7

1K 72 19
                                    

Mutfakta pasta yapıyordum. Hâlâ uyuyordu. Muhtemelen pastanın olmasıyla eş zamanlı olarak uyanırdı.

Telefonumun tekrardan çalmasıyla gözlerimi oraya çevirdim.

Ellerimi üzerime silip telefonu aldım.

—Efendim  baba.

—Artık eve gelme vakti gelmedi mi sencede? 2 gün oldu. Kıyafetlerini alıp hiç bir açıklama yapmadan geri gitmişsin.

—Baba aslında size sinirli olduğundan eve gelmemezlik yapmıyorum. Arkadaşımla oldukça eğleniyoruz. Biraz daha burda kalmak istiyorum. Dedim.

—Kalmana bir şartla izin veririm. Akşam Bay Kimlerle yemeğimiz var. Gelmeni istiyorum.

—Tamam yemeğe gelirim. 7 de evde olurum. Dedim.

—Teşekkür ederim Hyuna dedi.

—Önemli değil baba. Dedim ve kapadım.

Bay Kimlerle yaklaşık 3-4 senedir ortaktık. Benden 5 yaş büyük kızları vardı. Açıkçası onları sevmiyordum. Bana fazla soğuk geliyorlardı.

Krem şantiyi çırparken aynı zamanda şarkı söyleyip dans ediyordum. Kendimce mutfağı piste çevirirken sahnede gibi hissetmem komikti.

Dolaba koyup keke baktım.

—Muhteşem gözüküyorsun ufaklık. Diye mırıldanıp geri kapadım fırını.

Arkamı dönüp dolapları kurcaladım. Sos tenceresini buldum. Son olarak çilekli sosu hazırlamam lazımdı.

Içeri koşup sandalyeyi aldım. Mutfağa taşırken merdivenlerden inen Taehyung'la göz göze geldim.

—Günaydın. Gerçi akşam oldu ama her neyse. Sandalyeyi mutfağa taşıyıp dolabın önüne koydum. Üzerine çıkıp malzemeleri aldım. Tezgaha bırakıp geri zıpladım. Sandalyeyi geri içeri taşırken annem olsa asla bir hanımefendi bu tarz şeyler taşımaz derdi.

Sandalyeyi geri koyup malzemeleri tencere döktüm.

—Sesin kötü şarkı söylemeyi kes dedi içeriden Taehyung.

—Sen olduğuna eminiz değil mi Taehyung-ah? Diye sordum tencereyi üzerine düşürmekten son anda kurtulurken.

—Evet benim Hyuna dedi.

—Yanıma gel. Seninle konuşmak istiyorum Dedim.

Mutfaktan içeri girdiğinde gülümsedim.

—Umarım burayı toplarsın. Dedi.

—Ah evet. Ama eve uğramam lazım. Şirket yemeği varmış. Sonra ordan 10 gibi gelirim. Buraları toparlarım. O sırada pasta olmuş olur yeriz dedim.

Kafasını salladı.

—Bir şeyler hatırlıyor musun? Konuştuklarımız hakkında. Diye sordum.

—Çok kesik şeyler. Dedi.

—Bana neler anlattığını hatırlıyor musun? Diye sordum.

—Travmalarımı anlatmışımdır muhtemelen. Ama hatırlamıyorum.

—Üzücü bir geçmişin var Taehyung. Ona rağmen hala yaşamaya devam etmek aslında her şeye rağmen ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Açık konuşmak gerekirse anlattıklarından sadece bir olayı bile ben yaşasaydım muhtemelen Hyuna diye biri olmazdı.

—Seviye atladıkça güçlenmeye benzetebilirsin bunu. Ona rağmen bitik bir haldeyim. Dedi.

—Kesinlikle öylesin dedim gülerek.

Yarım Kalan Hikaye ~Kim Taehyung Where stories live. Discover now