0.8

4K 215 81
                                    

Ağzımdaki krakeri çiğnerken göz ucuyla Ahlem'e baktım. Başını cama yaslanmış dışarıyı izliyordu. Poşetler bir tane çikolata çıkarıp ona uzattım.

"İstemiyorum."

"Niye? Kahvaltıdan beri birşey yemedin."

"Zaman kaybıymışım ya."

"Bir de trip atıyoruz?"

"Ne yapayım öylece gülüp eğleneyim mi?"

"İyi. En azından trip attığını kabul ediyorsun."

"..."

"Hadi al bunu."

"..."

"Özür dilerim."

"Tamam ver."

Elimdeki çikolatayı verip arkama yaslandım.

"Hadi çabuk ye arabayı çalıştırıp gidelim."

"Benimle ne alakası var? Sen yemeğini yedin. Çalıştır." Haklıydı. Ben yemeğimi yemiştim. Kemerimi takıp arabayı çalıştırdım.

__________

İki saattir, tam iki saattir öylece başını cama yaslanmış dışarıya seyrediyordu ve benimle konuşmuyordu. Artık canıma tak etti. Ben sıkılıyorum burada.

"Böyle mi devam edeceğiz?"Kafasını çevirip bana baktı.

"Nasıl?"

"Böyle işte. Hatırlatmak istemiyorum, on bin defa dedim ama ben sırf güzel bir arkadaşlığımız olsun diye kilometrelerce yol kat ettim. Sana prensesler gibi bakıyorum. Şimdi de sabahın köründe seni dedene götürüyorum. Öyle çok iyi, yardımsever, mutluluk perisi biri değilim ama yapıyorum işte. Ama sen bir teşekkür bile etmiyorsun."

"Peki teşekkür ederim."

"Bu mu yani?"

"Ah çok teşekkür ederim. Allah senden razı olsun. Benim için nerelere geldin. Allah ne muradına varsa versin. Tuttuğun altın olsun. Nasıl borcumu ödeyeceğim sana? Beyaz atlı prensim. İyilik perim. Hakkını helal et."

"Üf onu mu diyorum. Sen çok atarlısın."

"Yani?"

"Ne bileyim. Üf boşver, saçmalık."

Tekrar kafasını cama yasladı. Yaklaşık yarım saat sonra "İstanbul'a geldik ama hangi hastane?"

"Babam konum attı. Al bak."dedi ve telefonunu uzattı. Telefonundan gitmemiz gereken hastaneye bakıp arabayı sürdüm. Sonra arabayı hastanenin önüne park ettim. Saçını elleriyle geriye doğru itip çantasını aldı. Kapıyı açıp çıktı ve:

"Teşekkür ederim."dedi.

"Bir daha görüşmeyecek miyiz?"

"Sanırım hayır. Hayatta başarılar. Hadi sana kolay gelsin."

Kapıyı kapatıp gitti. Bende öylece kaldım. Ne yani? Ne bekliyordum ki? Ayaklarına mı kapanmasını? Tabiki hayır. Ama bu kadar kolay gitmemeliydi.

Ben niye bu kızın yanımda olmasını istiyorum?

Saçmalık. Daha tanışalı ne kadar oldu? Üf banane ben yanımda olmasını istiyorum. Sonra kendi kendime söylendim.

"Çocuk gibi mızmılamayı bırak Alper. Evine git ve yat zıbar."

Alper haklıydı. Ama yine de arabadan çıkıp kızın bileğinden tutup getiresim vardı. Bunu yüksek IQ seviyeme bağlıyorum. Yoksa hangi ileri zekalı yeni tanıştığı bir kızı geri getirmek yanında tutmak isterdi?

"Ben."

"Seni geç Alper. Senden başka?"

"Kimse."

"Tabiki kimse. Ahmak."

Kendi kendime konuşuyordum. Bunu da yüksek IQ seviyeme bağlıyorum. Sonra biraz camdan bakmaya çalıştım.

Hastanenin kapısının önündeydi. İçeri giriyordu. Ve girdi.

Bundan sonra onu göremeyecektim.

"Mal Alper kız sana tanıştığınız günden beri atar yapıyor sen hala kızı görmeyi bekle."

"Ama insanlar hoşlandığı kişiye atar yapar."

"Senden hoşlansın mı?"

"Olabilir."

"Bence senin devreler yanmış yoksa bunun tek bir açıklaması var."

"Ne?"

"Aşık olmuşsun."







❤  

SALAK MISIN? /texting/Where stories live. Discover now