4.Bölüm

135 16 7
                                    


"Peki o zaman soruyorum" deyip sorgular gözlerle Zeynep'e baktı. Oysa şaşkındı.

"Yok .Şaka yapıyorsun değil mi?"Liz sence dercesine kaşını havalandırdı."ama.."

"Ama sı  falan yok tatlım. Evi sana bırakıyorum,eşyaları da. Burda istediğin kadar yaşayabilirsin."

Zeynep mutluluktan ve şaşkınlıktan konuşamadı . Arkadaşına sarıldı ve "teşekkür ederim çok teşekkür ederim" dedi.

Liz seviniyor du evini satmayacaktı ,ikinci el eşyacılarla uğraşmayacaktı .
" Ben teşekkür ederim sayande kimse ile uğraşmicam"dedi.

Zeynep çok mutlu olmuştu. Kendine ait bir evi olacaktı veLiz gibi oda yeni bir başlangıç yapacaktı.Tek fark o kurulu bir düzende devam edecek, Liz ise en baştan başlayacaktı.Durum böyle olunca arkadaşına üzüldü."ben olmasam Elif evini eşyalarını satıp gittiği yerde yenilerini alacak" diye düşündü"hem ben bu iyiliği hak ediyor muyum " diye aklından geçirirken;

"Elif!burayı bana bırakırsan sen ne yapacaksın ? Zorda kalmana gönlüm razı olmaz"

Liz onun ellerini tutup kendisini zorda bırakmadığını ,aksine büyük bir işten kurtardığını söyledi.

" Senin güvende ve iyi olduğunu bilmek daha önemli canım. Hadi gel daha kitaplarımı valize yerleştirmeniz gerekiyor."

Birlikte kitaplarını yerleştirdiler. Onun için kıymetli olan bazı küçük şeyleri de valize yerleştirdi. Kıyafetler, ayakkabılar, çantalar derken bir saat içinde hepsini valize yerleştimişler di .

Etrafına baktı ne çok seviyordu bu evi , ailesinden kalma eşyalarını. Şimdi bu ev ve içindekiler ,yaşanmışlıklar ,hepsi hatırlayacağı anılar zincirinden birer halka olarak kalacaktı.....

Liz pencereye dönüp dışarı baktığı anda telefonu çaldı. Cebinden alıp baktı , sonra aşağıya baktığında Emre'nin telefon kulağında hala orda beklediğini gördü. İki saattir bekliyordu .Liz derin bir nefes alıp verdikten sonra telefonu açtı.

"Alo "dedi soğuk ve yorgun bir sesle.

"Tanrım Liz , nihayet. Mesajlarıma cevap vermeyince aramaya karar verdim. İyi misin?"

Merak etmişse neden yukarı çıkmamıştı???

"Evet. Ve çok işim var  ne istiyorsun?"

"Liz yüz yüze konuşalım olur mu? Lütfen."

"Bizim konuşacak bir şeyimiz yok ki herşey gayet açık. "

"Liz bu şekilde olmaz. Bizden vaz geçemezsin. Yaşadıklarımızı yok sayıp gidemezsin".

"Biz mi?"Liz şuh bir kahkaha attı.
" Biz diye birşey yok ,biz çok önce yok oldu. Sen ve ben var. Ayrı iki hayat ,iki insan olarak".
Derin bir nefes alıp sözlerine devam etti;
"Yaşadıklarımıza gelince , onları yok saymıyorum. Senin yaptıklarından sonra yok saymam imkansız. Biz seninle yıllar önce bir yola girmiştik Amerika 'da ama bitti. İş ilişkimizde bitti. Birbirimizi daha fazla yıpratmanın bir anlamı yok. Sana hayatında mutluluklar ve bol şans Emre".

"Liz yapma! Beni böyle bırakıp gidemezsin. Şimdi olmaz . Şirket bu durumda iken olmaz".

Liz sinirden tırnaklarını avucuna batırdı.

" Şirket öylemi? Doğruya şirket. Hiç umrumda değil biliyormusun . Cidden çok yorgunum sana şirketin ile mutluluklar. Beni bir daha rahatsız etme Emre. Hoşçakal"deyip onun konuşmasına fırsat vermeden telefonu kapattı.
Sonrada Zeynep'e dönüp "uyuyalım mı ?" diye sordu.

Bu gece birlikte uyumaya karar verdiler. Zeynep hemen uykunun huzurlu kollarına bıraktı kendini . Liz' i  ise bir türlü uyku tutmuyodu oturma odasına geçip çok sevdiği berjerine oturup gökyüzüne baktı. Yıldızlar parıl parıl parlıyordu. Haziranın sonları idi ve yıldızlara bakmak ona hep huzur verirdi. Fakat yıldızlara bakarken aklına Emre ve yıllar öncesi geldi.

Amerika'da iken çimlere uzanıp birbirlerine sarılarak yıldızları izler  saatlerce gökyüzüne bakıp hayal kuruyorlar dı. Öylesine romantik ve duygusal biri nasıl oldu da bu kadar değişti nasıl olurda sevgi dolu bir adam parayı herşeyden çok sever hale gelebilmiş ti. Liz'in aklı almıyordu. Herşey yalan mıydı? "Bu bana hep yalan mı söylemişti" diye sorguladı. Ama onca şey yalan olmayacak kadar gerçekti en başından beri.

YENI BAŞLANGIÇLARWhere stories live. Discover now