My Brother's Boyfriend

×13×

Ulan diyorum ki niye kimse beğenip yorum yapmıyor. Sabahtan beri bekliyorum burada. Bölümü yayınlamamışım aq. Kafayı yiyeceğim.

Hoseok Hyung bana dönüp şevkatle konuştu.

"Bak varsa bana söyleyebilirsin."

Ellerimle yüzümü kapatıp inledim.

"Aissh yok dedim ya Hyung. Delireceğim cidden."

Sabahtan beri Yoongi ile aramızda bir ilişki olup olmadığını soruyordu. Yüzlerce olmadığını söylemiştim ama yine de sürekli sormakta ısrarcıydı.

"Hem yakın arkadaşımın sevdiği çocuğa konmak benlik değil."

Hızla kafasını bana çevirdi.

"Ne diyorsun? Yok öyle bir şey."

Omuzlarımı silktim. Uğraşacak gücüm yoktu.

"Öyle diyorsan öyledir."

"Jimin!"

Tehditkar sesini duyduğumda güldüm. Ne derse desin, bu işi kökten çözecektim. Dolabımın kilidini açtığımda minik bir kağıt parçası düştü. Kaşlarımı çattım, dolabıma öyle bir kağıt koyduğumu hatırlamıyordum.

Eğilerek kağıdı aldım.

"O ne?"

Hafifçe mırıldandım.

"Bilmiyorum."

Muhtemelen kız mektubuydu. Son zamanlarda çokça almaya başlamıştım.

Hiçbir yazı yazmıyordu. Umursamazca arkasını çevirdiğimde kırmızı kalemle yazılmış bir cümle vardı ve şöyle yazıyordu;

-Tüm bunların hesabını o güzel bedeninle vereceksin Jeon Jimin.-

Nefesimi tutup yazıyı tekrar tekrar okudum. Ellerim titremeye başlamıştı. Siktiğimin çocuğu beni nasıl bulmuştu?

Belki de bir şakaydı. Hem o olduğunu nereden bilebilirdim ki?

Hayır kesinlikle oydu. O gece vücudum hakkında saçmalamıştı. Başkası olamazdı.

Hayır, bu bir eşşek şakası. Bunu kanıtlayacağım. Evet kesinlikle, biri benimle oynuyor.

"Ne yazıyor?"

Hoseok Hyung seslendiğinde yerimde sıçayıp kağıdı avucumun içine aldım. Kağıdı var gücümle sıkıştırıp zar zor gülümsemeyi başardım.

"Kızın birinden itiraf notu işte. Önemsiz."

Gülümsedi. Anlamamış olması iyiydi. Ağlayacak gibiydim.

"Seni yakışıklı playboy."

Sahtece gülümsediğimde yürümeye başladı. Bense gülüşümü silmiş önüme bakarak duruyordum. Arkasını döndü.

"Gelmiyor musun?"

Hızla ona döndüğümde sildiğim gülüşümü tekrar kondurdum.

"Bayan Choo ile konuşmam lazımdı. Bir an aklımdan çıkmış. Sonra yanıma gelirim."

Başıyla beni onayladığında çantamı kaparak hızla yürümeye başladım. Adımlarım beni spor salonuna götürüyordu. Yoongi'nin genellikle orada takıldığını duymuştum. Eğee ondsn geldiyse, Yoongi'ye de gelmiş olmalıydı. Bu meseleyi acilen konuşmamız gerekliydi.

Köşeyi döndüğümde çarptığım bedenle geriledim.

"Yoongi"

"Jimin"