4

1.2K 82 17
                                    

Yüzüme yediğim tokatla yere düştüm.

—Bizi bu şekilde rezil etmeye hakkın yok. Dedi annem sertçe.

Yüzüğü yanağımı çizmişti. Akan kan elime damladı.

—Ben özür dilerim. Doktora gidelim. Iz kalmamalı. Dedi panikle annem.

Tokadı hemen hemene beni ayıltmaya yeterken ayağa kalktım. Üzerimdeki ellerimi ittim.

Evden hızlıca çıkarken yürümeye başladım. Hâlâ tam olarak ayilmadigimdan adımlarım ne kadar dengesiz olsada sonunda gelen taksiye bindim.

Telefonumdan son gittiğin yerlerden adresini bulup ona gösterdim.

Çantam yanımdaydı. Sorun yoktu. Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama taksici beni uyandirdiginda arabanın içindeki ışık gözlerimi acıtmıştı.

—Bu yeterli diye sordum taksi şoförüne.

—Bu fazla efendim dedim.

—Tamam diyip parayı ona verdim ve arabadan indim. Dengesiz adımlarla merdivenleri çıktım.

Kapıyı çalmaya başladım. Zile bastım. hadi ama tek şansım sendin. Aklıma başka çözüm yolu gelmiyordu.

Sonunda kapı açıldığında üstsüz olan Taehyung'u umursamadan içeri girdim.

Arkada kızı görürken ona gülümsedim.

—Selam. Diyip kendimi koltuğa bırakırken kızın şuan Taehyung'la yatmış olması umrumda değildi.

—Işinizi böldüm galiba. Siz devam edin. Beni takmayın. Dedim.

Taehyung elini saçından geçirirken kız sınırlı bir şekilde ona bakıyordu.

—Neden burdasın? Diye sordu sesindeki siniri hafiften hissetmiştim.

—Sonra anlatırım. Şimdi uyumak istiyorum. Gidin başımdan dedim. Kendimi geriye bırakıp yastığa sarılırken.

—Cidden bu kız evde mi kalıcak Taehyung. Dedi kız.

Taehyung aniden onun dudaklarına yapıştığında sinirim bozulmuştu. Beni bu kadar istekli öpmemişti. Gözlerimi kapayıp yeniden uykuya daldım.

...

Dün gece olanlari an ve an hatırlarken başımı ovdum. Soğuktan donmuştum. Gerçekten üzerime bir şey örtmeye bile gerek duymaması acı vericiydi.

Hala boynumda asılı olan çantamı çıkardım. Koltuktan kalkip üzerimi düzelttim. Saçlarımı tek elimle arkaya atarken kafamı eğip elime yasladım. Başımı tek elimle ovarken eve gitmek istemiyordum. Zaten tatil değil miydi? Belki Cho-ha'yla tatile çıkmalıydım. Ah hayır hayır onla bir yere gitmek istemiyordum.

Oturduğum yerden eğilip topuklu ayakkabilarimin kemerini açtım. Ayağımdan çıkarıp ayağa kalktım. Baş dönmesiyle olduğum gibi geri otururken çantamı çıkardım. Içinden telefonumu aldım.

Aramalar mesajlar.

Telefon tekrar çaldığında göz devirip red ettim. Tekrar çaldığında göz devirip açtım.

—Efendim anne.

—Iyi misin? Nerdesin? Niye telefonuma cevap vermedin? Kaç kere aradığımızı biliyor musun seni? Babanın ne kada...

Telefonu kapattım. Sehpanın üzerine atıp ayağa kalktım. Mutfağa gidip bir bardak su içtim. Arkamı dönüp tezgaha yaslanırken gözlerimi kapadım.

Kafamı camdan dışarı çevirip bahçeye baktım. Ordaki bir köpekle göz göze geldiğimde Taehyung'un köpeğinin olması çok tatlıydı.

Bileğimdeki saate baktım. Daha 7'ydi.

Yarım Kalan Hikaye ~Kim Taehyung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin