8. Bölüm

122 11 3
                                    

''Kapıyı kilitle.'' Zayn'in sesiyle girdiğim transtan çıktım. Tek kaşımı kaldırıp ona bakmaya başlayınca sıkıntıyla nefes alıp verdi. Ayağa kalkıp yanımdan geçti ve kapıyı kilitledi. Korkmalı mıyım? Çünkü şuan ödüm bokuma karışıyor da.

Zayn yatağının ucuna oturunca ayakta durmaktan yorulmuştum. Ben de karşısındaki ikili koltuğa oturdum. Zayn elleriyle oynuyordu ve bana bakmıyordu. Sanırım biraz endişeliydi.

Ona cesaret vermek için gülümsedim. ''Seni dinliyorum Zayn.''

Zayn gereksiz yere bir nefes alıp gözlerini bana çevirdi. Ela gözlerinde acıyı görünce kaskatı kesildim. Nefesimi tuttum ve anlatacaklarının ne kadar kötü olabileceğini düşündüm. ''Tamam, pekala. Başlıyorum. Hmm...''

Nereden başlayacağını bilemiyordu sanki. Ona yardımcı olmak adına ben soru sordum. ''Ne zamandır vampirsin?''

Zayn gözlerini kaçırdı. ''Bir ay önce bardan çıkmıştım. Paparazilere yakalanmamak için arka kapıdan çıktım. Issızdı... Yani kafam iyi olduğu için bunu önemsemedim. Derhal eve gitmek ve belki birisini becermek istiyordum...''

Yüzümü buruşturduğumda güldü. Gülünce kalbim tekledi. İnanılmaz bir gülüşü vardı. Ben susmaya devam edince o da anlatmaya devam etti. ''Arkamdan adım sesleri duyuyordum ama bunu önemsemedim. Söylediğim gibi sarhoştum... O geceden hatırladığım son şey keskin acı oldu. Vücudum alev alıyor ve derimi soyuyorlar gibiydi...''

Zayn yüzünü buruşturdu ama gözlerindeki acının artmasına engel olamadı. ''Ertesi sabahı tanımadığım bir evde uyandım. İlk düşündüğüm, birisini becermiş olduğumdu ama sonra aklıma dün gece geldi ve... Korktum. Tanrım! O kadar çok korktum ki...''

Durdu. Gözlerinin dolduğunu gördüğümde yanına gitmek istedim. Ona sıkıca sarılıp geçtiğini söylemek... Ama yapamadım. Hareket edemiyordum. Ağlamadı. Gözlerini sıkıca yumdu ve derin bir nefes aldı. Gözlerini açınca konuşmasına devam etti. ''Adı Valerie... Soy ismini bilmiyorum. Açıkçası merakta etmiyorum. Elli küsür yıllık vampirmiş ve benim hayranım.''

Acı bir kahkaha atınca ürperdim ve koltuğun kenarına biraz daha sokuldum. ''Delinin teki! Beni dönüştürüp sonsuza kadar beraber olmamızı istemiş!''

Sesi yükselmişti ve çenesi kasılmıştı. Gözlerinin renginin değişmeye başladığını görünce yutkundum. Sakin olmak için durdu ve bana baktı. 

Bakışları benim gözlerimle kesiştiğinde sakinleştiğini anladım. ''Özür dilerim ... Ben...''

Gülümsemeye çalıştım. ''Dileme... Eğer anlatmak istemiyorsan anlarım seni.''

Zayn başını iki yana salladı. ''Anlatmak istiyorum. Bu... Bu bana iyi geliyor. Bir ay onun yanında kaldım. Mecburdum. Bana vampirlikle ilgili bilmem gerekenleri öğretti. Sonra ise... Kaçtım. Çünkü o delinin teki! İki de bir bana yeni hayatımın çok güzel olacağından, birlikte harika bir yaşamımız olacağından bahsediyordu ve bu ciddi anlamda sinir bozucuydu.''

Derin bir nefes aldım. ''Yani... Kaçırılma olayları vampirler yüzünden mi? Ortaya çıkıyorlar.''

Başını salladı. Ayağa kalkıp odada gezinmeye başladım. Sıkıntıyla ensemi kaşıdım. Bu korkunç bir şeydi. ''Peki, ama neden şimdi? ''

Zayn dudaklarını diliyle ısladı ve kaşlarını çattı. ''Şey... Valerie bana bir panzehir olduğunu söyledi. Yirmi yıl önce de vampir olayları varmış ama küçük çaptaymış. Anlarsın ya, bu yüzden hiç kimse önemsemezmiş. Bir grup insan bu kaçırılma olaylarını araştırmaya başlamış. Hükümette bu insanlara yardım ediyormuş. Birkaç bilim insanı ve ajanlar...''

KAÇIŞWhere stories live. Discover now