otuz beşşş📢

2.7K 306 91
                                    

Ayaklarım benden habersiz ilerlerken Ayaz denilen kolon da benle birlikte ilerliyordu müdür beyin odasının önünden baya uzaklaşmıştık ki Ayaz karşımda durup konuştu.

" Oo ufaklık demek ki artık aynı okuldayız"

İçimden bir hasbinAllah çekip yoluma devam ettim cevap vermeden. Ama nafile bey efendi susar mı tekrar çenesi devreye girdi.

" Dilini mi yuttun ufaklık "

" Ne dememi bekliyorsun" dedim göz devirerek.

" Hoşgeldin yada Aaa sen bizim okulda mısın gibi gibi.." dediğinde güldüm.

" Banane kardeşim senden benim görevim sana sınıfına kadar eşlik etmek ve sınıf listesini sınıfa bırakmak" dedim tekrar yürümeye devam ettim

12/C sınıfının kapısı önünde durunca konuştum.

" Burası senin sınıfın Rica etsem bunu da sınıfa bırakır mısın" dedim sahte bir gülümseme ile.

" Teşekkürler ama sınıf listesini sen sınıfa bırakmak zorundasın işten kaçmak mı asla izin vermem " dediğinde

bu çocuğu cidden boğmak istedim hem neden ben erkek sınıfına girmek zorunda kalıyordum onların da bir nöbetçi öğrencisi vardı. Ah hakan hoca ah.

Kapıyı iki kere tıklayarak gir komutu ile içeri girdim. Tüm gözler bana dönünce onları takmadan hocaya odaklandım.

" Hocam dersinizi böldüğüm için özür dilerim bu sınıfın yeni listesi ve bu arkadaş yeni öğrenci " dedim elimde ki kağıdı masaya bırakıp çıkacakken gözüm Eymenin bakışlarına kaydı.
Sinirli gibiydi. Daha fazla durmadan hocaya iyi dersler diyip kapıdan çıkıyordum o gıcık Ayaz şahısı bana sırıtarak bakıyordu.

Pis yaratık bula bula Bizim okulu mu buldun. hem 12. Sınıfta nakil başvurusu yapılıyor muydu. Ayy acaba nasıl geldi. Onu aklımdan kovup nöbet yerime oturdum. Arada hocalara çay götürüp boşları toplamak sonra şu sınıfa şunu götür falan filan derken nihayet öğle arası gelmişti. İlayda koşarak yanıma gelince onun koluna girip nöbetçi kartımı da koluma bağlayıp kantinin yolunu tuttuk.

Aldığımız tost ve ayranı afiyetle yedikten sonra dışarı bankalara geçtik. İlayda heyecanla dönüp bana konuş der gibi bakınca bende teneffüste ilaydaya sadece özetle anlattığım konuyu şimdi detaylıca anlattım.

" Yani anlayacağın balım bu çocuk burada da karşıma çıktı birde pişmiş kelle gibi sırıtıyordu. Gıcık şey" dedim

" Vay be merak ettim bu çocuğu dur bir etrafa bakayım" dediğinde bende artık nöbet yerime geçmek üzere ayaklandım.

" Brom ben yerime gider sana da eşlik edeyim sınıfa kadar hayde" dedim onu kolundan tutarak.

Biz güle konuşa ilerlerken kolumda hissettiğim el ile sinirle arkamı döndüm.

" Oh be sonunda bulabildim seni ufaklık nerdeyse kaç dakikadır seni arıyorum" dediğinde hızlıca kolumu onun elinden kurtardım.

" Sen ne yaptığını sanıyorsun be bir daha asla dokunma bana " dedim burnumdan soluyarak ne yaptığını sanıyordu bu ya.

" Sakin ol sadece durdurmak için kolunu tutum "

" Tutma kardeşim tutma benimle muhatap da olma " dedim ve onu öylece bırakıp ilerledim sonradan aklıma gelen ilayda ise peşimden koşturuyor du.

" Alya yavaş ya sana yetişemiyorum ne bu hız" dediğinde hızımı yavaşlattım.

" O çocuk Ayaz mıydı."

" Anma o çocuğun adını yine sinirleniyorum"

" Tamam ben şimdi derse gidiyorum ders çıkışı konuşalım canım " dedi bana öpücük yollayıp uzaklaşarak.

Bende yerime oturdum inşallah hiç karşılaşmayız o gıcıkla nasıl da korktu bağırdığımda. Gülmeden edemedim.
Kendi kendime gülünce görüş açıma Ebubekir girdi.

" Selamun aleyküm Alya nöbetçi seninsin dimi" dediğinde.

" Aleyküm selâm Ebubekir evet benim erkek tarafında kim var"

" Ben erkek tarafında nöbetçiyim Daha doğrusu bir arkadaştı rahatsızlanınca ben geçtim yerine"

" Hmm anladım iyi kolay gelsin sana"

" Sana da"  dedi  ve karşı tarafta duran nöbetçi yerine geçti en altta da zaten güvenlik vardı biri dışarıda biri de içeride.

Vakit tik tak tik tak ilerlerken artık son derse gelmiştik. Son kontrolleri yapıp kızların sınıflarını tek tek gezip yoklama defterlerini topladıktan sonra artık işim bitmişti. Teneffüs zili çalınca ilayda da yanıma gelmişti biz de Abdullah'ı hiç beklemeden yola koyulduk. Arkadaşlarla gelirdi o.

Son saatler o şahısı hiç görmemek beni mutlu etmişti. Biz yolda ilerlerken arkamızda Ebubekir ve Eymenin sesi geliyordu.

" Hayırdır oğlum öğleden önce kuduruyordun sınıfta sinirden ne oldu da şuan keyfin yerine geldi"

" Sonra anlatırım kardeşim " dedi Eymen de.

İlayda konuşunca kulaklarımı onlardan alıp ilaydaya verdim.
" Ayaz denen çocuk bildiğin kas yığını be" dedi.

" Kolon be hatta ayı diyelim biz ona" dediğimde İlayda güldü.

" hiç geldi mi tekrar yanına "

" Yok çok şükür hiç karşılaşmadık" dedim gülümseyerek.

İlaydaların evine yaklaşınca vedalaşıp ayrıldık evime girip salonda oturmuş Annem ve linnaya selâm verdim.

" Selamun aleyküm annişim ve linnoş"

" Aleyküm selâm kızım " dedi Annem tekrar televizyonuna dönüp bende linnayı öpüp odama geçtim.

Öncelikle üstümdeki üniformalarımı çıkarıp ardından üzerime  yeni kıyafetler giyip yatağıma oturdum.
Telefonumu alıp interneti açınca bir sürü mesaj gelmişti. Son sınıf olduğumuz için sınıf grubu hep aktifti soru atanlar anlamadığı konuyu soranlar bilgi alanlar falan.

Grubun mesajlarına bakıp çıktım. Sonrada animodan mesaj geldiğini gördüm.

Animo: deniz gözlüm nabersin?

Animo; hu hu civappp

Animo; denizo gözlümmmm

Animo; kız ben seni hep özlüyorum

Alya; az susda motorun soğusun

Animo; Ooo deniz gözlüm gelmiş miş;))

Animo; hoşgelmiş miş

Alya; sen neden o gün çevirim dışı oldun aga

Çevirim içi..

Yazıyor...

****

Bölüm sonu...

Selamun aleyküm

Hihihi çok güzel bir yerde sonlandırdım.😆

Ayaz hakkında ki düşünceler buraya.

Ayazı sevenler buraya.

Beni ve kitabımı sevenler buraya ssjsj

Bölüm nasıldı?

Eymenciler;

Alyacılar;

İlaydacılar;

Ebubekirciler;

Abdullahcıllar;

İvettt civaplar gelsin

Hade görüşürük.😘









Günah Aga günah | TextingNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ