2.8

2.3K 115 28
                                    

Ahlem koluna deve gibi birisini takmış etrafa gülücükler saçıyordu. Adam da adamdı ama. Fenaydı. Benden büyük duruyordu.

Sende 18 yaşında durmuyorsun ama?

Herneyse adam yakışıklıydı. Birbirlerine de yakışıyorlardı. Ama kalbim cız ediyordu. Sanki birisi iğne batırıyordu. Bir anda kramp giriyormuş gibi. Birisi sıkıyordu sanki. Aslında üçü de oluyordu. Ve daha fazlası. Hissettiğim tek şey kendimi berbat hissettiğimdi. Ayrıca fazlalık.

Geriye doğru döndüğümde Bora'yla karşılaştım. Yine etrafında bir sürü arkadaşıyla. Beni gördüğünde eliyle arkadaşlarından müsaade istedi ve bana doğru geldi.

"İyi misin? Ne zamandır arıyorum ama yoksun?"

"İyiyim. Sadece gitmek istiyorum."

"Daha yeni geldik."

"Ben yeterince kaldım burada."

"Ben ansızın ayrılırsam ayıp olur. Ama istersen seninle gelirim."

"Sen rahatını bozma."

"Beyza gelmedi mi yanına?"

"Onu sevmediğimi biliyorsun."

"Tatlı bir kız."

"Sevgili olabilirsin."

"Senin için."

"Tatlı olduğu doğru. Ama ona aşık değilim."

"Peki, sen bilirsin."

"Görüşürüz."

"Görüşürüz."

Yanından ayrılırken hafifçe gülümseyip el salladım. Gülümsemek ilk defa bu kadar zordu. Oysa hep gülen bir insandım. İçimde bir boşluk vardı. Belki zamanla alışırdım. Unutmak zor. Ama alışabilirdim.

Sulugöz olduğum doğrudur. Ve şuan yağmur yağmadığına göre yanaklarımı ıslatan şey gözyaşlarımdı. Erkekler ağlamaz lafı hep zoruma gitmiştir. Çünkü ben sulugözüm. Tamam böyle saçma sapan şeyler için ağlamam. Ama kalbim kırıldığında hep ağlıyorum.

Eğer sizde sevdiğiniz biri tarafından kırıldıysanız bilirsiniz. Uzun süre sonra görünce kalbiniz yumuşar. Bütün şeyleri unutursunuz onu görünce. Ama başka birisiyle görünce üzülürsünüz. Kalbinizde bir ağrı hissedersiniz. Kalbinizi birisi sıkıyormuş gibi. Birisi değil o kişiye karşı olan hisleriniz sıkıyor kalbinizi. Eski anları düşününce olan his berbat. Çünkü anıların o kadar. Başka anıların olmayacak. Yeni hatıralar olmayacak.

Elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim. Sonra burnumu çekip kafamı kaldırdım. Gitmek istiyorum. Ama gidemiyorum. Onu belki de son defa gördüm. Kesinlikle. Onu son defa gördüm. Kendimi yalnız hissediyorum. İkisinin gülüşürkenki hali gözümün önüne gelince dinmiş olan gözyaşlarım tekrar yanaklarımdaki yerlerini buldu.

Sonra omzuma bir ayı çarptı.

Güçsüz bir erkek olmasam da bu depresif halim yüzünden kendimi yerde buldum. Başımı kaldırdığımda tango yapan goril köçeklerden daha da imkansız olan birşey gördüm.

Ahlem.

Gözlerimi ovdum. Sonuçta artık hayal görme evresindeydim. Arada hayali Ahlem görüyordum. Tekrar baktığımda Ahlem yoktu.

Hayal görmüşüm.

Sırtımda birisi beni dürtünce -dürtmüyordu resmen sırtımı beşik sanıp sallıyordu- arkamı döndüm.

"Alper kalk hadi kaaaaalk!"

"Ahlem?"

Şuan eğer yine bir dayıyı Ahlem suretinde görmüyorsam Ahlem karşımdaydı.

Hayal görmemişim.

"Kes Ahlem'i kaçmam lazım!"

"Ahlem sen misin?"

Sonra bir anda yüzüme okkalı bir tokat indi. Ahlem'in o tokadı atması imkansızdı. Yine bir dayıyı Ahlem sanmışım.

Hayal görmüşüm.

"Dayı nereye kaçırayım seni?"

"Alper ne dayısı? Sen görmeyeli mallaşmışsın."

"Ahlem sen misin?"

"Sanırım attığım tokat seni kendine getirmemiş."

"O tokadı sen mi attın?"

"Evet."

Hayal görmemişim.

"Sen güçsüzdün."

"İşim düşünce Seyit Onbaşı olabiliyorum."

Ayağa kalkıp dibinde durdum. Gerçekten Ahlem'di.

Hayal görmemişim.

"Alper çabuk olur musun kaçmam gerekiyor."

"Niye?"

"Ya sabır! Sana kaçmam lazım diyorum!"

Arabanın anahtarı bendeydi. Elinden tutup arabaya doğru götürdüm. Elinden tutmak çok güzel bir histi. Anlatamayacağım kadar. Belki sevdiğiniz kişinin uzun zaman sonra elini tuttuysanız bilebilirsiniz.

"Hadi çabuk biraz uzaklaş!"

Arabayı çalıştırıp öylesine bir yerlere sürdüm. Biraz dolaştıktan sonra durdum. Öylesine bir yerdi. Issız değildi ama işlekte değildi. Yine de şuan biraz ıssızdı. Zaten gün batıyordu.

"Kimden kaçıyorsun bilmiyorum ama buraya geleceğini sanmıyorum."

Arabadan inip ağaçlık yerlere doğru yürüdük. Biraz yukarıda küçük bir tepe vardı. Güneşin batışı çok güzeldi. Çimenlere oturdum. Ahlem'de elbisesinin eteğini toplayıp yanıma oturdu.

"Eee ne yapacağız?"dedi.

"Gün batımını izleyebiliriz çok güzel."

"Gün batımını izlemek unutkanlık yapıyormuş diye duydum."

Eğer hep böyle yanımda olacaksan ben herşeyi unutmaya hazırım.

***

Aslında bu lafı başka bir kitaba saklamıştım ama neyse.
Onda da kullanırım sonuçta kitaplar bana ait. Sözde.

Keyifli okumalar.

💘

SALAK MISIN? /texting/Where stories live. Discover now