16.

1.2K 99 26
                                    

Keyifli Okumalar!

Diana💎

Ağzımdaki lokmayı rahatsızlıkla çiğniyorken daha fazla umursamamaya çalışmayı bırakarak yanımda dakikalardır yemek yiyişimi izleyen Taehyung'a döndüm.

"Yah! Ne bakıyorsun deminden beri?" dediğimde ani dönüşümle irkilmiş, pozisyonunu hızla bozmuştu.

Önündeki yemeği yemesi gerekirken dirseğini masaya dayamış şapşal gibi beni izliyordu.

"Taehyung-ah," dedi masanın karşısından Jungkook. "Bizi korkutuyorsun. Neyin var kardeşim?"

"Aish..." derken dikleşip saçlarını düzeltti Taehyung. "Karımı ve çocuğumu izliyordum. Bundan daha normal bir şey olamaz."

Bardağımda kalan portakal suyunu tek dikişte bitirip bardağı masaya koydum ve derin bir nefes verdim.

Jungkook ile Ha Neul umutsuzca bakıştılar. Ardından Ha Neul, mırıldandı. "Böyle olacağı belliydi bu çocuğun..."

"Hayatım," derken Taehyung'un dizini okşadım. "Kendini de doyurmalısın. Biz iyiyiz şu an."

"Diana," dedi Ha Neul. "Sen Taehyung'u kliniğe götürsene ya?"

"Demek baba olmak böyle bir his lan... Kocaman adam mal oldu yemin ederim." Jungkook ise kendi kendine konuşuyor gibiydi.

Ona aldırış etmedik.

"Evet!" diye bağırdı Taehyung ve yalvarırcasına bana döndü. Elleri, kollarımı sarmıştı. "Ne olur geleyim... Yanınızda olmak istiyorum. Lütfen!"

"Taehyung..." İtiraz etmek üzere mırıldandım. "Birkaç saat sonra iş yemeğin var zaten. Benim yüzümden işlerini hep böyle asacak mısın?"

"İş yemeği mi?" diye sordu Jungkook.

Taehyung oflarken Jungkook'a döndü. "Allen McCuller. Şu şirkete Jimin'in pozisyonunda işe aldığım adam. Daha yakından tanıyabilmek için bir yemek ayarladım. Bence buna gerek yoktu," dedikten sonra bana döndü. "Diana işte... Titiz."

"Aishh Taehyung-ah! Kız haklı. Adamı iyice tanıman gerekiyor." derken bana destek çıktı Ha Neul.

"Doğru, yüksek bir pozisyonda işe alacaksın. Jimin ile eşit olacak. Bu pozisyonda şirketinde çalışan adamların çoğunu tanıyordun, ilk defa bir yabancı alacaksın." dedi Jungkook ciddiyetle.

"Biliyorum, biliyorum..." dedi bıkkınlıkla Taehyung. "Şirketi kurarken bu kadar gerilmemiştim, cidden beni geriyorsunuz."

"Biz dikkatli olman gerektiğini söylüyoruz." deyip Taehyung'un düşmüş suratına bir öpücük kondurup geri çekildim.

Bana baktığında hafifçe dudağı yana doğru kıvrıldı. "Olacağım," dedikten sonra Jungkook ve Ha Neul'e döndü. "Zaten adam Boston'da çok iyi bir eğitim almış. CV'si muazzamdı."

"İyi bari..." diye mırıldandı Jungkook. "Jimin'i ne yapmayı düşünüyorsun?"

"Şirketten her çıktığında para ödeyecek." dediğinde hepimiz aniden kahkahalara boğulduk.

Gülüşümüz kesildiğinde Taehyung'tan da yaptığı espriye en azından bi' gülümsemesini falan bekleyerek suratına bakmaya başlamıştık. Ama onun mimiği kıpırdamıyordu.

"Ciddiyim," dedi. "En kısa zamanda bunu uygulamaya başlayacağım."

Jungkook bir süre düşündükten sonra omuz silkti. "Hak ediyor."

Ha Neul, dehşetle Jungkook'a baktı bu sefer. "Acımasızsınız..."

"Acımasız olan o," dedi Taehyung sinirlenirken. "Boşuna maaş veriyorum herife. Kahveye uğrar gibi arada uğrayıp geri gidiyor."

Love Affair: Upside Down Where stories live. Discover now