o t u z b i r .

7.8K 592 1.8K
                                    

Hatalarımı lütfen belirtin. Medyadaki şarkı eşliğinde okumanızı öneririm, iyi okumalar.

Cumartesiydi ve Jisung çok müteşekkirdi. Hafta, özellikle Moonjin geldikten sonra stresli geçmişti. Ortakları belirlendikten sonraki gün, çocuk yalnız kaldığında Jisung ile konuşmaya çalışmıştı ama Jisung, Minho'ya bundan bahsettiğinde Minho asla Jisung'un yanından ayrılmamıştı. Moonjin onunla konuşmaya çalışmayı bırakmıştı ve bunun yerine Soobin ile takılmıştı.

Jisung, erkek arkadaşından bir arama aldı. "Hey bebeğim."

"Düşündüm ki," diye başladı Minho.

"Oh, bu asla iyi değil." Jisung şaka yaparak mırıldandı.

"Bunu söylememişsin gibi yapacağım." Jisung'u güldürdü. "Her neyse, dediğim gibi bana gelmelisin diye düşünüyordum."

Jisung bir saniyeliğine nefes almayı bıraktı. "Ne?"

"Chan hyung ve Woojin hyung herkesle takılmak istedi, bu yüzden Hyunjin, Changbin ve Yedam sevgililerini davet etti ve ben de seni davet ediyorum."

Jisung sessiz kaldı ve Minho'nun ne sorduğunu kavradı. 'Beni evine mi davet ediyor? Çetenin evine?'

"Bu arada sormuyorum, sadece sana haber ediyorum çünkü seni yaklaşık bir saat içinde alacağım." Minho güldü.

"Bunu bana şimdi mi söylüyorsun?"

"Bugüne kadar ben de bilmiyordum. Chan hyung bana tam olarak on dakika önce haber ettti."

"Ya bugün planlarım varsa?" Jisung'un herhangi bir planı yoktu ama sadece Minho'nun ne söyleyeceğini duymak istedi.

"Bugün herhangi bir planın var mı?"

"Olabilir."

"Ah." dedi Minho üzgün bir şekilde. "Seninle vakit geçirmek istemiştim. Kiminle planın var?"

"Şaka yapıyorum, beni aldığında hazır olacağım." Jisung güldü.

"Bu bir şerefsiz hareketiydi Han."

Jisung kıkırdadı, "Ah, ayrıca, kardeşlerim de seninle tanışmak istiyor, bu yüzden beni aldığında onlarla konuşman gerekebilir."

"Aman tanrım, korkmalı mıyım?"

Jisung homurdandı, "Korkacak bir şeyin olduğunu sanmıyorum. Ablam zaten seni seviyor ve abim hiçbir şey yapmaz."

Minho rahat bir nefes aldı, bu hareketiyle Jisung dramatik erkek arkadaşına güldü, "Şimdi beni rahat bırak, hazırlanmalıyım." dedi.

Minho kıkırdadı, "Tamam, bir saat sonra görüşürüz." Minho telefonu kapattığında Jisung kanepesinden fırladı ve saate baktı. 12:25. Duş almak ve tazelenmek için yukarı çıktı. Daha sonra kapüşonlu ve yırtık kot pantolon giymeye karar vererek dolabına gitti ve hazırlandı. Jisung hazırlanmayı bitirdiğinde saati tekrar kontrol etti. 13:14. Aşağı yürüdü, ablasının kanepede bir şeyler izlediğini ve abisinin masada bir şeyler yediğini gördü.

Aşağı indiğinde ikisi de Jisung'a baktı. "Nereye gidiyorsun?" Abisi sordu.

"Minho'nun evine gidiyorum. Her an beni almaya gelebilir."

Jihyo ve Brian heyecanlandılar. "Buraya mı geliyor?" diye sordu ablası.

"Evet." Jisung ne olacağını zaten biliyordu.

"Oh bu harika!" Brian gülümsedi. "Onunla tanışmak üzereyiz gibi görünüyor."

"Sadece, onu korkutmayın." dedi Jisung gönülsüzce, yükseklik hariç Minho'yu korkutan bir şey olmadığını bilerek.

His Scars || MinsungWhere stories live. Discover now