|39|

1.8K 187 10
                                    


Bir yanımda Asaf bir yanımda Gizem'le gittiğimiz poğaçacıdan dönüyorduk şimdi. Asaf ara ara şüpheli bir biçimde telefonuyla ilgilenip biriyle mesajlaşıyor ve ekranı benden itinayla gizliyordu. Gizem'se tanıştığımızdan bu yana ettiği lafların on katını ederek dikkatimi dağıtmaya çalışıyordu ve etrafımdaki herkesin bir halt karıştırdığını anlamama engel olmaya çalışıyordu ama yemezler aslanım.

Bugünün günlerden ne olduğunu, anlam ve önemini hepsinden daha iyi bildiğimden benim için hazırladıkları sürprizi anlamamış gibi yaparak onları bozmuyordum. Gizem'le kavga etmeye devam ediyordum, Asaf'ın ise benden çok telefonla ilgilenmesine sadece bugünlük izin veriyordum.

Okula ek olarak okulun kursuna geldiğimiz için cumartesimiz kıçımız donarak geçiyordu genelde. Haftasonuna denk gelen doğum günümü de bu sayede kutlayabilecekler gibi duruyordu.

Gizem'e döndüm ve işaret ettiği vitrine göz atıp burun kıvırdım. Yanından geçtiğimiz peluş oyuncak dükkanının cam vitrininde duran çirkin bir maymunu işaret ederek "Bak aynı sen!" dediğimde bana döndü ve yalandan güldü. "Yanındaki de sen."

Maymunun yanındaki yılanı görünce gözlerim kısıldı. "Dikkat et sokmayayım o zaman."

Göz devirdi ve Asaf'a döndü. "Beni neden sürükledin yanında. Anca itiş kakış. Bununla insan gibi mi konuşuluyor?"

"Konuşan konuşuyor Gamze, bak Asaf'la konuşuyorum. Bir zamanlar küsüşük olmadığım abim ve kankamla da konuşuyordum. İnsanlarla iletişimim mükemmel ama maymunlarla o kadar iyi değil." dedim anında. Asaf'tan önce lafa atılmama gıcık olmuş bir ifadeyle bana döndü. "Hayatımdan çıkman için ne yapmam gerekiyor?"

Alay eder gibi güldüm. "Sabretmen. Zaten birkaç ay sonra defolup gideceksin."

Alenen göz devirdi. "Eskiden ailemden kaçmak için şehir dışı isterdim ama artık senden kurtulmak için istiyorum." dediğinde birkaç saniye sessiz kalsam da oyunu bozmadım. Anında yapıştırdım cevabımı. "Git de kafamı dinleyeyim." duraksadım ve koluna girip "Ya da gitme." dedim. "İtişip kakışacağım biri olsun hayatımda. Asaf romantik, abilerim antipatik, Şerife mal bir insan. Ama seninle eğlenebiliyorum."

Bana birkaç saniye boş boş baktı ve "Kötü mü iyi mi bir şey söyledin?" diye sordu.

Sırıttım. "Sarışın değil misin kızım, sarışınlar hep mal olur." dediğimde ofladı ve kafama bir tane geçirdi. "Aptal ben sarışınım da sen nesin?"

Omuz silktim. "Ben çakma sarışınım bir kere. O zaman mallıktan yırtıyorum ama sen doğalsın. Yani malsın."

Derin bir nefes aldı. "Dünyadaki tüm akıllı sarışınlar adına seni burada dövmememi istiyorsan kes sesini."

"Vuuuu!" dedim tırsmış bir sesle. "Ne kadar korktum, ne kadar korktum anlatamam!"

Başını iki yana salladı ve biz kol kola okula doğru yürürken Asaf peşimizden yetişip ikimize de kısa bir göz attı. "Bazen aranızdaki ilişkiyi anlamıyorum ama birbirinizi öldürmediğiniz sürece sorun yok."

"Ama sende bir sorun var." dedim anında. "Sabahtan beri yanında ben vardım, yanında olmama rağmen o telefon elinden düşmedi. Derhal bir açıklama bekliyorum."

Birazda popoları tutuşsun canım.

Duraksadı. Birkaç saniye yardım ister gibi Gizem'e baktı ama en sonunda nefes verip "Savaş'la konuşuyordum." dedi.

Büyük ihtimalle doğru, ama eksik anlatım.

"Neden?" dedim bu defa gözlerimi kısıp.

Asaf'sa omuz silkti. "Çünkü neden konuşmayayım?"

Başına Belayım | Texting ✔︎Where stories live. Discover now