Muskanın İçindeki Yazı

18.1K 637 299
                                    

     Aynı günün akşamı evimizde bir misafirimiz vardı. Uzun süre sonra Bursa'dan annemin kızkardeşi Nagehan teyzem bize birkaç gün İstanbul'daki işlerini halledip kalmak için gelmişti. Annem bana daha önce haber vermediği için çok güzel bir sürpriz olmuştu onun gelişi bana. Nagehan teyzem hiç evlenmemişti ve bu konu her açıldığında içi biraz buruk bir şekilde lafı değiştirirdi. Zamanında birisini çok sevmiş ama sevdiği kişiyle kavuşamamıştı. Tam olarak hikayeyi bilmesem bile annemle teyzemin bu konuyla ilgili kendi aralarında ufak bir sırları olduğu belliydi. Ama ben hiçbir zaman soru sorup onları rahatsız etmek istemedim. O gece aralarındaki konuşmayı duymasaydım hiçbir zaman da merak etmeyecektim...
   
    O kadar yorgun hissediyordum ki o gün yaşadıklarımı bir anlığına unutup kendimi yatağa zor atmıştım. Uykusuzluktan göz kapaklarım kendini iyice bırakmıştı ve derin bir uykuya dalmıştım.

     Gözlerimi açtığımda beni belimden kavramış iki kol omzuma yüzünü dayamış siyah kapşonlu bir erkek yüzyüze gelecek şekilde beni sımsıkı sarmıştı. Oydu. Onu  nefesini heryerde herzaman tanırdım. Kulağıma birşeyler fısıldıyordu. O an korkuyla karışık bir erkeğin beni bu kadar sahiplenici bir şekilde sarması ve sanki sevgiliymişiz gibi yakınlaşması daha çok korkutmuştu. Aniden onu ittim ve yüzüne baktım. Hayatımda gördüğüm en yakışıklı adam simsiyah gözleriyle bana bakıyordu. Biliyorum beni ömrüm boyunca rahatsız ettiği için ondan nefret etmem gerekirdi. Ama onun yüzünü ilk gördüğümde korku içinde olmama rağmen şuan o güzel suratı görünce korkudan çok merak ediyordum. Öteki alemden bir cin karşımda duruyordu ve ben ondan korkmak yerine sadece merak ediyordum. Kendimi ilk defa böyle hissediyordum ve bu halim beni çok korkutmuştu. Aniden kendimi toparladım ve Cihan hocanın muskalarını almak için çantama koştum. O âna kadar bilmediğim kelimelerle birşeyler söyleyen bu gizemli kişi bana
   "Muskayı sakın takma."diyerek gözlerime sanki yalvarır gibi baktı.
 
   "Benden ne istiyorsun, bilmeden bir yanlış mı yaptım?"dedim bu karanlık adama.

   "El Marid El Mazerun, muskanın içine bak." dedi Mazerun.

    O ses o bakışlar iliklerime kadar korkuyla titrememe sebep olsa da sanki onu dinlemem gerekiyormuş gibi hissettim o an. O günkü hislerimi başka hiçbir şekilde tanımlayamam. Hem çok korkuyordum hem de sanki ona hayran olmuştum. Beni koruduğunu öğrendiğimden beri farklı hissetmeye başlamıştım.Bana aslında uzun süredir hayatı zehir eden, musallat olan bu cine böyle şeyler hissetmem çok saçma çok mantıksız geliyor biliyorum. Diğer tüm insanlar gibi yapıp kaçmalıydım ama kalbim başka birşey söylüyordu o gece bana. Bunun için  o muskaların birini açıp kağıdın içinde yazan yazıya baktım. Bilmediğim bazı yazılar bir dairenin içinde köşelere yazılmışlardı ve ortada bir göz vardı. Kağıdın beş köşesinde beş tane kırmızı kana benzeyen damlalar vardı. O kağıdı elime aldığım anda karşımda duran Mazerun cini büyük bir hızla ortadan kayboldu. Bir anda derin bir nefesi içime çekerek uyanmışım. Yanıbaşımdaki annem bana bakıp korkuyla ağlıyor teyzem yüzüme kolonya sürerek beni kendime getirmeye çalışıyordu. Babam endişeyle teyzeme ve anneme bakıyordu.Aralarında sanki sadece gözleriyle gizli bir konuşma yapıyorlardı.

    "Ne oldu anne herzamanki gibi kabus gördüm neden bu kadar korkuyorsunuz?" dedim.
   
      Annem elleri titreyerek yanıbaşımdaki el aynasını yüzüme tuttu. Alnımda kanla yazılmış bir işaret vardı. Ortada bilmediğim bir yazı ve çevresinde beş parmak izi kan rengindeydi ve alnımın tam ortasında duruyordu. O kadar çok korkmuştum ki büyük bir çığlık atmıştım.Annem ağlıyor teyzem annemle beni teselli etmeye çalışıyordu. Babam daha fazla dayanamayıp odadan çıkmıştı, büyük ihtimalle yanımızda ağlamak istememişti. O gece başıma gelenler hepimizi derinden etkilemişti ve bu sadece bir başlangıçtı.

    Biraz kendime gelince odama gidip uyumaya karar verdim. Herkese iyi geceler diyerek odama gidip yatağıma yattım. Ama o gece ne kadar denersem deneyeyim çok da kolay uyuyamayacağımı farkettim. Mutfağa gidip bir bardak su almak istedim. Koridora çıktığımda annemle teyzemin seslerini duydum. Normalde hiçkimsenin konuşmasını dinleyen biri değilim ama Duygu dediklerini duyunca beni göremeyecekleri bir yerden onları sessizce dinlemeye karar verdim...

Lanetli Aşk Cinin AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin