-4- Escape

20.1K 2.3K 3.4K
                                    

🐺🐺🐺

Ee ozaman bir miktar kaçışlarca diyip,

keyifli okumalar dilerim :')

Purple you geyss

💜

***

"Bu nasıl oldu, rapor ver Alfa."

Yanıbaşındaki boylu boyunca bilinci kapalı bir şekilde uzanan mavi saçlı bedene yaptığı müdahaleden sonra, Efendi Jeon'un koyu irisleri tek kaşını kaldırıp sorgularcasına bulmuştu karşısındaki alfa komutanı.

"Efendim, yabancı dışarı çıkmak istedi ve çıkış yolunda yürürken birden fenalaştı, sendeleyip düşmeden önce onu kucaklayıp hemen buraya getirdim."

Adımları alfanın önünde bittiğinde ona yukarıdan bakışlarını sunarken kafasını onu onaylar gibi sallayıp masaya yöneldiğinde, Jungkook eline bir şırınga tutuşturmuş ve içine değişik sıvıları karıştırmaya başlamıştı. Şırınganın havasını alıp onu ince parmakları arasında kaydırırken, bir miktar sıvı da havada yükselerek zemine damlayarak, doktorun birkaç metre önündeki Alfa Min'in hemen önüne düşmüştü.

"Kızışma dönemin mi yaklaşıyor Yoongi?"

Alfa, doktorun sorusunun sebebini çözemediği için "Anlamadım Efendim? Diyebildiğinde, şırıngayla beraber hemen önünde adımlarına son veren Jeon, konuyu biraz daha açmak istemiş ve parmakları, Min'in alnından süzülen bir damla teri bulup ona gösterir gibi başparmağının arasında ezmişti minik sıvıyı ağır hareketlerle.

"Fazla terliyorsun, vücut ısın olması gerektiğinden yüksek ve de kırmızı irislerini büyüyen gözbebeklerinden göremiyorum bile hmm?"

Yoongi, farkında bile olmadan tuttuğu nefesi arasından dudaklarını aralarken, Taehyung ile az önce yaşadığı gerginliği düşündüğünden terlediğini elbette söyleyememişti yaratıcısına... yabancının başına dert açıp, Jeon ile arasını açmasına müsade etmek istemediği için boğazına oturan gıcığı temizleyip cevapladı.

"Evet Efendim, malumunuz dolunay yaklaşıyor ve enerjimi atabilmem için geceleri düzenli koşuya çıkmam gerektiğinden, şu sıralar kan akışım ekstra hızlı."

Doktor, Min'n sakin tavırlar sergilediğini görür görmez başını sallayıp onu onaylandığında, çekilebileceğini söyleyerek yabancıya doğru adımlarken, Delta Jung'u çağırma emrini Alfa'ya iletmişti.

Ama önce, ilgilenmesi gereken bir hastası vardı...

Odaya ilk getirildiği andan itibaren yarı baygın olan okyanus saçlı adamın, solunum zorluğu çektiğini farkeder farketmez ona oksijen maskesi ile takviye yaparak rahatlayıp uyumasını sağladı. Şimdi ise yastığa düşen tutamlarını izlerken, kavruk teninin bir insana göre nasıl böyle parlayabileceğinin hayreti içerisinde fırsattan istifade onu izliyor, böylelikle inceliyordu adasına düşen bu adamı... Kan değerleri oldukça düşük göründüğü için ona çeşitli minerallerin olduğu bir serumu damar yolu açarak koluna bağladığında, elindeki iğneyi de serumun sıvı haznesi içerisine enjekte ederek, bu ilacın gereken enerjiyi ona vermesini diledi. Ama bu, yan etki olarak bir süre daha derin bir şekilde uyumasına sebep olacaktı.

Boynuna astığı stetoskopunun tıkaçlarını kulağına yerleştirdikten sonra, eline tutturduğu yuvarlak metal kısmı da yabancının sırtüstü uzanan bedeninin üzerinden göğsüne yaslayıp, nefes düzeni ve kalp kapakçıklarının işleyişini dinlemeye koyulduğunda, daha iyi kavrayabilmek için parmakları arasındaki yuvarlak metali, o az önce gerçekliğini sorguladığı tenin yüzeyine köprücüklerinden içeri doğru sokuşturmaya başlamıştı.

Internity を Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin