LAPTÜ × 16

6.4K 423 103
                                    

LAPTÜ ailesi nabersiniz?

💙Evet yeni bölümle buradayız! 💙

Özlediniz mi bizimkileri?

!Yıldızları uçurmayı ve yorum yapmayı unutmayınız lütfen!

Eeee ne duruyorsunuz hala!

LAPTÜ'ye iyi dalışlar hanımlar ve beyler!

Multimedyadaki dinlemeniz gereken parçayı nerede açacağınız bölüm içerisinde yazıyor. İyi dinlemeler ve okumalar!

💻İyi okumalar💻

Neler olduğunu anlamayan Aras ve Tunç önce bana daha sonra arkamdaki adama baktılar. Ne kadar süre şaşkınlık yaşadık bilmiyordum fakat o zaman sanki bir asır gibi gelmişti. Aras ve Tunç aynı anda bana doğru adımladıklarında başımdaki silahın etkisi artmıştı.

"Sakın!" Arkamdan yükselen sesle Tunç ve Aras oldukları yerde kalmışlardı. Başımdaki silahın baskısı enseme inerken omzumda bir el gezinmeye başladı. Ne tepki vereceğimi bilmiyordum. İzlediğim dizi ya da filmlerdeki gibi olmadığı kesindi.

"Bu güzel kızın uf olmasını istemezsiniz öyle değil mi beyler?" Arkamda çetenin hangi üyesi olduğunu bilmediğim adam o kadar yakınıma girmişti ki nefesi yanağıma çarpıyordu. Eski kapıdan çıkan ses birilerinin geldiğini işaret ediyordu. Ne kadar Ülker ve Pozan'ın gelmiş olmasını dilesem de Tunç ve Aras'ın yüzünden onlar olmadığı açıkça belli oluyordu.

"Abi arabayı arkaya park ettik. Etrafta da bunlardan başka kimse yok." Yanımdan geçen üç adamdan ve arkamdakine duyulan saygıdan anladığım kadarıyla beni rehin alan ele başları Raşit'ti. Adamlardan ikisi Tunç ve Aras'ın yanına giderken diğeri çaprazımda kalan varile dayanmış baştan aşağı beni süzüyordu. Gözleri uzunca bir süre bacaklarımda oyalanmıştı. Gözlerini oymak istiyordum. O gözleri tek tek çıkarmak istiyordum. Bir oyunda bile oyun karakterini bu kadar haysiyetsiz dizayn etmek mide bulandırıcıydı.

"Nereye bakıyorsun lan sen!" Aras öne doğru atılırken Tunç'ta kolundan tutan adamla boğuşmaya başladı. Hala varile dayanmış kolları bağlı itici bir şekilde bana bakıyordu. Omzumdaki el koluma indi ve yakınımdaki Raşit denilen adam biraz uzaklaştı. Aras yumruğu havada tutsa da adam boştaki elini Aras'ın karın boşluğuna geçirmişti. Aras dizlerinin üzerine çökerken mekana iki el silah sesi ev sahipliği yaptı. Aras'ın gözleri beni bulurken Tunç havadaki yumruk yaptığı elini indirerek bana doğru döndü. Tüm bedenim kasılırken boğazımdan küçük bir hıçkırık koptu.

"Yeter! Burada oyun oynamıyoruz." Aslında burada bir oyun oynuyorduk fakat oyunu yönetenler ne onlar ne de bizler değildik.

"Bağlayın şunları Yiğit." Varile dayalı olan adam kafasını salladığında adının Yiğit olduğunu anlamıştım. Raşit beni Yiğit'e doğru itti. Tutmayan bacaklarımın etkisiyle dizlerimin üzerine düştüm.

"Senin amına koyucam lan! Pi..." Aras sözleri yarım bir şekilde yere yığılırken kafasına silahla vuran adam büyük bir zevkle geri çekildi. Kolumda hissettiğim baskıyla yerden kalkarken gözlerim Tunç'a takılı kaldı. Her an birini öldürecekmiş gibi duruyordu. Dahası bunu yanındaki adamın belindeki silaha takılı kalan gözlerinden net bir şekilde görebiliyordum. Sürüklenen bedenim ve harabe ruhumla sandalyeye oturtulurken önüme eğilmiş gözlerimin içerisine bakan Yiğit ile göz göze geldim. Zerre duygu olmayan hissiz gözleri ve benliği oyundan çok daha fazlasını yaşadığımı sergiliyordu. Dizi veya bir film çekmiyorduk ve fakat bir oyunu da yaşamıyorduk.

L A P T Ü Where stories live. Discover now