jaemin omzundan düşen pembe pijamasının askılarını kaldırırken tırnaklarını özenle törpüleyen arkadaşını izliyordu.
haechan her zaman olduğundan farklı davranıyordu, tavırlarında kararsız bir hava vardı ve kesinlikle öfkeliydi. onu uzun yıllardır tanıyor olduğundan, yatağında uzanmış tırnaklarını düzelten arkadaşının ne düşündüğünü adı gibi biliyordu; chan ihanet etmek istiyordu. gidip lucas'a partide jeno ile olanları anlatmak, jaehyun'un arkasından çevirdiği dümenleri saf çocuğa ispitleyip jaemin'i rezil etmek istiyor ancak korkuyordu. güzel çocuk, haechan'ın saatli bir bombayı andırdığını düşünüyordu. kestirilemez, tehlikeli ve etkili...
zihninde dolanıp duran kötü senaryolardan kurtulabilmek adına gözlerini odasındaki bir diğer arkadaşına çevirmişti. ona en uzak köşede oturan yuta, elindeki okulun magazin dergisini sinirli bir yüz ifadesiyle okumaya fazlasıyla odaklanmıştı. gerçi o ne zaman bir iş yapacak olsa her zaman bütün dikkatini verirdi ancak jaemin yine de merakına engel olamamıştı.
"neye bakıyorsun?"
"..."
japon çocuk öylesine dalgındı ki, değil cevap vermek soruyu duymamıştı bile.
"hey yuta, neye bakıyorsun öyle?"
"huh, hiçbir şey."
"oradan bakınca aptala mı benziyorum, söylesene neye bakınıyordun?"
"bir haber gördüm de."
yuta endişeli bakışlarını jaehyun'un üzerinde gezdirdiğinde ne demeye çalıştığını çok iyi anlamışlardı. o dergideki her ne ise hyun'un zavallı kalbinin kaldıramayacağı kadar ağır bir şeydi. jaemin yalnızca dergiye elini uzatmakla yetindi, daha sayfaları çevirmesine bile gerek kalmadan kapağı görmesiyle derin bir çekti. johnny denen koca aptal, yine amigo kızlardan birisini eve atarken yakalanmıştı. gizleme çabası var gibi de görünmüyordu zaten. gözündeki güneş gözlükleri ve kaslı vücudunu ortaya seren sıfırkollusuyla göğsünü gere gere yürüyordu.
şaşılacak bir şey değildi aslında, johnny ne zaman jaehyun tarafından reddedilse hep böyle davranırdı. sorun yanındaki kız, naeundu.
naeun öyle sinsi bir şeytandı ki yükselmek için johnny'nin peşini bırakmaz ve onun kalbini kazanabilmek adına her yolu denerdi. okulun biricik magazin dergisini yavaşça yatağının altına saklayıp heyecanlı bir ses tonuyla bağırdı,
"kim limonata ister!"
________________
dört arkadaş, kitaplarını yerleştirmek için koridordaki dolaplarının önünde dikilmiş birbirinden farklı konular hakkında konuşuyorlardı. haechan'ın onlara yeterince katılmadığını fark eden jaemin bu olaya bir el atması gerektiğini düşünerek başını arkadaşına doğru çevirdi ve yapmacık bir şefkat havasıyla söyledi,
"iyi misin chan?"
"ne...uh, iyiyim evet."
"bembeyaz olmuşsun."
"şuraya bak jaemin!"
jaemin başını çevip haechan'ın eliyle işaret ettiği tarafa baktığında koridorun ortasında bütün dikkatleri üzerine çekerek yürüyen naeun ve johnny'i fark etti. tek gecelik ilişkiler konusunda uzman olan johnny suh ne zamandır yanında bir kızla geziyordu?
neredeyse doğal bir refleksmişcesine başını jaehyuna çevirmiş ve arkadaşının tepkisini görmeye çalışmıştı ancak çocuk hiç umursuyor gibi görünmüyordu. o, büyük bir sukunetle elindeki kitapları dolabına yerleştirirken yuta dayanamayıp hepsinin aklındaki soruyu sormuştu, "johnny ve naeun hakkında ne düşünüyorsun hyun?"
"hiç."
"jaehyun?"
"dedim ya hiçbir şey. umarım mutlu olurlar."
