Değil mi?
Mevsim: Tabii ki evde değilim.
Mevsim: Evde olsaydım babam ağlamama asla izin vermezdi.
Mevsim: Sakinleştirici içmeme de izin vermezdi.
Aras: Bir dakika
Aras: Ne?
Aras: Nerdesin sen, Mevsim?
Aras: Geleyim yanına.
Mevsim: Gelme.
Mevsim: Görme bu halimi.
Mevsim: Hem dışarısı çok soğuk.
Mevsim: Bak, ben bile titriyorum.
Mevsim: Sen de üşürsün.
Mevsim: Benim yüzümden üşüme.
Mevsim: Ben bunu hak edebilecek biri değilim.
Mevsim: Hiçbir zaman olmadım.
Aras: Mevsim, lütfen.
Aras: Nerede olduğunu söyle.
Aras: Yanına gelmemem için sunduğun sebepler umrumda değil.
Aras: Lütfen,
Aras: Nerde olduğunu söyle.
Mevsim: Yapma, Aras.
Mevsim: Ben bana iyilik yapacak insanları hak eden belki de en son kişiyim.
Mevsim: Sadece tek bir kişiden bana iyilik yapmasını istedim hayatımda.
Mevsim: O da hayatımı mahvetti bir kez bile arkasına bakmadan.
Mevsim: Sen de bana iyilik yapma.
Aras: Mevsim, lütfen.
Aras: Bana ihtiyacın olduğunu hissediyorum.
Mevsim: Var zaten.
Aras: Tamam işte,
Aras: Söyle yerini,
Aras: Geleyim yanına.
Aras: Lütfen,
Aras: Çıldıracağım!
Aras: Lütfen...
Mevsim: Senin her zaman gittiğin kayalıktayım.
Aras: Orada ne işin var?
Aras: Cevap vermeyeceksin, değil mi?
Mevsim: Evet.
Aras: Tamam o zaman.
Aras: Bu konuyu başka bir zaman konuşuruz.
Aras: Geliyorum.
Aras: Bak, sakın bir yere kaybolma.
Aras: Tamam mı?
Aras: Orası hiç tekin değil.
Aras: Mümkünse bir kayanın arkasına saklan.
Mevsim: Bir kayanın arkasındayım zaten.
Mevsim: Sırtımı yaslayacak bir yere ihtiyacım vardı.
Mevsim: Ayrıca buranın manzarası çok güzel.
Aras: Tamam, evden çıktım.
Aras: Sen o güzel manzarayı izle.
Aras: Geliyorum ben.
Mevsim: Tamam, izliyorum.
Mevsim: Söz, kıpırdamayacağım bir yere.
![](https://img.wattpad.com/cover/193158849-288-k565674.jpg)
YOU ARE READING
İyi Kötü | Texting
Short Story(Tamamlandı.) Mevsim: Anne, dayanamıyorum. Mevsim: Canım o kadar acıyor ki... Mevsim: Bu koca villada hapsolmuş gibiyim. Mevsim: Babam olacak adam yüzüme bile bakmıyor. Mevsim: Benim ondan nefret ettiğim gibi o da benden nefret ediyor, biliyorum. Me...