LAPTÜ × 12

9.2K 636 288
                                    

Hellooooooo♥

Biz geldik LAPTÜ ailesi. Arayı baya açtık kusurumuza bakmayın. Ama şimdi kapatma zamanı. Lafı fazla uzatmıyoruz merak etmeyin. Belki diğer bölümde olan olayları unutmuş olabilirsiniz hiç sorun değil. Hemen bir önceki bölüme göz atın sonra hemen buraya koşun. Çünkü sizi bol kahkahalı bir bölüm bekliyor.

🌟🌟🌟Yorum yapmayı ve yıldızları coşturmayı unutmayınız🌟🌟🌟

Sizlerin desteğiyle LAPTÜ var. LAPTÜ kapanına hoşgeldiniz baylar ve bayanlar♥ Dikkat edin buradan çıkış yok!!!

Şöyle bir yorumlara göz attık ve LAPTÜ kapanına gerçekten sıkıştığını hissettiğimiz bir kaç kişiye bölümü ithaf edelim dedik.

1isixx
serinurr
greyokyanus
blue_cosmos_00
nochublanktae

Diğerleride süpriz bölümlere kalsın sizleri çok seviyoruz🍭🐣

Multi medya: ÜLKER KUZU ve KRESTEN WILLIAMS

BÖLÜM 12: "BİR KARABİBER MESELESİ"

İyi Okumalar 💻🎮

Karşımızda yer alan erkek topluluğuna göz atarken kucağımda yer alan köpek aniden yere atlayıp bir kişiye doğru koştu.

Çok güzel, bir köpek tarafından hem satıldık hem de yakalandık...

Koştuğu kişi genç bir erkek çocuğuydu. Kavrulmuş fıstık tonlarında parlayan saç renklerinden birkaç perçem önüne doğru düştü. Uzun bir yapısı ince bir bedeni vardı. Sırık fasulyesine benziyordu.

Brandy kollarının arasına sığınıp beyaz tenini yalamaya başladı. "Ah, güzel oğlum benim!" Genç çocuk bizi satan köpeği severken aklına gelmiş olmalıyız ki eğildiği yerden kalkınca göz göze geldik. Okyanus mavisi gözleri ile karşılaşınca gerçekten güzel biri olduğunu gördüm. Fakat bu sırık fasulyesine benzediği gerçeğini değiştirmiyordu. Sarı kaşları birbirine yaklaşırken ifadesinin bir tabak gibi kırılışına şahitlik ettim.

"Demek sizdiniz oğlumu kaçıran!" İnce sesiyle tıslarcasına konuşurken ben ve bizim ekip hâlâ suskunduk. Şahsen olayı anlayamamıştım.

"Pardon ama yanlış bir anlaşılma va-" Tunç, hepimizi ifade edercesine konuşmak istemiş fakat bu isteği kursağında bırakılmıştı.

"Oğlumla vakit geçirmek istiyorum sizi dinleyecek havamda da değilim şahsen..." Arkasındaki ekibe döndü ve "Mahsene yollayın." Emrini verip yanımızdan geçti. Hala neler olduğunu kavrayabilecek durumda değildim. Brandy ve çocuk öylece gitmiş biz ise kalakalmıştık.

Piç Kurusu...

"Piç Kurusu!" Ensemin bitiminden gelen nefes sesi ile Aras'ın küfür ettiğini anladım. Acaba içimden geçenleri duyabiliyor muydu? Benliğime sorduğum sorulardan sıyrılmam koluma giren sıkı bir el ile olmuştu. Girdiğimiz yerden çekilip büyük koridorda zorla ilerletilmeye başlamıştık. İçimizden hiç kimsenin zorluk çıkartmaması garip gelmişti. Belki de yorulmuştuk, belki de bıkmıştık...

Sarayın dışı ile içinin arasındaki aykırılığa şaşırarak duvarları incelemeye başladım. Değişik tablolar sıralanmış sanki aralarındaki boşluklar özenle ölçülmüş bir örtü ile devam ediyordu. Çevremi inceleyen bakışlarım indirdikleri mahsene kadar devam etti. Hepimizi aynı yere girdirdikten sonra üzerimize büyük sürgülü kapı kapandı.

L A P T Ü Where stories live. Discover now