16. Bölüm

97 4 0
                                    

Yeni bölümle karşınızdayım. 2015'in ilk bölümü! Herkesin yeni yılı kutlu olsun!

İyi okumalar...

Gözlerimi açtığımda dudaklarımı yaladım ve beni izlediğini anladığım Zayn'e döndüm. ''Günaydın, siz hiç uyumuyor musunuz?''

Zayn gülümsedi ve dudağıma bir öpücük kondurdu. ''Birkaç saatlik uyku bize yetiyor.''

Yataktan doğruldum ve üzerimdekilerle uyuduğum için yüzümü buruşturdum. Zayn'in gülen sesini duyunca ona döndüm. Bana bakıyordu. ''Ne?''

Zayn beni kolları arasına aldı. ''Yüzünü buruşturunca çok tatlı oluyorsun.''

Kalbim hızlandı. Damarlarımda sıcak kanın akışı arttı ve yanaklarım kızarmaya başladı. ''Ah.''

Beni daha çok sararken onun kokusunu içime çekiyordum. Kollarımı beline doladım. ''Edirne'yi gezebilir miyiz?''

Zayn'nin başını salladığını hissettim. ''Tamam. Hadi hazırlanda gidelim.''

Zayn benden ayrılınca derin bir nefes aldım. Yanımdaydı ama yine de onu özlüyordum. Bu çok garip. Onların hiçbir zaman hayranı olmamıştım. Sam onlarla ilgili bana o kadar çok şey anlatırdı ki onlardan daha çok nefret ederdim. Resmen en yakın arkadaşımı kıskanıyordum onlardan ama bu elimde değildi. Zayn'nin fotoğrafını birçok kez görmüştüm ama önemsememiştim. Ne de olsa beni hiçbir zaman göremeyecek biri için neden saçma sapan hayaller kurayım ki?

Sonra... Sonra onunla tanıştım. O gerçekten de harika biriydi. Sam'in anlattığı hikayelerdeki kötü karakterler gibi soğuk kanlı ve kötü değildi. Tam tersiydi. Oldukça nazik ve sevecendi. Tanrım, dışarıdan dövmeleriyle, ağzındaki sigarasıyla gerçekten de kötü çocuk imajı veriyordu ama aslında içinde bir melek vardı. Benim meleğim.

Düşüncelerimden zorlukla sıyrıldım ve yataktan çıktım. Yatağın önünde duran ve ne zaman buraya geldiğini bilmediğim poşete doğru yürüdüm. Birkaç kıyafet vardı. Hızla yeşil kadife bir pantolon giydim. Üzerine de siyah bir kazak. Hava gerçekten de soğuktu.

Hazırlandığım gibi odadan çıktım ve koridorda sigarasını içen Zayn'nin yanına sokuldum. Gözlükleri, şapkasıyla tanınmamaya çalışıyordu ama her hayranı onu ne halde olursa olsun tanıyabilirdi.

Yanına vardığımda sigarasını sol eline aldı. ''Gidelim.''

Ağ eliyle benim elimi kavrayınca merakla sordum. ''Sigaranın tadını alıyor musun?''

Zayn iç çekti. ''Hayır. Özlemediğimi söyleyemem.''

Otelden çıktığımız gibi yan tarafta bulunan alışveriş merkezine girdik. Turuncu duvarlarla çevrilmişti ve yeşil ışıklandırmalarla süzlenmiş Margi Outlet yazısı dikkat çekiyordu. 

U şeklindeydi. İki girişi bulunuyordu. İlkinden girdik ve mağazaları gezmeye başladık. Zayn sola sapacakken ben sağ taraftaki oyuncak dükkanını gördüm. Zayn'nin elimi tutan elini çekiştirerek orayıa yöneldim.

İçeriye girdiğimiz gibi oyuncak hayvaların yanına süzüldüm. Büyük ayıcığı göstererek ''Çok tatlı değil mi?'' dedim.

Zayn ayıcığa baktı. ''İstersen alalım.''

Bir müddet düşündüm. Başımı iki yana sallarken ayıcığı yerine koyuyordum. ''Gerek yok.''

Zayn tek kaşını kaldırdı. ''Emin misin?''

Başımı sallayıp diğer bölümlere yürümeye başladım. Oyuncaklar vardı. Arkamda beni izleyen Zayn'i hissedebiliyordum. ''Selimiye Camiisi'ne gidecek miyiz?''

KAÇIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin