"1":Garip Tanışma

13.4K 422 385
                                    

Seul'ün kalabalık sokaklarında gezerken rüzgarın esmesiyle kabanıma iyice sarıldım.

Etrafımdaki müzik seslerinin farkına da bu şekilde varmıştım. O kadar çok şey düşünüyordum ki kafam patlamak üzereydi.

Annemin dediklerini ne kadar umursamaz karşılasamda artık rüyalarıma bile girmişti. Doğrusu kâbus demek daha doğru olur.

Aslında anneme o kadar bağlı değildim. Liseye başladığım günden itibaren 2 kişiye göre küçük denilemeyecek bir evde doğduğumdan beri benimle olan Hyemi Teyze'yle kalıyordum. Arada sırada abimde bizimle kalıyordu.

Annem benimle asla gerçekten içinden geldiği için iyi geçinmez. En son bir davete gitmemi istediğinde bana sarılarak ve tatlı bir şekilde konuşarak beni ikna etti. Bunun dışında pek iyi davranmaz.

Dediğine göre ben pek onlara göre değilmişim.

Çünkü ben zengin züppelerle ve kokoş kızlarla sahte bir arkadaşlık istemiyordum.

Sahte olan her şeyden nefret ederdim.

3 kişilik bir arkadaş grubum var ve diğer arkadaşlarımın durumu benim durumum kadar iyi değil. Ama dışarıdan biri görse beni zengin zannetmezdi sanırım.

Ben öyle topuklu ayakkabılarla bir taraflarımı kıvırtıp yürümüyordum ve  yüzümü boya kovasına sokmuyordum.

Dobra birisiyim. Bu özelliğimi annemden almışım. Bende güzel dursada annem bu özelliğini hep haketmeyen kişilere karşı kullanıyordu.

Babam arkadaşlarımı tanımak için akşam yemeğine çağırdığında annem kızlara babalarının maaşını bile sormuştu. Öyle aşağılayıcı şekilde konuşmuştu ki en sonunda dayanamayıp bağırmıştım. Annem beni babama şikayet ettiyse de babam beni savunmuştu.

Çoğu özelliğimi babamdan almışım. İşte bunu çok seviyordum.

Bunun dışında annemin son günlerde beynimi yediği bir başka konu var.

Evlilik.

Kendi camiasından bir arkadaşının oğluyla benim aramı yapmaya çalışıyordu. Üstelik o çocuğu üniversiteden tanıyordum ve gerçekten çok şımarık birisiydi.

Şımarık insanları sevmezdim.

Üniversitedeki neredeyse tüm kızlarla ismi çıkmıştı.

Oh Sehun, o tam bir pislikti.

Annem bugün ise beni sabah çok erken bir saatte aramış ve eve acil olarak çağırmıştı.

Annemin dün fenalaşıp hastaneye götürülmesi ile yaklaşık 1 yıl olarak ömrü kaldığını öğrenmişlerdi ve bana da gece geç saatte haber vermek yerine sabah erken bir saatte haber vermişlerdi.

Asıl nokta ise annemin son isteği.

Bugün annemin ilk defa duygusal bir biçimde konuştuğunu gördüm ve duydum.

"Kızım, artık 1 yıl ömrümün kaldığını biliyorsun. Ben seni beyazlar içinde süzülürken yanında bir beyefendiyle görmek çok istiyorum. Bu benim son isteğim. Benim için Sehun'a bir şans versen. Senden sadece bunu istiyorum."

Sehun'la evlenmezdim. Asla.

Birisine çarpmamla kafamdaki düşünce balonu patladı.

Eğilerek özür dilediğimde kolumdan tutup beni durdurdu. Kolumu hemen çektim.

Tanımadığım insanlara karşı temas sevmezdim.

"Oh, iyi misin? Aslına bakarsan son zamanlarda vücut çalışmaya başladım ve sana çarptığımda canın yanmış olabilir."

Gözlerime sanki "Evet kasların canımı acıttı." dememi istiyormuş gibi bakarken gülümsedi.

"Kasların henüz yok galiba ama gülümsemen güzelmiş." diyerek bende gülümsedim.

Samimi bir insandım. Dışarıdan bir buz dağı gibi gozüksemde oldukça samimiydim.

"Yapma ya. Neyse en azından gülümsememle kızları etkileyebilirim." dişlerini göstererek güldü.

"Seni etkiledim mi?" heyecanla sorduğunda güldüm.

"Çocuk gibisin."

"Eğer seni güldürdüysem etkilenmiş oluyorsun. Daha çok çocuk gibi davranabilirim. İster misin noona?"

Son dediğiyle gözlerimi büyültüp koluna vurdum.

"Noona mı?! Ben senden daha küçüğümdür bir kere!"

"Tamam, tamam kızma. Elinde ağırmış."

Kolumdan tutup beni kenara çektiğinde ona sorar gözlerle baktım.

"Çok ortada kaldık da onun için kenara geçelim diye şey ettim. Herneyse bir kahve ısmarlayayım mı sana?"

"Ben kahve sevmem."

Gülümsedi. "Ben de sevmem. Bu arada," ellerini pantolununa silip bana sağ elini bana uzattı. "ben Taehyung, Kim Taehyung."

Ben de dişlerimi gösterecek şekilde gülüp elini sıkmıştım. Samimi felandım ama daha önce birisine bu kadar çabuk ısınmamıştım. Ve ilk defa bu kadar garip bir şekilde birisiyle tanışıyordum.

"Seolhyun, Byun Seolhyun."










~~~~~~~
Ben bir exo-l'im yanlış anlaşılmasın.

Marry Me | JEON JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin