Günah Aga günah | Texting

Altmış dört{ FİNAL}

Final'e geldik Agalar duygusallık yaşıyorum şuan o yüzden konuşmayı kısa tutuyorum.

Bölüm sonunda görüşmek üzere canlar...

-------

Ev işini Eymen ile hâl etmiştik. İçindeki eşyaları yarın almak üzere anlaşmıştık. Eymen beni eve bıraktıktan sonra gitmişti. Odamda, üzerime bol pijama takımımı geçirip aşağı indim.

Annem ve babam oturma odasında televizyon izliyor, çay içiyorlardı.
Mutfağa geçip iki kupa çıkardım biri kendim için diğeri, Abdullah içindi.
Onunla biraz sohbet etmek iyi olurdu. zaten stresli ve zorlu bir dönemden geçiyordu.

Kupalara ocak'taki çayı doldurup iki elime aldım. Abdullah'ın kapısına çalıp bekledim. Genelde dalardım ama şuan bu hiç iyi fikir değildi elimde iki kupa verken.

Abdullah'tan "gel" ikazını duyunca tekrar kapıyı çaldım dolu elim ile nasıl kapı açayım. Abdullah tepine tepine kapıya gelince kıkırdadım.

Kapıyı sinirle açınca sırıttım. " Elim dolu nasıl kapıyı açayım" bana göz devirince dil çıkardım odaya adım attıp.

" O ağzın boşuna mı var 'kapıyı aç elim dolu' diyebilirdin" vıdı vıdı vıdı bir kere de söyle ablam teşekkürler bana çay getirmişsin.

" Rica ederim canım ne demek afiyet olsun" hehe bu şekilde farkına var en azından.

" Teşekkürler ablacım" dedi gülerek.
Yatağa oturup kupayı dağınık masasına bıraktım çalışma şeklide çok dağınık.

" Şu masayı toplayarak çalışsan daha iyi bence"

" Ben dağınık çalışmayı seviyorum" omuz silktim keyfin bilir.

" Ee nasıl gidiyor çalışmalar az kaldı"

" Stresli, sivilceli, zor açıklayıcı oldu mu"

" İdare eder hadi iç çayını biraz mola iyi gider"

Çayından bir yudum alıp kendini sandalyeye iyice yasladı.

" Teşekkürler iyi geldi" Abdullah telefonunu eline alınca bende paylaştığım fotoğrafa baktım. yorumlara.

Hepsine bakıp geçiyordum kızlar da gönderi atmıştı. Onlara baktığım sırada Şeyma'nın gönderisinde kafamı kaldırıp sırıtarak Abdullah'a baktım hissetmiş gibi kafasını telefondan kaldırıp bana baktı "ne iş" der gibi.

" Şeyma'nın fotoğrafına bakıyordum bende öyle" dememle Abdullah telefonunu masaya bırakıp telefonumu elimden alıp birşeyler yaptı tabi bir eli ile yüzümü kapatıyordu engellemek için pis gıcık.

" Hey! Ver şunu" koluna vuruyordum ama bir tepki vermiyordu. Sonunda gülümseyerek telefonu bana uzattı.

" Ne yaptın seni bostan korkuluğu"

" Ben yapmadım sen yaptın" sırıtarak yerine oturunca tekrar omuzuna bir tane daha vurup yatağa oturdum. Telefona baktığımda Şeymaya kalpli emoji atığını gördüm. Ergen ya! hızlıca izah ettim durumu Şeymaya. sonrada telefonun ekranını kapatıp çatık kaşlar ile Abdullah'a döndüm hâlâ karşımda gülüyordu.

" Sana iyi çalışmalar kız emoji zehirlenmesi geçirmiş bu arada" dedim sonda ona dil çıkarıp odadan kaçtım.

Mutfağa bardağımı bırakıp biraz Annem ve babamla sohbet ettikten sonra uyumak için odama geçtim.
Düğünümüze iki gün kalmıştı yarın ev eşyalarını hâl edecektik sonrada yine düğün telaşesi olacaktı.

-----

Telefonumun bilmem 26383939 defa çalışıydı, ama ben her defasında yastığı kafama bastırıp duymamaya çalışıyordum  telefon bir kez daha çalınca homurdana homurdana yastığı kafamdan kaldırıp telefonu elime aldım.